Nail Karabulut ile röportaj

Sohbet konuğum, Sn.Nail Karabulut, 35 yaşındayken iş kazası geçirdi ve bir anda engelli olarak bilmediği bir dünyanın içerisinde kendini buldu. TSD Gaziosmanpaşa Şb.derneğine üye olduktan ve engelliler ile tanıştıktan sonra hayatı değişti. İSÖS de altı yıldır yöneticilik yapan Sn.Karabulut`un ilk kez yayınlanan birlikte gerçekleştirdiğimiz ve Engelsiz Gazete de yayınlanan bu röportajımızda hakkında hiç bilmediğiniz yönleri ile kendisini tanıma şansım oldu. Sizlere de engelli camiasında adını çokça duyduğunuz Nail Beyi tanıtmak istiyorum.

SELMA GÜRBEY TAŞDELEN: Merhabalar Nail Bey, öncelikle kısaca bize kendinizi tanıtabilir misiniz?

NAİL KARABULUT:: Merhabalar, Ben 1968 yılında Sivas’ta doğmuşum. İlköğretimimi Sivas’ta tamamladım. 1979 da istanbul’a göç ettik şu an İstanbul Sultangazi’de ikamet ediyorum. Askerlik görevimi yaptım askerlik görevimden sonra  iş hayatına atıldım iş hayatımda bir iş kazası geçirdim ve kolum ampute oldu bir dönem Türkiye Sakatlar Derneği Gaziosmanpaşa Şubesi’nde yönetim kurulu görevinde bulunmaktayım. Ayrıca İstanbul Özürlüler Spor Kulübü’nün de yönetimindeyim ve Klüp Müdürü olarak görev yapmaktayım.

SELMA GÜRBEY TAŞDELEN :Evet, uzun zamandır İstanbul Özürlüler Spor Kulübü(İSÖS)de yönetim de yer alıyorsunuz. Bununla ilgili neler söylemek istersiniz?

NAİL KARABULUT:3 dönemdir görev yapıyorum. Yani 2007 yılında göreve başladım ve o zamandan beri bu yıla kadar tam 6 yıldır İstanbul Özürlüler Spor Kulübündeyim.

SELMA GÜRBEY TAŞDELEN: Evet, 2007 de girdiniz çok hızlı anlatmaya başladınız sizi biraz yavaşlatacagım (gülüşmeler) engelliliğiniz ve özel hayatınız ile ilgili sorular soracağım, çünkü bu güne kadar sizinle hiç röportaj yapılmadı ve Engelsiz Gazete ailesi olarak bunu ilk biz başarıyoruz. Bundan dolayı sizi görüp tanımayan birçok özellikle spor severe yakından tanıtmak ve başarılarınızı örnek alabilmeleri için detaylandırmak istiyorum. Sivas’ta doğduğunuzu söylemiştiniz ve doğuştan engelli değilsiniz, siz de her delikanlı gibi zamanı gelince askere gittiniz, askere giderken de engelli değildiniz normal askerliğinizi yaptınız. Askerlik sonrasında evlendiniz,kaç yaşında evlendiniz? Bu kısımdan itibaren biraz daha detaylı anlatır mısınız?

NAİL KARABULUT:: Evet, dediğiniz gibi ben doğuştan engelli değildim bundan dolayı hayatımın şu ana kadar ki büyük kısmını engelli olmayan biri gibi yaşadım. Okuluma gittim, askere gittim ve askerden sonra 28 yaşında iken evlendim. İki çocuğum oldu ve 35 yaşındayken iş kazası geçirdim.

SELMA GÜRBEY TAŞDELEN: Tabi o zaman çalışıyordunuz, ne iş yapıyordunuz? Engellilik yaşamınızda neleri değiştirdi bunlardan bahsetmeye ne dersiniz?

NAİL KARABULUT: Kazayı geçirdiğim sırada bir aydınlatma şirketinde çalışıyordum. O dönemde arkadaşlar izne çıkmışlardı geçici olarak benim makine kısmına verdiler. Makinenin kullanılması çok kolaydı aslında fakat benim bir anlık dalgınlığıma geldi! Makine arıza yapmıştı bende onarayım derken bir anda oldu, tabi bende o anda nasıl olduğunu anlayamadım.

