Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Temmuz '08

 
Kategori
Kitap
 

Okunası Bir Kitap

Okunası Bir Kitap
 

Bireyin "gül"den nasibi aklını işlettiği ölçüdedir.


Bu ifade, çarpıcılığı nedeniyle slogan gibi görülmesin.. “Allah ile aldatma-aldanma.” (Lokman, 33; Fâtır, 5; Hadîd, 14).

Yüce Kur’an “aklın işletilmesini” emretmiş ve “bilgiyi, ilmi, ilim yapanları” yüceltmiş, “aklını işletmeyenleri” ise kınamıştır. Herkes kendi ölçüsünde; aklını işletmekle, okumakla, bilgiye ulaşmakla ve ilim yapmakla yükümlüdür. Bu anlamda “bilmiyordum” ya da ”öyle zannediyordum”, “falanca böyle söyledi”, “filancanın yolundan gittim” laflarının mazeret olmayacağı, “şeytan beni kandırdı” lafının mazeret olmadığı gibi ortadadır.

“Kimse kimsenin günahını çekemez” hükmünden hareketle, inananlar ancak “kendi eylemlerinden yine kendileri” sorumlu olacaklardır.
Bireyin aklını işletmesi, bilgilenmesi, bilimsel destek alması için kaynak ve seçenekler çok. Bu kaynak ve seçeneklerden bir tanesi de Sayın Yaşar Nuri Öztürk’ün “Allah ile Aldatmak” kitabı.

Kendi “inanç sistemimiz”, “değer yargılarımız” ve “şeriatımızı” oluşturmada katkısı olacağına olan inancımla kitabı sizlerle öğütlüyorum.
Yazar kitabında ki yorumlarını gerektiği yerde "Kur’an", "ilgili literatür", "kendi engin dünya görüşü" ve "mesleki bilgisine" dayalı olarak geliştirmiş.

Bu eser; Neyin din, neyin dini, neyin Kur’an, neyin Kur’ani olduğunu anlamamızda ve “din kavramı” içine bir şekilde girmiş adet, örf, kültür ve geleneklerin, eklemelerin, bidatlerin ve eksiltmelerin ayırtında olarak, kendi inanç sistemimizi, “iç ve dış tutarlılığını” sağlayarak bütünleştirmemizde ve “işletilen akıllar” için; “dini anlamamız”, “dini öğrenmemiz” ve “dinden öğrenmemiz” yönüyle büyük katkı sağlayacaktır.

Dini kötü kullanan güçlerin en büyük silahı, vatandaşımızın, iyi niyetine karşın, din konularındaki bilinç düzeyinin yetersizliği, “aklını işletme”deki isteksizliğidir. Bu yetersizlik sonucu bazı konular “bir bilen” geçinenlere bırakılmış ve bu oluşumu kullanan hacı, hoca, molla, şeyh, şıh imam vb. rollere bürünmüş bazı sahtekârlar ve yetersizler de inananları, kendi amaçları doğrultusunda oyuncak etmişlerdir. Dolayısıyla insanın sorarak, sorgulayarak, aklını işleterek “özgürleşmesine” katkıda bulunması beklenen din, tam tersine, bunları yapmayanların “diğerlerine” teslimiyeti nedeniyle “köleleşmesine” de neden olmaktadır.

Günümüze değin yaşanmakta olan din sömürüsü, din bezirgânlığı, din ticareti, din siyaseti ve din ile kandırma, Allah ile aldatmaya karşı yapılacak en etkili mücadele, bireyin din konusunda bilinçlenmesi, dinini doğru kaynaklardan doğru öğrenerek bu doğrultuda aklını işletmesi ile mümkün olacaktır.

Din konusunda bilinçlenen ve dini inancıyla ilgili kavramları yerine oturtarak, Kur’anın da öğütlediği gibi, kendi dünya görüşünü geliştiren inanan bireyler için din, bu gün olduğu gibi “ayrıştırıcı” değil, “insan, evren, tanrı” ilişkilerini ve “barış ve insan haklarını” düzenleyici ve birleştirici yönünü ortaya çıkararak yaşamımızı kolaylaştıracak ve güzelleştirecektir.

Ben de gücüm yettiğimce çevreme ulaşmayı görev ve ibadet kabul ediyorum. Siz de uygun bulursanız, yakın çevrenizden başlayarak yayınız. Dikkatle okumanız, incelemeniz, düşünmeniz, yararlanmanız ve yaymanız dileğimle. Kur’anın bu uyarısı doğrultusunda bizi en güzel şekilde haberdar eden Sayın Öztürk’ten Yüce Yaratıcı razı olsun.

Lütfen kitabı alın ve okuyun. 25.06.2008 A.S.

 
Toplam blog
: 193
: 1045
Kayıt tarihi
: 01.08.07
 
 

Bilecik doğumluyum. Emekli Eğitimciyim. Ankara'da ve yazları Kuşadası'nda yaşıyorum Günlük uğraşl..