Modanın 'Anna'sı

En 'Vogue' Hareketler yazımda bu dergiye ilişkin izlenim ve yorumlarımı yazmıştım bir erkek gözüyle. Eylül sayısının süpriziyle ilgili yazacağım bu sefer.

Vogue Eylül sayısı çok ilginç (en azından benim için) bir hediye verdi okurlarına. 'September Issue' adında bir DVD. İlk başta pek merak uyandırmadı, basit bir Amerikan popcorn filmidir diye düşünerekten hiç ilgilenmedim. Fakat geçen gün meraktan izledim ve kelimenin tam anlamıyla dehşete kapıldım.

Anna Wintour adını hep duyardım. Ama ne manyak (!) bir kadın olduğunu DVD'yi izledikten sonra anladım. Anna Wintour, modanın 'Papa'sı olarak anılıyor. Kadının moda dünyasına kazandırdığı alışkanlık ve ilkler çok. Bir ünlünün dergi kapağına konmasından tutunda kürklerin modaya girişine kadar, 300 milyar dolarlık sektörü etkileyebilecek güce sahip bir kadın.

DVD'yi izlerken bu traji komik yaşama önce hayretle sonra gülerek tanık oluyorsunuz. Bir kere 'September Issue' benim düşündüğüm gibi bir Amerikan popcorn filmi değil, Vogue'un Eylül sayısı için yapılan hazırlık ve çalışmaları konu alan bir nevi belgesel. Ve Eylül sayısı çalışmaları iki ay önceden başlıyor !

Anna Wintour'un hal, hareket ve tavırları bir moda dergisi editörü olmanın ötesinde Amerikan başkanından daha fena. Dünyayı yöneten bir otorite, bir güç. Bir anlamda doğru, çünkü insanlar onun karşısında ağzını açamıyor, açsada söz geçiremiyor. Kadın inanılmaz soğuk, kibirli ve mesafeli. Yıllardır Vogue'da çalışan, hatta eskiden model olan, şimdiyse Anna Wintour'un ekibinde yer alan Grace isimli bir bayan var, yaşı artık kemale ermiş. Kadının çektiği şaheser resimleri bir kenara atan ve resmen onu yeri gelince ezen yeri gelince de öven bir kadın Anna. Bu işi o kadar ciddiyetle yapıyor ki, elemelerinde neyi kıstas aldığını kimse anlamıyor.

Yine DVD'de yer alan çarpıcı birkaç sahneden biride, Paris'te Jean Paul Gautier'i provalar esnasında resmen küçük gören tavırlar sergilemesi. İzleyenler belki de bunun aşağılamadan çok 'takılmak - şaka yapmak' olarak algılasalarda , kadın kesinlikle herkese tepeden bakıyor ve bunu açıkça gösteriyor.

Moda sektöründe var olan / olmaya çalışan biri için zor. Sektörün ve insanların, modası çoktan geçmiş belkide onu Anna Wintour yapan o klasik saçları, 60'lı yıllardan kalma giyim stili ile bu kadına biat etmesi çok ironik. Ancak çoğunluğun kabul ettiği ve yıllardır süregelen bu otoriteden herkesin memnun olduğu bir gerçek. Nitekim sanal ortamda pekte olumsuz yazıya rastlamadım hakkında.