ÖSYM, Kendini İhbar Ediyor!

Bir garip ülke olduk, vesselam!

Öyle gelişmeler oluyor ki, kavramakta güçlük çekiyorsunuz. İnanmak istemiyor, yanlış anladığınızı sanıyorsunuz. Çünkü söylenenler/ yazılanlar aklın alacağı türden değil.

YGS’de “şifre iddiası” ortaya atıldığı zaman, ÖSYM Başkanı “Şifre yok” diye kesip attı. Ardından başka açıklamalar geldi. Her açıklama “Şifre yok”u değil de, “şifre var” iddiasını güçlendirdi.

Bütün bunlar (kuşku, şaibe...) ortada iken devletin üst katlarından “Tatmin oldum” açıklamaları aralıklarla geldi.

*****

Bilindiği gibi “şifre iddiaları” yargıya taşınmıştı.

ÖSYM Başkanı YGS’ye giren öğrencilere birer mektup gönderdi. Mektup, içeriğine bakınca, öğrencinin “Ben de tatmin oldum” diyeceği bir mektup değil!

ÖSYM Başkanı mektupta ne diyor?

“Tüm adaylara verilen soru kitapçıklarında sorunun doğru cevap seçeneği rastgele biçimde değiştirilirken, diğer seçeneklerin yerleri de rastgele değiştirilmesi gerekirdi. Ancak, geliştirilen yazılım çalıştırıldığında her soru için rastgele verilmesi gereken değerler sehven sıralı olarak verildiğinden, oluşturulan soru kitapçıklarında bazı sorularda en büyük değerli seçeneğin hemen sağındaki seçeneğin doğru cevap olması durumu ortaya çıkmıştır."

ÖSYM, “şifreleme”yi kabul ediyor, ama “sehven” diyor.

“Sehven”, resmi evrakta yapılan "yanlış"a kılıf uydurmanın öteki adıdır.

*****

ÖSYM Başkanı’nın öğrencilere gönderdiği mektup, YGS’nin iptal edilmesi için bir gerekçedir.

Bu mektuptan daha iyi belge mi olur?

“Adaya özgü soru kitapçığı” uygulaması, “adaya özgü şifre” olduğunu algısının kamuoyunda yerleşmesini sağlar.

“Şifre”nin azı çoğu olmaz!

“Şifre”nin varlığı “sehven”le örtülemez.

1 milyon 700 bin adayın girdiği bir sınavla ilgili “şifre iddiası” üzerine ÖSYM Başkanı “Şifre var, ama sehven” itirafında bulunuyorsa, bunun anlamı şudur:

YGS iptal edilmelidir.

* Mektup için bkz.:www.osym.gov.tr/dosya/1-57598/h/osym-mektup.pdf

TURGUT ÇELİK/ Mersin