Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Haziran '07

 
Kategori
Halkla İlişkiler
 

Müşteri ilişkileri ve saygı!

Dün okul müsameresi gerekçesi ile oğluma pantalon almak üzere evden çıktık.
Saatlerce dolaştık çarşı pazar. Kapalı çarşıya gittik, oradaki mağazaları tek tek dolaştık, Meridyen pasajına indik oradaki stantları da büyük bir sabırla aradık, yok yok aradığım kalitede bir kumaş ve dikim ve bulamıyordum.

Aslında evden çıkarken aklımda tek bir mağaza adı vardı ama içi rahat etsin diyerek önce gezdirdim oğlumu mağaza mağaza.

Kaliteyi farkederek o da alış veriş kanaati edinsin istedim.

En son durağımızdı; burada da yoksa çaresiz kumaş alarak diktirecektik.

Sönmez iş sarayından içeri girdik, Galeri Çocuğun arka cephesinde kalan köşede ufacık bir mağaza vardır. Ben kızımın da çocukluktan itibaren tüm kıyafetlerini buradan alırdım.

Vitrininde hoş bir sadelik, satılan mallarda kalite, hepsi bir arada öncelikle de mağazanın yetkilisinin de müşteri iletişimi son derece zarifti.

İçeri girdiğimizde düzelttiği askıları bir yana çekerek bize ;
-Hoş geldiniz diye gülümseyerek ne istediğimizi sordu.

Özel bir okul gecesi için şık bir pantalon istediğimizi söyledik.Bize seçenek olarak sunduğu bir kaç modeli masaya koyarken, bize mağazasında hazırladığı çayı ikram etti.
Oğlum için, birkaç pantalon denedik, en son denediği pantalonun paçalarını ayarlarken,

-Boyu iyi olmuş mu MERT BEY? diyerek sordu.

Bu söz çok güzeldi.

Ne ilginç dedim, çocuk gözüyle baktığımız oğlumun bir yetişkin olduğunu ilk keşfeden siz oldunuz.

Elindeki milliyet gazetesini uzatarak, buyrun pantalon terziden gelinceye kadar okuyun ben de üzerine bir gömlek bulayım.

-Gelir misiniz yanıma MERT BEY? Bunlardan hangi rengi tercih edersiniz acaba?

Ne güzel bir müşteri iletişimiydi bu.

Bu tarz iletişim şeklinin bir benzerine yıllar önce Burç pasajında GRAND mağazasında rastlamıştım.

Orada da AVRUPAİ bir yaklaşım ve müşteri iletişimi hakimdi.

Bu firma adını ve de ismini bilemediğim şahsın ufacık köşe dükkanından kızımın çocuklarına da elbise alacağımdan eminim.

ZERAFET VE MEDENİYET, ne para ile satın alınabiliyor ne de sonradan hazırlanabiliyor.

Bu bir alt kültür meselesi galiba.

İçi ne kadar mal dolu da olsa,

vitrini ne kadar da şık ve albenili de olsa,

muhiti mevkisi ve de klası ne kadar abartılı da olsa,

insan ilişkilerinin bunların hiç ama hiç birisi ile ilgisi yok gibi geliyor bana.

Sevgiler.

Nilgün.
 
Toplam blog
: 238
: 1468
Kayıt tarihi
: 26.03.07
 
 

Bursa'dan bir milliyet okuru olarak, burada sizlerle olmak çok güzel. Bir ev hanımıyım, iki çocuk..