Muhabbetin fotoğrafı, Ziya Baba..!

İş çıkışında sevgili arkadaşım Bülent ile çıkıp bir-iki fotoğraf çekelim diyoruz. Aslında fotoğraf çekmek her ne kadar eylem olarak bile çok dinlendiren ve keyif veren bir iş olsa da bu amaç için güzel yerlere gitmek, hoş manzaralı yerler aramak da ayrı bir güzel. Çıkarken belirli bir rotamız yok. Ancak Bülent ortak arkadaşımız Burak' tan bir tüyo almış:

-B.Çekmece' den sonra Güzelce denen bir yer varmış, oraya gidelim..!

* Ne var orada?

- Sahilde tekneler falan varmış, birşeyler çıkabilir.

15 dakika sonra hedeflenen yere varıyoruz. Ancak teknelerin olduğu alana giriş yasak. Özel mülkiyet olduğu için güvenlik görevlisi bizi pek içeriye almak istemiyor. Bizde elimizde kalanla yetinmeye karar veriyoruz. Güneşin batma vakitleri, yani fotoğraf için güzel saatler. Gerçekten güzel birkaç tekne fotoğrafı çekiyoruz. Derken işimizi bitirip ayrılmak üzereyken bir ses bize sesleniyor:

-Bizi de çektiniz mi?

Dönük bakınca fotoğraftakine benzer bir yüz ifadesine sahip, adının sonradan Ziya olduğunu öğrendiğimiz abimizi ve arkadaşını görüyoruz. Yanında bir arkadaşı, önlerinde çilingir sofrası. Hemen önlerinde içinde gece yatıldığı belli olan yirmi yaşın üzerinde eski emektar bir araba. Yosun kokularının içinde kendi hallerinde iki sevimli insan.

*Yok abi çekmedik. Belli olmaz artık insalar bu tür şeylerden çekinir oldu; kızarlar falan diye pek objektiflerimizi manzara güzel bile olsa insanlara çevirmiyoruz.

Ziya baba bana bakıp:

-Olur mu öyle şey, beni çekin. Ben zaten artistim.

* Artist mi?

-Evet ben dizilerde oynuyorum. "İki Aile" dizisinde oynadım. Az da olsa küçük bir rolüm vardı.

Yandaki arkadaşı da ekliyor:

-Ziya abim, rahmetli Kemal Sunal' ın da bir filminde oynadı. Zeytinburnu' nda geçen bir filmdi.

Bülent ile birbirimize bakıp:

*Neden olmasın..!

diyerek işe koyuluyoruz. Bülent üşenmeyip tripotunu bile çıkarıyor. Bülent Canon Eos 400D, ben de Pentax K10D ile Ziya babanın çevresini sarıyoruz. Ama Ziya baba çok mutlu. Önce saçlarını söyle bir düzeltiyor ve yüzüne artist ifadesi vererek pozlar veriyor. Deklanşör sesleri ard arda gelirlen Ziya baba halinden o kadar memnun ki.

Sonra soruyor:

-Fotoğrafları ne yapacaksınız..!

* Ziya baba bizler mühendisiz. Sana reklam konusunda yardımcı olamayız. Ancak benim internette bir sitem var, orada yayınlarım.

-Yapar mısın?

*Bizde söz ağızdan bir kere çıkar, C.tesi günü girip bakarsın.

Ziya baba ve arkadaşı internete girip bakacak mı bilenmez ama dedik ya söz ağızdan bir kere çıkar. Ben üzerime düşeni yaptım:))

Saygılarımla.


Bu arada benim fotoğraflarımı da aşağıda yoldan erişebilirsiniz.

http://galeri.netfotograf.com/portfolyo.asp?nf=145052