Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Eylül '20

 
Kategori
Psikoloji
 

Mükemmel Kadın Dayatması

 

Doğuştan sahip olduğu eksikliği ödünleyebilmek, iktidarı elinde bulunduran erkekliğe bir nebze olsun yetişebilmek adına kadının her alanda kendini yetiştirmesi, geliştirmesi, iyiye, daha iyiye, en iyiye ulaşması hayatta kalabilmesi için bir zorunluluk halini almıştır! Daha çok kadınların omuzlarından yükselen ‘mükemmellik endüstrisi’ ise bu zorunluluk çerçevesinde şekillenmektedir. Fiziksel, zihinsel ve ruhsal olarak mükemmelliği yakalamak uğruna yapılması gerekli işler listesi, modern toplumların en önemli geçim kaynaklarından biri haline gelmiştir.

Tarih boyunca ekonomik, kültürel, siyasal ve toplumsal hayatta biyolojik cinsiyetinin açığını toplumsal cinsiyet kalıplarıyla perçinleyen ve biat eden pozisyonundan uzaklaşabilmek adına adna verilen mücadele kadınlara, sınırları iktidar tarafından belirlenmiş bir ‘özgürlük’ hissiyatını da yaşatmaktadır. Kadınlığın kolektif ve kişisel bileşenlerini değiştirerek,  günümüz dünyasında var olabilmenin koşulunu erke uyumlamaya kodlamak, aynı zamanda kadınları kendi doğalarından da hızla uzaklaştırmayı hedeflemektedir. Bir taşla binlerce kuş…

Fiziksel olarak her daim ( hamileliğinde bile! ) ‘fit’ bir vücuda sahip olabilmek adına mutlaka düzenli olarak bir spora giden, organik dünyanın tüm inceliklerini bilen, belirlenen güzellik kriterlerine göre saçını, kaşını, memesini, poposunu ve vücudunun geri kalan her noktasını revize etmek durumunda kalan ve ona uygun kıyafetler giyinmesi gereken kadın koskoca bir endüstriyi sırtlamış olmanın gururunu da taşır aynı zamanda. Başarısını ispatlayabilmek adına iki katı enerji sarf ederken, kariyer planlarını her koşulda hayata geçirmeye programlı, kişisel gelişimi uğruna koçlar, yogalar, kültürel, sosyal faaliyetler ve değişik kurslarla mükemmelliğine mükemmellik katma yolunda ter dökerken aynı zamanda kendi fıtratına da uygun davranışlardan uzaklaşmaması gerekir!!!

İnsanların sürekli mükemmele zorlandığı bir çağda, kadınların yükü iki kat daha fazla. Bir görev haline dönüşen bu algı, duyguları da beraberinde yönlendirmekte ve aynı zamanda önemli bir stres kaynağı haline gelmektedir. Bu stresi de yönetmek ve yönlendirmek elbette ki birilerine iş kapısı olarak hizmet etmekte.

 

Oluşturulmaya çalışılan bu mükemmellik ortamında sürekli kendini yetersiz, depresif, çirkin, güçsüz, başarısız hisseden ve buna çareler bulmakla zamanını harcayan kadınların; kadınlığa özgü yaratıcılığın, üretkenliğin, moral değerlerin yaşamı güzelleştirmeye fazlasıyla yettiğini unutmadan, erkeğe benzemeye ve yaranmaya çalışmasının ne bireysel ne de toplumsal olarak bir gelişme sağlamayacağını unutmamaları en büyük güçtür.

 

 

Esen ACARER KAHYA

 

 

 
Toplam blog
: 17
: 102
Kayıt tarihi
: 08.06.18
 
 

 İlk ve orta öğrenimimi ( Almanca Anadolu Lisesi ) Adana'da tamamladıktan sonra Hacettepe Üniversit..