Millî Takım'ın olağanüstü başarısındaki "iksir"!..

Millî Takımımız'ın, Almanya ile oynayacağı maç, cidden çok zor geçeceğe benziyor.

Sakatlıklar ve kart cezalıları yüzünden, 23 kişilik kadroda, 14 kişi kalmış oynayabilecek. Bunlardan biri de kaleci Tolga imiş. Bu durumda, eğer Allah göstermesin kaleci Rüştü'ye bir şey olup, oyun dışı kalmazsa eğer, yedek kalecimiz Tolga, Fatih Terim'in sahaya sürebileceği oyuncular arasında imiş... Hakîkaten Fâtih Haca'nın işi çok zor görünüyor...

Şu duruma, Almanlar mutlaka çok seviniyorlardır...

Herhalde onun içindir ki; "Biz Türkleri yeneceğiz!.." diye, afra-tafra atıp duruyorlar.

Bütün Avrupa'lılar da muhtemelen, Almanya'nın, Türkiye'yi yenmesini istiyorlar doğal olarak.

Türkiye-Hırvatistan maçından sonra, İngiliz Gazetesi The Sun'ın, şu yazdıklarına bir bakın:

"Türkler dalgasını geçiyor" derken, "Nasıl olup da bunu hep başarıyorlar?" diyerek hayretlerini de gizleyemiyor The Sun.

2008 Avrupa Kupasında Türk Milli takımının üçüncü kez "ölüp dirildiğini" yazan gazete, "ama bu kez gerçekten inanılmazdı" diyerek şaşkınlıklarını yazdı.

"Bu macera gerçekten de Almanya karşısında yarı finalde sona ermeli" diyerek te, Türkiye'ye ve Türkler'e karşı olan önyargı ve taraflılıklarını açık biçimde ortaya koydu...

Evet, Fatih Terim'in ve futbolcularımızın işi gerçekten; tecrübeli ve güçlü Alman Takımı karşısında, üstelik, sakatlıklar ve kart cezalıları sebebiyle, kadro kurmadaki ciddî sıkıntılar yaşanması yüzünden, hayli zor.

Fakat bu takım'ın bura'lara gelirken aştığı zorluklar, üstesinden geldiği başarılar, asla yabana atılacak cinsten değil. Alınan olağanüstü başarılarda, bu çocukların mükemmel gayretleri ve inançları ile berâber; arkasındaki yüzmilyonlarca taraftarının yaptığı samîmi duaların da, büyük mânevî katkısının olduğuna inanıyorum.

Bakın Hırvatistan Takımı'nın Teknik patronu, aldıkları ağır yenilgiden sonra ne diyor:

"Biz iyi bir takımız. Türk Millî Takım'ı da iyi bir takım. Çok da iyi oynadıklarına inanıyorum. Fakat Türk takımında, anlaşılmayan başka şeyler var. Adamlar son saniyelerde maçı çeviriyorlar!.. Gerçekten başka bir şey bu!.." diyerek şaşkınlık ve hayretleri ile, hakikaten başka bir şeye işaret ediyor, farkında olmadan.

İşte, Hırvat takımının Hocası'nın işaret ettiği ''O BAŞKA ŞEY'' de, yukarda ifade ettiğim gibi;

"Bu çocukların mükemmel gayretleri ve inançları ile berâber; arkasındaki yüz milyonlarca taraftarının yaptığı samîmi dualarla, büyük mânevî katkılardır." bence.

Korkmayın arslanlar!...

Bu mânevî destek hep sizinle olacak...

Takımın fizîkî butün olumsuzluklarına rağmen, siz yeter ki moralinizi bozmadan aynı inaç ve gayretle mücâdelenizi yapın, Allah yardımcınızdır merak etmeyin...

O mağrur Almanlar'ı da devireceğinize inanıyoruz...

Buna, öncekilerden daha çok ihtiyaç olduğunu lütfen unutmayın!.. Maçın bitiş düdüğü çalana kadar...

Siz, bunu da başarırsınız.

Allah yardımcınız olsun.

Sağlık ve Muhabbetle...

Bektaş Azizoğlu
22.06.2008, pazar
Üsküdar-İSTANBUL