Nil Burak etkisi ve Issız Adam filmi

“Issız Adam” filminin tanıtımını izlemiştim ama çok ilgimi çekmemişti. Ama dün gazete de filmde şarkılarına yer verilen Nil Burak’la yapılan röportajı okuyunca sırf şarkıları için bile gitmeliyim diye düşündüm.

Sinema salonu oldukça doluydu, bu dolulukta senaryonun Çağan Irmak tarafından yazılmasının etkisinin olduğunu sanıyorum. Filmin başlangıcında 13 yaş üzeri gibi yasal uyarıları okuyunca bir aşk hikayesinde neler sakıncalı olabilir gibi soru geliyor akla ama erkek kahramanımızın fantezilerini izleyince bu uyarılara hak veriyorsunuz. İlk şaşkınlık sonrası uçarı ve samimi bir aşk hikayesine dalıyorsunuz. Yalnız filmin ülkemizde çekildiğine pek inanamıyor insan, dışı değil de, içi tuğlalı odalar, modern mutfaklar, çok sade ama pahalı ev malzemeleri ile karşılaşıyorsunuz. İnce espirili ve işinin ehli çalışanlarla dolu bir mutfak, karizmatik aşçımız benzeri yabancı filmleri hatırlatsa da, öyle samimi bir film ki gözmezden geliyorsunuz. Adı özel, gözlerinin içi gülen kadın kahramanımız sade güzelliği ile etkiliyor insanı. Üstelik sıkça yandan görüntülerde gözünüzün önüne gelen ameliyat geçirmemiş burun görüntüsü ve aniden beliriveren gıdısı ile bile rahatsız etmiyor. Aşk hikayesinin içinde birden nefis müzikler ve yemek konusunda inceliklerle etkileniyorsunuz. Bence Çağan Irmak tüm detaylarda kendi zevkini yansıtmış. Kitapları sahaflardan seçerken, eski 45’likleri bulurken, eski makinelerle fotoğraf çekerken ve aile hakkında da konuşurken, hepsinde kendinden izler bırakmış.

Hepsi güzel iyi, hoş ancak filmin ikinci yarısının ortalarında birden bir kopma oluyor. Sonradan anlıyorsunuz ki, o dönemler anlatılacakmış zaten , ama o an bunu bilmiyorsunuz ve kopukluk az sıkıntı yaratıyor insan da. Orada ki boşluk bilinçli yapıldıysa da, bence filmin bütününe uymamış.

Birde erkek kahramanımızın yapısı var ki, bence modern yaşamın yalnızlaştırdığı bir birey değil. Ciddi ciddi psikolojik sorunu olan; İster şiddet eğilimli, ister cinsel sorunlu diyelim, kesinlikle tedavi görmesi gereken birisi bence. Film hakkında bilgi verilirken “ ISSIZ ADAM, modern hayatın yalnızlaştırdığı insanları anlatan, yemekler, anneler, eski şarkılar ve aşk üzerine bir film.” Diye yazılmış. Bu özet ana başlıklar olabilir tabi ki, ama erkek kahraman için de ek bir not konulmalıydı.

Filmin sonunda her iki yanımdaki bayan izleyi de gözyaşlarını sile sile bir hal oldular, tamam itiraf ediyorum benim de gözlerim doldu. Bir bütün olarak düşünülürse 1 saat 45 dakika için bambaşka bir dünya da geziyorsunuz, hüzün ve mutluluk karışımı duygularla ayrılıyorsunuz salondan. İzlemek isteyenlere şimdiden iyi seyirler diliyorum, sevgilerimle

http://www.mostproduction.com/Eng/images/issizadameng.jpg