Mücevher kutusundan Fenerbahçe çıktı

Mücevher kutusu, Köln Stadının Almanlarca söylenen adı, ikincisi oynan süper kupayı geçen sene Galatasarayı 1-0 yenen Beşiktaş kazanmıştı, maçtan evvel, Aziz Yıldırım maçın zamanlamasının yanlış olduğunu söylemişti. Beşiktaş ise Moldava takımı Şeriff ile İstanbul’ da Şampiyonlar Liğinin 2. ön eleme turunu oynayıp, çarşambada Moldovada çok önemli bu maçın rövanşına çıkacaklardı. Bu sebeple kadrolarda değişiklikler olacağının sinyalini veriyordu. Fenerbahçe de Anderlecht maçını düşünmek zorundaydı...

Seyirci yine hezaman ki gibi Almanya’da bile yine Fenerbahçe üsütünlüğü vardı. Bu gerçek Fenerbahçe Papua Yeni Gine de de olsa takımı yanlız bırakmıyor. Bu seyirci harbiden takımı için deli oluyor. Fenerbahçe ruhu bu olsa gerek..

İlklerin yaşandığı bu süper kupa maçında,

Sezonun ilk resmi maçıydı.

Ertuğrul Sağlam Beşiktaş T.Direktör olarak ilk resmi derbisine çıktı. (cezası nedeniyle kulübede yoktu) Alex ilk defa resmi bir maçta kaptan olarak çıktı. M.Yozgatlı eski takımı Fenerahçe’ye karşı ilk maçına çıktı. R.Carlos Fenerbahçe forması ile ilk resmi maçına Beşiktaş karşısında çıktı.

Avrupa'daki vatandaşlarımıza böyle süper kupa altında şampiyon takımları seyrettirmek gerçekten güzel, ama işte zamanlaması yanlış olunca kulüpleri tedirgin etmekte haklı olarak. Seromonide iki takım taraflartarları da büyük çoşku içinde takımlarını desteklediler. Sonra Almanya da müchevher kutusunda bir stad dolusu Türk yürekten İstiklal marşını söylediler.

Maça Fenerbahçe ayağa paslarla ve topu kontrollü oynayarak başladı ve 10. dakikaya kadar Fenerbahçe kalecisi Serdar’a sadece geri pasla gelen top dışından başka top gelmemişti, Fenerbahçe daha iyi ayağa oynuyor, özellikle soldan Uğur'un getirdiği ama netice yapamadığı toplarla gol ararken, Beşiktaş ilk devre evlere şenlik oynayan Fenerbahçe defansına göbekten yapılan aşırtma pası alan İbrahim Akın Serdar’ın üstünden attığı topu gol yapamadı, arkasından Delgado ceza sahası dışından yaptığı iç üst vuruşla topu kaleci Serdar’ın seyretmesi sonucu üst direğe nişanlıyordu.

Beşiktaş defansıda iyi kapanmaya çalışsa da Fenrbahçe’nini özellikle soldan gelen atakları ve ortalarında Kezman’ın etksisiz kalması sonucu kalesinde birden fazla gol görmüyürdu, yoksa daha fazla gol yememesi içten bile değildi, yediği golde de 5 Beşiktaşlı 3 Fenerbahçeli Kezman, Alex ve Devide tutamayarak kalesinde golü gördüler. Moldova’daki maçta daha dikkatli olmalılar. Ama Beşiktaş golü atmakta geçikmedi çünkü Fenerbahçe defansı, tam anlamıyla S.O.S veriyordu.Nitekim Edu topu kaptırdı, M.Yozgatlı ortayı yaptı, Önder kademe hatası yaparak, Bobo çok iyi vurmamasına rağmen Serdar topu hatalı takip edince eline çarpan top filelerle kuçaklaştı. Eğer ilk yarı Beşiktaş Fenerbahçe karşısında baskı kuramadığı ve pozisyon bulamadığı için sadece bir gol bulabildi, yoksa özellikle deplasmanlarda Fenerbahçe baskı yediği maçlarda bu defans ve bu futbolcularla vr bu kaleci ile bence çok gol yer.

R.Carlos taktik gereği defanstan çok ofans oynadığından arka kademesine muhakkak doldurulması gerek, ilk yarı üç firikiktede başarılı olamadı. Ama zamanla ısınacak sanırım.

Beşiktaş ikinci yarı İ.Akın yerine Tello ‘yu alarak başladı. Yine Fenerbahçe defansında Önder cezasahası önünde top yerine Cise ‘ye vurunca Beşiktaş kazanılan firikikte Delgodo ilk vuruşta, tekrarlanan ikici vuruşta Tello pozisyomu değerlendiremedi. İkinci yarı iki takımda akrşılıklı ataklarla gol aradılar. Beşiktaş daha fazla şut atmaya çalıştılar. Beşiktaş ikinci değişikliğini 1987 doğumlu Serdar Özkan oyuna alarak gerçekleştirdi. M.Yozgatlı çıktı. Fenerbahçe’de ise 64. dk Uğur Boral yerini Ali Bilgine bıraktı.

Fenerbahçe defansında Önder ve Can cok kötü oynadılar, kademede, paslarda, hata üstüne hata yaptılar. GençSerdar oyuna girdiğinde olumlu pas ve ortalar yaptı. Şunu söyleyebilirim, eğer şımarmassa çok iyi bir futbolcu olacaktır.

Duran toplarda ilk büyük tehlikeyi Beşiktaşlı Tello kullandığı firikiği Kaleci Serdar iki hamlede kurtardı.

Nihayet maç boyunca çok koşan Kezman Beşiktaşı göbekten delerek iyi bir vuruşla mücadeleci oyununu golle süsleyerek Fenerbahçe’ye tarihinde ilk Süper Kupayı kazandırdı.

Maçın son dakikalarında önce İbrahim Toraman daha sonra ise İbrahim Üzülmez Kezman’a yaptıkları çentilmenlik dışı hareketlerde, piyango İbrahim Üzülmez’e çıktı.Top ters tarafta oynanırken Kezman’a yerde yaptığı sert müdahale, kırmızı kart görmesine neden olurken, Beşiktaş adına utanç verici, Beşiktaş gibi bir takımın kaptanı böyle bir hareket yapması, ayıp, bu utançta İ.Üzülmezin değil, ona kaptanlık veren yöneticilerindir. Yine İbrahim Toraman son dakikada Mehmet’e yaptığı aşırı sert hareketler bu futbolcular Beşiktaş’a yakışmıyor. Yenmek gibi yenilgiyide centilmence, olgunlukla karşılanmalı ve bu benzeri hareketler seyirciyi tahrik ederek türbünlerde teröre çanak tutumuş olmaktadırlar. Zararınıda koskoca Beşiktaş camiası görmektedir..

Hakem Fırat Aydunus’un çaldığı son düdükle Fenerbahçe ikincisi düzenlenen Süper Kupayı ilk defa kazanmış oldu.

Bu maç bize Beşiktaş ve Fenerbahçe defanslarının liğe hazır olmadığını gösterdi. Ama Beşiktaş Moldova’da böyle oynarsa, hele defans elamanları hem kendilerini hemde Beşiktaş'ı yakarlar.

Fenerbahçe ise defansta daha dikkatli olmalı, yoksa şampiyonlar ligi hayal olabilr.

Ama ne olursa olsun Kazanılan sezonun ilk büyük kupası yinede Fenerbahçe adına güzeldi.

Not: Resim milliyet.com.tr