SELMA GÜRBEY TAŞDELEN: İş kazası sonucu kolunuzu makineye kaptırdınız ve bilekten ayrıldı. Bir anlık dalgınlık ve sonrasında vücudunuzdan bir uzvunuzu, sağ elinizi kaybetmenin verdiği travma hayatınız o andan itibaren farklı bir yöne doğru götürdü…

NAİL KARABULUT: Haklısınız Selma Hanım, hayatım farklı bir yöne doğru yöneldi, hayatımda değişiklikler oldu. Türkiye Sakatlar Derneği’ni duydum, ben Gaziosmanpaşa da oturduğum için Gaziosmanpaşa Şubesine gidip üye oldum. Sonrasında derneğin yönetime girdim. Dernek sayesinde birçok arkadaşlar tanıdım, engellileri tanıdım.

SELMA GÜRBEY TAŞDELEN: Engellileri daha öncesinde tanımıyor muydunuz?

NAİL KARABULUT: Aslında engelli olduğumda 35 yaşındaydım ve iş, ev hayatı, çocuklar, gençlik yaşları, hayatın yoğunluğu bundan dolayı düşünmemiştim. Engelli arkadaşım da yoktu. Aslında engelli arkadaşlarım olduktan sonra çok daha farklı biri oldum. Engellilik bana farklılık kattı ve özgüven kazandırdı.

SELMA GÜRBEY TAŞDELEN: Engellilik sayesinde kendinizi keşfettiniz diyebilir miyiz?

NAİL KARABULUT:Evet, Selma Hanım kesinlikle haklısınız doğru kelime bu, kendimi keşfettim engelli olmanın hayatımda değişiklik yapmadığını fark ettim yani kendimi sağlam olarak görüyorum. Engelliyim diye isteklerim ben başka biri olmamıştım, aslında hiç bir şey değişmedi. Sadece kaza sonucunda bir uzvumu eskisi gibi kullanamıyordum ama hayat aynı şekilde devam ediyordu. Bakmak durumunda olduğum bir ailem ve hayatım var. Ben kendimi engelli olarak görmüyorum.

SELMA GÜRBEY TAŞDELEN: Nail Bey size yine merak edilen bir başka soruyu sormak istiyorum,  engellilik öncesi ve sonrasında  hayatınızda sizi etkileyen bir anınız var mı?  Sizi etkileyen bir şey yaşadınız mı?

NAİL KARABULUT: Ben olumsuzlukları dikkate almadığım için farkına da varmıyorum.

SELMA GÜRBEY TAŞDELEN: Siz engelli olduktan sonra çocuklarınız nasıl davrandı?

NAİL KARABULUT: Selma Hanım ben kaza geçirdiğimde çocuklarım çok küçüktü, onları derneğe götürdüm. Engelili arkadaşlarım ile tanıştırdım ve özellikle 6 yıldır aktif görevde bulunduğum İSÖS Ampute Futbol takımının maçlarına götürdüm, televizyonda birlikte Ampute futbol maçlarını izliyoruz. Ben olmasam bile onlar TRT de Ampute futbol maçı olduğunda açıp izlerler, televizyonda engelli programları olduğunda açıp izlerler. Sanıyorum yalnız benim değil ailemin de benimle birlikte engelliye bakış açısı çok değişti.  

SELMA GÜRBEY TAŞDELEN: Aslında onlarında farkındalık duyguları da bu sayede gelişmiş oldu. Peki, eşiniz ile ilişkinizde, iletişimizde engellilik sonrasında farklılık oldu mu?

NAİL KARADUMAN:: Hayır, eşim bana karşı her zaman çok iyidir. Kaza öncesinde veya sonrasında da hiç bir farklılık yaşamadık. Yalnız ailem de özellikle annem de farklılıklar oldu. Benim geçirdiğim kaza annemi çok derinden etkiledi, çok üzüldü. Felç geçirdi ve bana ‘’Ben senin yüzünden bu hallere düştüm!”,dedi. Bu lafı beni çok etkiledi, hiç unutmam, bu beni de çok üzüldü fakat annemi teselli etmeye çalıştım “anne bu bir hastalıktır insanın başına ne geleceğini kimse bilemez, benim gibi de bir çok engelli var” dedim. Elbette annem ile engelli arkadaşlarımı da tanıştırdım ve engelli arkadaşlarımı gördükten sonra annem biraz daha mutlu oldu. Sonuçta gördü ki bu ülkede ne çok engelli kişi var.

