Okullar açılırken

20 Eylül 2010 pazartesi günü okullar açılıyor. 18 haziranda başayan yaz tatili bitiyor. Kırsal kesimlerde özellikle yaylacılık yapılan yerlerde Karadeniz Bölgesi gibi tatil biraz daha sürecek gibi. Henüz yayla göçleri köylere inmedi. Her yıl olduğu gibi bu yıl da öğrencilerin okullarına kavuşmaları biraz geçikecek gibi. Okullarımızın durumuna baktığımız zaman yaz tatilinde küçük onarımlar yapıldı. Kısıtlı imkanlarla okullar eğitime hazır hale getirildi.

Eğitimle ilgili yapılan çalışmalar genellikle velilere yönelik olduğu için okulların tamir ve onarımında sıkıntılar çekilmeye devam ediyor. Para toplamanın yasak olduğu okullarda bağışla okul tamiri olmuyor. Çünkü ben bu okula bağış yapacağım diyen veli henüz çıkmadı. Okul Müdürleri dilenci durumunda kalmaktadır. Veliler para istenecek diye okula gelmemektedir.

Çeşitli adlar altında para toplanmaya çalışılmakta fakat korkudan olsa gerek para toplanamamaktadır. Para olmayınca fotokobi kağıtı, toner parası, temizlik malzemesi, cam, çerçeve parası, vs. kısaca evimizde harcadığımız paranın aynısını okullarımızda harcanmakta ama anayasa gereği eğitim parasız yapılmaya çalışılmaktadır.

Özel okullardaki başarı durumu maddi kaynaklardan meydana gelmektedir. Her türlü kaynağı olan okullarla kıt kaynaklı hatta hiç kaynağı olmayan okullar yarıştırılmaya çalışılmaktadır. Okullar öğrencilerin koşarak gittikleri mekanlar olmalıdır. Yoksa kaçarak ayrıldıkları mekanlar olur. Sıkıcı, boğucu, boyasız, damı akan, camı kırık, teknoloji k imkanları olmayan okullarda yapılan eğitimlerden başarı beklemek hayal olur.

Sağlıklı bir çevrenin varlığı için paraya ihtiyaç vardır. Okulların ihtiyaçları için paraya ihtiyaç vardır. Ya devlet okullara ihtiyaçlarını giderici imkanlar sunmalı yada eğitini paralı hale getirmelidir. Kaç lira olacağını kendisi tayin edebilir.