Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Mart '14

 
Kategori
İnançlar
 

Ölümü (G)özlemek ve intihar etmek arasında İnsan

Ölümü (G)özlemek ve intihar etmek arasında İnsan
 

Tevrat'ın yükü ile onurlandırılmış iken bu yükü taşıyamamış olanların durumu, sırtına kitaplar yüklenmiş (ama onlardan habersiz bulunan) merkebin durumuna benzer. Allah'ın mesajlarını yalanlamaya şartlanmış olanların durumu ne acıdır, çünkü Allah rehberliğini böyle zalim bir halka ihsan etmez!

De ki: "Siz ey Yahudi akidesine mensup olanlar! Eğer, (yalnız) kendinizin Allah'a yakın olduğunu iddia eder ve diğer bütün insanları dışlarsanız, o zaman ölümü özlüyorsunuz demektir; eğer söylediğinizde samimi iseniz!"

Ama aslında onu hiçbir zaman özlemezler, çünkü bu dünyada kendi elleriyle yapıp ettiklerini(n farkındadırlar) ve Allah zalimleri hakkıyla bilendir.

CUMA SURESİ 5-6-7

Kuran'da bu sureyi daha önce de okumuş ama bişeyi yeni farketmiştim. Aslında bu sure sadece Yahudilere değil yahudileşen müslümanlara da seslenmekte.

Mesela; ortalıkta bir sürü mehdi, kurtarıcı, şefaatçi, veli olduğu iddia edilen veya bunu ima eden şahıslar var. Bu şahısların bir kısmında ve takipçilerinde genel olarak gördüğümüz şey iddiada bulundukları KURTARICILIK meselesi.

Sihirli kelime şu "Allah onun hatrına ve yüzüsuyu hürmetine kurtaracak", "efendi hazretleri sadece vesile" denmekte. Seni kurtaracağına vesile olduğunu sandığın kişiye bunca sadakatle bağlanmanın sebebi sadece ve sadece kendini bencilce kurtarma isteğin.

Zekat vermeden, yoksulu doyurmadan, yolcuya yardım etmeden, dula yetime yardımcı olmadan sen nasıl kurtulacağına inanıyorsun?

Yalandan kurulan yardım dernekleri sayesinde namını yürüten ama inen tüm uyarı ayetlerini başkasına hitapmış gibi, inen tüm cennet ayetlerini kendisineymiş gibi okuduktan sonra Kuran okumanında insana ne faydası olabilir Allah aşkına?! Bilakis yahudilere, münafıklara, kafirlere indiğini sandığımız tüm uyarı ayetleri bize uyarı olarak algılamadıkça hatalarımızı ve MALİKİ YEVMİDDİN'İ görmeyiz asla.

Ders te almayız.

Ders almayan bir nefs kendni nasıl sorumlu kılacak?

Cuma suresinde Yahudilere inmiş gibi görünen o uyarılar tam da bize inmiştir. Yahudileşmiş olan kafa yapımıza, duruşumuza, tavrımıza ve ilkesizliğimize.

O yüzden hem Allahı sevdiğimizi söylüyoruz hem de uçak azıcık sarsılsa türbülansa girs betimiz benzimiz atıyor. Biz ölümü sevmiyoruz. Çünkü Allaha kavuşmak ve onunla RAM olmak gibi bir umudu taşımıyoruz. Yaşam denen havuzun içine hepimiz iş.yoruz ama hep başkalarını iş.mekle suçluyoruz.

Sonrada kalkıp çaresizlik içinde umudunu yitirmeye yaklaşan insanlara umutlarını kaybetmelerinin sebebinin biz olduğumuzu görmeden kafir olarak öldüklerinin fetvasını kolayca vermekteyiz.

Allah'tan umut kesilmez ancak insandan umut kesilmek üzere.

Bunun anlamı açık. 

Allah'ın insandan umudunu kestiği güne Kıyamet denir. 

Elbette Dünya hala dönüyorsa, güneş her sabah hala doğuyorsa, bulutlar hala rahmetini indiriyorsa, kuşlar her sabah ötüryorsa, rüzgarlar tatlı tatlı esmeye devam ediyorsa Allah'ın insandan umudunu henüz kesmemesinin mutluluğunu ve huzurunu taşımalı kalbimiz.

Öyleyse, onun umudunun vesilesi olalım. Bırakalım birilerini ahirette cennette kurtarma sevdasını. Dinimzi mezhebimizi paylaştığımız kadar paramızı paylaşıyor muyuz?

Kurtarmak bu dünyada başlar...

Biz bir yetimi, bir dulu, öksüzü, garibanı kurtarmadıkça bizi kurtaracağına inandığımız velilerin ahirette köprü olduğunu sandığımız SIRAT'ın bu dünyada cadde ( sırat, street, straat, strasse) olduğunu anladığımızda çok geç olmayacak mı?

Anlayanlara selam olsun....

 

 

 
Toplam blog
: 722
: 3755
Kayıt tarihi
: 23.01.09
 
 

A.Ü İktisat Fakültesi mezunuyum, daha önce Kazakistan ve Hollanda'da eğitmenlik ve tercümanlık iş..