- Kategori
- Eğitim
Milli Eğitimde pis kokular…

Seçimlere şurada sayılı günler kaldı ama kafamızı ne yana çevirsek pis kokular geliyor. Ancak öylesi afyonlanmış, uyuşturulmuşuz ki, beyin özürlüler gibi bön bön bakmaktan başka bir şey yaptığımız yok. Bu yazımızda MEB deki pis kokulara değinelim. Kim bilir bu tüyler ürperten durumlar belkide yoktur. Hiç olmamıştır. Herkes yanlış görüyor yalan söylüyordur.
Bir zamanlar, yanlış hatırlamıyorsam MEB na bağlı okullarımızın tabelasında “T.C. ….. Okulu” yazardı. Yarın bir okulun önünden geçerken bir durun bakın bakalım ne yazıyor. “T.C.” yok olmuş, uçmuş, veyahut ta birileri çalmış. Bana sormadan, gurur kaynağım olan ülkemin simge harfleri çalınmış. Savcılarımız dikkat etmeli diye düşünüyorum. Bir sabah kalktıklarında “Cumhuriyet savcısı” etiketinden “Cumhuriyet kelimesi uçabilir.
* Gençliğimizde öğrenci yurtlarında tarikat propagandası yapan, yapmada ısrarcı olan öğrenci yurttan atılırdı, şimdi atılamıyor! Çünkü bu yasa da rafa kaldırıldı; yani? Yurtlarda öğrenciler tarikat çalışması yapmalarında artık sakınca kalmadı.
* Öğretmen ve öğrencileri ile meslek liseleri satışa sunulmuş. Aslında böyle bir şeye henüz hazırlanılıyormuş da yapılan şu: Liselerin kapılarına “yabancı şirketlere satılacaktır” mavi tabelaları asılmış. Çünkü meslek liseleri MEB’e bağlı olmaktan çıkarılmış. 5544 sayılı kanunla “Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na” bağlanmış. 2 yıllık meslek yüksek okullarına sıfır puanla sınavsız geçişler, dört yıllık Mesleki Teknik Eğitim Fakülteleri’nin iki yıla indirilmesi de bunların bir paket halinde satılacağını gösteriyormuş. Mahiye Morgül’ün incelemesiyle öğrendiğimize göre üçer aylık meslek edindirme kurslarından alınan sertifikaları onaylamak üzere bir “Mesleki Yeterlilik Kurumu” ve bu kuruma bağlı “Ölçme, Seçme, Yerleştirme” merkezi kurulmuş.
* Talim ve Terbiye kurulunun görevlerini bilirsiniz; 1739 Sayılı Kanun gereğince başta dil açısından olmak üzere ders kitaplarını çok yönlü inceleyen bu kurulun ders kitaplarını inceleme yetkisi de yok artık! Bu konuya yıllarını veren 167 uzman kişinin kadroları fesih edilmiş, bakanlık müfettişlerinin çoğu istifaya zorlanmış.
* BASEL 3 protokolünce AB şirketleri kendi ülkesinde işsiz olan öğretmeni getirip Türkiye’de çalıştıracakmış.
*8.Sınıf ders kitaplarındaki Latife Hanım’la bir baloda dans ederken çekilen resmi kaldırıldı. Yerine siyah türbanlı resmi konuldu. Türban ve kara çarşaf özendirildi. Ders kitaplarından Atatürk’ün gençliğe hitabesi (Nutuk) kaldırılmış.
* Vahdettin –İngiliz işbirliğini su yüzeyine çıkarmak şöyle dursun; Vahdettin ile Atatürk’ün uyum içinde oldukları hissettirilmeye başlanmış.Vahdettin- İngiliz işbirliği ve sonunda İngilizlere sığınması falan? Haşa!…o da ne?
* Kurumlar arası nakil yönetmeliği işlevsel hale getirildi. Orta eğitim kapsamındaki okulları geçiyorum, bakanlıkta 700 imam hatipli üst düzey yönetici durumda şimdi. Bu başarılı(!) kadronun ilk becerisi ders kitaplarından IO.Yıl Marşını kaldırmak oldu…Hani o, anne babalarımızın söylerken için için ağladığı marş…
Pis kokular daha pek çok da burnunuzun direğini kırmak istemedim. Neden mi yazdım? Seçimler geliyor, oy vermeden etrafta neler oluyor diye bir inceleme yapmak isteyenlere bir istikamet olur diye düşündüm.
İzmir 2011-04-07