Neyin açılımı

Son zamanlarda bir açılım sürecidir almış başını gidiyor önce Kürt açılımı daha sonra Demokrasi açılımı ardından da Milli Devlet açılımına sıra geldi. Yani açılımı Kürtten başlatıp milliye kadar getirdiler.

Türkiye Cumhuriyeti toprakları üzerinde farklı topluluklar yaşıyor. Evet, lazıyla, kürdüyle, çerkeziyle vb. mozaik bir ülkeyiz… Ama, bu mozaiğin içerisinden bir parça çıkarmaya çalışıp ortalığı karıştırmak istenmesinin nedeni ne? Bunu kim veya kimler istiyor, ne için istiyor.

Türkiye’yi karıştırmak isteyen kimler. Kimler alet oluyor? Bu güçlerin içerde maşa olarak kullandıkları insanlar hangi akla hizmet ediyor. Neyin mücadelesi veriliyor? Aslında hepsinin amacı belli… Sağır sultan biliyor ama biz hala neden uyuyoruz.

1984 yılından bugüne 30 bin insanımızı kaybettik. Şehitler verdik… Analar ağladı, yuvalar dağıldı.

Geçtiğimiz günlerde medyada yer alan bir fotoğrafı hatırlıyor musunuz? Terörist annesi ile şehit annesinin yan yana getirildiğinin fotoğrafı… Sonunda yüreği yanan iki anne baş başa kaldı. Yan yana geldi… Her ikisi de çocuklarının ne uğrunda öldüğünü anlayamadan. Evet, anneler ağlamasın, anneler gözyaşı dökmesin. Ama bunu yaparken demokratik açılımla Kürtlerin ezilmiş bir toplum olduğu imajını vermek son derece yanlıştır, tehlikelidir. Açılım adı altında verilen tavizler yeni tavizleri getirecek ve sonu gelmeyecektir. Açılım mı saçılım mı nedir herkes bir şeyleri istemeyi dillendirmeye başladı… Büyük adada gayri Müslimler, azınlıklar toplanmış Başbakan Recep Tayip Erdoğan’dan isteklerini sıralamış, Fener Patrikhanesi avukatı Hatemi "Hükümetten ulusal açılım bekliyoruz" deme cesaretini gösteriyor. Müze olan Sümela manastırında Rus, Yunan, Gürcü Ortodokslar, Selanik valisi ve Rus milletvekilinin ayin yapmasına izin vermeyen müze müdiresini tartaklamakla kalmayıp “Biz Pontusluyuz, biz Trabzonluyuz” deme cüretini gösteriyor. Taviz verdikçe arkası kesilmeyecek. Çünkü taviz tavizi getirecek. Birilerini adam yerine koyarsanız yürüme şeklinin nasıl değiştiğini görüyorsunuz. Her önüne gelen bir şeyler söylüyor… Bazı ağızlar kapatılmalı… Sanatçı da sanatçılığını bilecek, siyasetçi de siyasetçiliğini…

Evet, bu demokratik açılım adı altında oynanmak istenen oyuna gelmemeliyiz.

ABD eski Dışişleri Bakanı Rice’nin “22 islam ülkesinin haritası değişecek” sözü boş laf değildir… Kürdistan’ı seslendirmesi bir gaf değildir. Hedef belli. Güneyden Fırat’a kadar Büyük İsrail, Fırat’ın kuzeyinden Kafkasya’ya kadar Büyük Ermenistan.

Evet, bu topraklar üzerinde hep birlikte yaşayacağız.Fakat tek şartla Bu ülkede tek millet, tek bayrak, tek vatan var. O millet Türk milleti, o bayrak Türk bayrağı, o vatan Türk vatanıdır.