Milliyetçilik mi şimdi bu?

Bir öğrenci evi düşünün. Birkaç kız, ya da erkek arkadaş bir araya gelip gençliklerinin en heyecanlı yıllarını paylaşıyorlar belki de aynı çatı altında. Hüzünlerini, mutluluklarını, harçlıklarını, sınav stresini, gelecek kaygısını paylaşıyorlar, tencerelerinin zorunlu olmazsa olmazı makarna ve patatesleri paylaştıkları gibi.

Yıllar bir hayli sıkıntılı geçse de, mezuniyet sonrasında hedeflenen iş hayatı elde edildiğinde, gülümseyerek anlatılan anılara dönüşüyor aynı çatı altında yaşanılan anlar ve sıcak dostluklara.

Bu hep böyle olmuştur güzel öğrencilerimizin, güzel okul yıllarında. Lakin artık öğrencilerimiz de değişmeye başladı ülkemizin değişimine paralel olarak. Dört bir yanımız alev alev yanarken, içimizde oluşan yangınları söndürme çabaları sürerken, sanırım en büyük tehlike de kapımızı çalmakta.

Arkadaşların, komşuların, esnafın birbirine düşman olması…

Bölünmenin, ayrışmanın tam da tepe noktası!

Sınırları korumak belki kolay da, içerideki bu düşmanlığı bitirmek kolay mı?

Bugün milliyet.com.tr de okuduğum bir haber yüreğimi kanattı.

Yalova'da Meslek Yüksekokulu öğrencisi Diyarbakırlı R.E.’nin Çınarcık’taki evine gelen aynı okul öğrencisi 6 kız tarafından dövülüp, elinde Türk Bayrağı ve alnına rujla T.C. yazılı fotoğrafının çekilerek sosyal medyada yayınlandığı bildiriliyordu. Haber beni oldukça sarstı. Şimdi milliyetçilik mi bu?

O kız öğrenci suç işlediyse devletin ilgili kurumları var. Vatanını seven biriysen hemen ilgili birime bildireceksin. Yok, sadece düşüncelerini beğenmiyor ve kendinizce onu cezalandırıp kahraman olmak istiyorsanız o da sizin haddiniz değil. Devletin güvenlik güçleri var!

Nedeni ne olursa olsun;

Hiç kimse, yasalardan daha büyük değildir.

Hiç kimse, T.C. Kanunlarına karşı gelemez, gelmemelidir.

Hiç kimse, işlenen bir suçun cezasını kendisi kesemez.

Bunları sıralamak kolay da, elbette önce yasa koyucuların yasalara uyması gerekir. Yasa koyucuların yasaları çiğnediğine dair toplumda bir algı oluşursa, bireyler de kendi yasalarını uygulamakta bir sakınca görmezler.

Bu tarz olayların önü derhal alınmalıdır. Haberde belirtildiği gibi montaj falan değilse görüntüler, hatta montaj bile olsa montajı yapanlara en ağır ceza verilmelidir ki başkaları da tevessül etmesin benzer olaylara. Toplumun huzuru her şeyden önemlidir. Onu bozmaya kalkanlara tereddütsüz mani olunmalıdır.

Eyyy…  Yukarılarda sürekli didişen yetkililer! Gözlerinizi açın, açın da bir bakın toplum ne hale geldi.

Ülkemiz Teksas değildir, olmamalıdır!

Yasaları kimsenin çiğnemeye hakkı yoktur!

12 Mart 2016