Nasıl bir Oruç tuttuk, düşündünüz mü?

Bin aydan daha değerli olan ayaların Sultanı olan Ramazan Şerif orucunu uğurluyoruz.

Orucumuzu, dünyada meydana gelen olayların gölgesinde tamamladık

Özellikle İslam coğrafyasında, Müslüman kanlarının döküldüğü bir ortamda tamamladık.

İçimiz, yüreğimiz, kalbimiz, beynimiz ve sair azalarımız oruç tuttu; ama hep yüreğimizde bir burukluk ve sızı, kalbimizde bir sıkıntı ve acı vardı.

Kısmet olursa, 2 gün sonra bayramı kutlayacağız, tabi bihakkın kutlayabilirsek!

Çünkü insanın kardeşi katledilirken, insanın kardeşleri evsiz, barksız, yurtsuz kalırken; nasıl olur da bayramı güle oynaya kutlayabilir?

İnsanın kardeşi yokluk, perişanlık, sefalet yaşarken, zulüm görüp, işkence yapılarken; nasıl olur da bayramı hiçbir şey yokmuş gibi kutlayabilir?

İnsanın kardeşi, annesi babasız, çocuksuz, sakat kalırken; nasıl olur da olanları görmezden gelerek bayram kutlayabilir?

Ramazan ayında, oruç tutarak aç kaldık, susuz kaldık, yorulduk, sızlandık, olanlar karşısında üzüldük, dualar ettik; ama çok şükür orucumuzu tutmaya gayret ettik.

Orucumuzu tuttuk, ama önemli bizim tutmamızdan ziyade orucun bizi tutması.

Eğer oruç bizi tutmamışsa, vay halimize!

Şayet öyle olursa, açlığımızla, susuzluğumuzla, yorgunluğumuzla başbaşa kalmış oluruz.

Çünkü tuttuğumuz oruçların hakkını bihakkın vermemişsek, tutuğumuz oruçlar hiç şey ifade etmeyecek demektir, Allah muhafaza!

İşte Ramazan’ı Şerif’le ilgili bazı hadisi şerifler:

"Ramazan ayının gelmesine sevineni, Allah’ü Teâlâ, kıyamet gününün korkusundan muhafaza eder."

“Bir kimse, Ramazan ayında oruç tutmayı farz [yani vazife] bilir ve orucun sevabını, Allah Teâlâ’dan beklerse, geçmiş günahları affolur.” [Sahîh-i Buhârî]

“Allah’ü Teâlâ’nın, gözlerin görmediği, kulakların işitmediği ve hiç kimsenin hayâline bile gelmeyen ni’met dolu sofrasına, ancak oruçlular oturur.” [Taberânî]

“Cennetteki güzel köşkler, sözü hoş, selâmı çok, yemek yediren, oruca devam eden ve gece namazı kılan kimselere verilir.” [İbn-i Nasr]

“Ramazan-ı Şerif ayı geldiği zaman, Allah’ü Teâlâ meleklere, müminlere istiğfar etmelerini emreder.” [Deylemî]

“Ramazan ayı gelince, 'Ey hayır ehli, hayra koş! Şer ehli, sen de kötülüklerden el çek' denir.” [Nesâî]

“Ramazan ayı mübarek bir aydır. Allah’ü hü Teâlâ, size Ramazan orucunu farz kıldı. O ayda rahmet kapıları açılır, Cehennem kapıları kapanır, şeytanlar bağlanır. O ayda bir gece vardır ki, bin aydan daha kıymetlidir. O gecenin [yani Kadir gecesinin] hayrından mahrum kalan, her hayırdan mahrum kalmış sayılır.” [Nesâî]

“Ramazan ayının başı rahmet, ortası mağfiret, sonuysa Cehennemden kurtuluştur.” [İbn-i Ebi’d-dünyâ]

Sadece bu aya mahsus olmamak üzere, tuttuğumuz oruçların sürekliliği, kıldığımız namazları bir daha bırakmamak üzere, Allah’ın rızasını kazanarak yapmış olduğumuz her türlü hayrı ve hasenatı yapmamıza vesile olmuşsa, ne mutlu bizlere!

Oruç tuttuğumuz bu Mübarek ayda, Allah’ü Teâlâ’nın gazabına sebep olabilecek bütün haramlardan, kötülüklerden sakınmaya, iman, ibadet bilgilerini ve haramları öğrenmeye, kul haklarından sakınmaya, günahlarımızdan da tövbe etmeye gayret etmişsek, ne mutlu bizlere!

Esas olan bu kazanımlarımızı, bayram sonraki sair zamanlarda da devam ettirmektir.

Bu vesileyle, kavuştuğumuz bu mübarek bayramın hayırlara vesile olmasını, sağlık, sıhhat ve afiyet içerisinde geçmesini, nice Ramazan aylarına kavuşmayı, dünyada, özelikle İslam coğrafyasındaki akan kanın bir an önce durmasını Cenab-ı Allah’tan niyaz ederim.

Bayramınız kutlu, haneniz huzurlu, kazancınız bereketli, ibadetleriniz kabul ve dualarınız makbul olsun.

Resim netten alıntıdır

Kerim BAYDAK

kbaydak61-artan@hotmail.com