SELMA GÜRBEY TAŞDELEN: Engelliliği tanıdıktan sonra aslında bakış değişiyor. Tanımadan önce insanların bakışları daha farklı oluyor muhtemelen annenizde bilmiyordu. Engellilerle tanışınca düşünceleri de değişmiş oluyor. Yani annenizin olumsuzluk duyguları gitti diyebilir miyiz?

NAİL KARABULUT: Evet, evet aynen öyle oldu.

SELMA GÜRBEY TAŞDELEN: Peki, TSD Gaziosmanpaşa Şubesi derneği’ne ilk üye oldunuz . Gaziosmanaşa da oturduğunuz için tercih ettiğiniz. Peki, nasıl haberdar oldunuz böyle bir dernekten ?

NAİL KARABULUT: Gaziosmanşaya derneğinin şu anda başkanı olan Ahmet Gürlevik Bey ile aynı mahallede oturuyormuşuz. Kendisi de engelli olan Ahmet beyin ismini duymuştum ve kendisine ulaşmak görüşmek için Bayrampaşa’ya gidiyordum.  TSD Bayrampaşa şubesindeki derneğe yine gittiğim bir gün derneğin kapatılmış olduğunu gürdüm. Ahmet Bey “oraya gitmeye gerek yok gaziosmanpaşa sana yakın dedi bende orada yönetimdeyim dedi gel yanıma” dedi . Gaziosmanpaşa derneğinin o zamanlar başkanı Mehmet Beydi ve Ahmet bey de yönetimde görev yapıyordu. Ahmet beyin yönlendirmesi ile derneğe gittim başkan Mehmet bey ile tanıştım ve derneğe üye oldum.  İyi ki üye olmuşum.

SELMA GÜRBEY TAŞDELEN: Evet, Sayın Karabulut iyi ki üye olmuşsunuz, iyi ki başlamışsınız ve bizde sizi iyi ki tanımışız. Engelli camiasına girmenizle engelinizle ilgili yaşadığınız negatifliği, pozitife çevirmiş oldunuz ve artık sizde engelli arkadaşlara yardım eden bir pozisyonda bulunuyorsunuz. Ayrıca sizde spor yapıyorsunuz, futbol oynuyorsunuz. Ampute futbol da kolundan engelli olanlar kaleci oluyor ve sizde kalecilik yapıyorsunuz. Biraz da spor hayatınızdan konuşalım mı?

NAİL KARABULUT: Selma Hanım sizde İstanbul Özürlüler Spor Kulübünün yöneticisi olduğunuz için beni çok iyi tanıyor ve tanıtıyorsunuz. Öyle güzel özetlediniz ki spor hayatımı… Aynen dediğiniz gibi spor yapıyorum ve spor yapmak isteyen engelli arkadaşlarımızın yanındayız. Bu anlamda engelli eğitimi vermek için hocalık eğitimi aldım. Engelli arkadaşlarımıza eğitim vererek yeni gençlerin de spor hayatına katılmasını sağlamaya çalışıyoruz.  İstanbul Özürlüler Spor Kulübü yöneticiliği haricinde hem spor yapıp hem kulüp ile ilgileniyorum yoğun bir hayatım var. Özellikle emekli olduktan sonra daha fazla yoğunlaştı hayatım.

SELMA GÜRBEY TAŞDELEN: Nail Bey siz kaza sonrasında malulen mi emekli olmuştunuz?

NAİL KARABULUT: Yok, aslında ben kaza sonrası zaten primimi doldurmuştum yaşımı bekliyordum ama böyle bir imkân varken yani engelliler erken emekli olabiliyor bende bunu değerlendirip emekli oldum. Ve çalışma hayatımdan daha fazlasıyla yoğun tempoda çalışmaya başladım.

İstanbul Özürlüler Spor Kulübü derneğinin yöneticilerinden, Külüp Müdürü Nail Karabulut ile birlikte gerçekleştirdiğimiz bu güzel sohbet için kendisine teşekkür ederim.