Nerede hücum futbolu ?

Bu takımın bir teknik direktörü var mı? Varsa 2 sene önce Şampiyonlar Liginde hemde Stamford Bridge'de yarı finali elinden kaçırdığını biliyor mu? Biliyorsa Moldova takımı “Şerif” karşısında özellikle de son dakikalarda düştüğü bu aciz durumu nasıl açıklayacak çok merak ediyoruz…

Milyonlarca Fener’li artık maçları bir tane “dilaltı” hapı ile seyretmeye başlasalar çok iyi edecekler… Yoksa son dakikalarda hepimizin kalplerinde Allah korusun bir tekleme görülebilir.

Haftalardır Fenerbahçe’nin kötü oynadığını yazıp duruyoruz. Organize futbol konusunda devamlı eksik kaldığını ısrarla belirtiyoruz. Fenerbahçe’nin maçlarından sonra aynı şeyleri yazıp kendimizi tekrar etmek bizi zor durumda bırakıyor artık ama Daum’un aklında devamlı "önce kaybetmeyeyim" düşüncesi hâkim ve uzun zamandır da Fenerbahçe’nin bir rakibini domine ettiğini ve taraftarına rahat bir maç izlettiğini göremiyoruz. Adı "Şerif" olsa bile...

Daum maçtan önce zor bir maça çıkacağını ve beraberliğin iyi bir sonuç olacağını söyleyerek hepimizi şaşırttı açıkçası. Üstelik kupanın ilk maçını evinde kaybetmiş bir hoca olmasına rağmen. İşte bu kafayla çıktı maça… İmam cemaat örneği. Hoca böyle düşünürse bu durumun futbolcularına nasıl etki edeceğini son dakikalarda hep birlikte gördük... Allahtan Şerif takımı ile oynuyorduk. Gol atmaktan daha çok tekme atmayı becerebiliyorlardı. Maazallah ya bir de sıradan bir İngiliz, İspanyol takımlardan biriyle oynasaydık? Daum maç sonu bu takım grup lideri bile olabilir diyordu???

Soruyorum; bu takımda hücumu düşünen kaç oyuncu sayabilirsiniz?

Semih, Alex, Kâzım…

Başka?

Yok…

Gökhan’ın eksikliği takımda net bir şekilde hissedildi. Önder’in hücum yönünün eksik olduğunu bilirdik ama savunması da bu gece bir felaketti. Hele bir pozisyonda rakibini öyle bir kaçırdı ki, rakibin beceriksizliğine duacıyız hepimiz… Sol tarafta Carlos vakit geçiren emekliler gibi. Çok rahat ve hiçbir şey umurunda değil… Peki Christian’ın hücumu düşünmek gibi bir eylemi olduğunu gören oldu mu ? Emre’nin didinmesinin karşılığı ise devamlı tekmeler… Ona ve yediği tekmelerine yardımcı olan kimse ise yok… O kadar tekmeden sonra oyundan düşmesi de kaçınılmaz oluyor…

Peki bu takımın kadro derinliği nerede ? Kaç kişiden oluşuyor bu takımın kadrosu çok merak ediyorum… Neden daha fazla isimden faydalanamıyor bu takım ? Nerede Alex'in veliahtım dediği Özer Hurmacı ? Selçuk Şahin’in Christian’dan eksiği nedir? Nerede büyük umutlar beslediğimiz genç yetenek Abdülkadir ? Neden diğer oyuncular daha fazla dakika alamıyor Daum'dan ? Aldıkları dakikaların kötü kullanmasının sorumlusu kim ? Koskoca Fenerbahçe'nin 15 kişilik mi kadrosu var ?

Lugano bu maçta kritik bölgelerde çok kötü fauller yaptı. Bu fauller başımıza dert olabilirdi. Bugün Lugano’yu biraz kaçak dövüşürken gördük. Sanki biraz topları Bilica’ya bırakıyor gibiydi… Bilica’yı ise son maçlarda beğeniyordum ancak Avrupa Kupası maçlarında defans oyuncularının mümkün olduğu kadar risk almadan oynamaları gerektiği gerçeğini unutmaması lazım… Yoksa yakında başına dert alır ve takımı da yakabilir.

Fenerbahçe’nin hedeflerinden biri mutlaka Avrupa Kupalarında en az Çeyrek Final, Yarı final olması gerekiyor. Bu Avrupa Kupasını umursamaz tavır Büyük Fenerbahçe taraftarını rahatsız ettiğini Daum'a hatırlatmak isteriz…

Kazanan haklımıdır bilmiyorum ama Fenerbahçe böyle kazandıkça taraftarını endişeye sokacağı kesindir.

Hafta sonu ligin dişli takımlarından Gençlerbirliği maçı var.

Daum’un Bundesliga’dan hemşerisi, Turkcell Süperlig'de ona ilk çelmeyi takabilir…

Ahmet ÇELİKSÜNGÜ

01.10.2009