- Kategori
- Tarih
ÖSYM'nin KPSS tarih sorularında büyük yanlışı

ÖSYM'nin, 2010 KPSS Tarih 23. sorusunda yanlışı var. Kendisiyle ve bilimsel doğrularla çelişti.
İlgili Soru: KPSS/2010 Soru : 23
I. Türk Tarih Kurumunun kurulması
II. Türk Dil Kurumunun açılması
III. Şapka giyilmesi hakkında kanun çıkarılması
Yukarıdaki gelişmelerden hangilerinin, Atatürk
milliyetçiliğinin gelişmesinde ve hızlanmasında
etkili olduğu savunulabilir?
A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III
D) I ve II E) I, II ve III
Sorumuzun cevabı I ve II şeklinde “D” şıkkı olarak açıklanmıştır.
Kurumunuz bu soru ile “Şapka inkılabının Atatürk milliyetçiliğinin gelişmesinde ve hızlanmasında etkili olmadığını belirtmektedir. Oysa ÖSYM tarafından ÖSS-2003’de neredeyse aynı soru yine sorulmuştur. Bu soru ise şu şekildedir.
Soru: 62
I. Fes ve kalpak giyilmesini yasaklayan
Şapka Giyilmesi Hakkında Kanun"un kabul
edilmesi
II. Türk tarihinin yalnız Osmanlı tarihinden ibaret
olmayıp çok eskilere dayandığını kanıtlama
amaçlı çalışmalara hız verilmesi
III. Türk dilinin yabancı dillerin boyunduruğundan
kurtarılmasının amaçlanması
Yukarıdakilerden hangileri, ulusçuluk anlayışının doğrudan
bir gereğidir?
A) Yalnız I B) Yalnız II C)Yalnız III
D) I ve II E) II ve III
Yukarıda belirtilen iki soru arasındaki belirgin farklılık 2003 soru kökünde bulunan “Doğrudan” kelimesidir. Bunun dışında soru neredeyse aynıdır. 2003 ÖSS sorusunun doğru cevabı “II ve III” şeklinde “E” şıkkı olarak açıklanmıştır. Şayet şapka inkılabının ulusçuluk/milliyetçilik ilkesiyle hiçbir bağlantısı olmasa idi, soru köküne “doğrudan” kelimesini hiç koymadan da doğru cevap yine II ve III olarak açıklanabilirdi. Ancak soru hazırlayan uzman kişi bu önemli ayrıntının farkında olduğu için soru köküne “Doğrudan” kelimesini koyma ihtiyacı hissetmiştir. Bu ifadeden anlaşılmaktadır ki “Şapka İnkılabı” milliyetçilik ilkesiyle doğrudan değil ancak dolaylı olarak ilgilidir. 2010 yılı KPSS sorusu ise soru kökünde hiçbir vurgulayıcı ifade koymadan doğru cevabı I ve II olarak kabul etmiştir. Bu durum yanlıştır. Bu yanlışlık ÖSYM’yi kendi içinde önemli bir çelişki içine sokmakla beraber bilimsel gerçeklerle de çelişmektedir.
Osmanlı Devleti’nde kullanılan başlıklar hakkında bilimsel bir alıntı: “III.Selim devrinde Müslümanların başlık ve ayakkabıları sarı, Ermenilerin kırmızı, Rumların siyah ve Yahudilerinki de mavi olması kabul edilmiştir…. İlmiye mensupları sarık, tarikatlara bağlı olanlar külah halktan bazı kimseler de kalpak bazıları da külah ve keçe giymişlerdi. II.Abdülhamit döneminde fes dini dayanışmanın bir sembolü haline gelmişti.” (Prof.Dr. Nuri KÖSTÜKLÜ, “Sosyal Alanda İnkılaplar” Türkiye Cumhuriyeti Tarihi, Atatürk Araştırma Merkezi Yayınları, Ankara, 2007, s.24-250). “Fesin yasaklanması ve yerine şapkanın konmasıyla, gerek değişik din ve mezhepten, gerekse değişik görüşten yurttaşlar arasında Müslüman olan ve olmayanlar ayrımı yapılması da son buldu” Özer OZANKAYA, Cumhuriyet Çınarı, Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara, 1995, s.458.
İfade edilen bu bilimsel veriler, ki bunları sayıca destekleyen çok sayıda kaynak bulunmaktadır, göstermektedir ki kişilerin kullandıkları başlıklar toplumun dini yapısına uygun olarak şekillendirilmişlerdir. Şapka inkılabından önce kullanılan başlıklar ümmet toplum yapısının belirgin göstergesidir. Şapka İnkılabı hakkındaki kanun, sadece başa takılacak başlığın şapka olmasını sağlamamakta, kanun da belirtildiği gibi fes, sarık, vb. dini başlıkların kullanılmasını da yasaklamaktadır. Böylelikle toplumun dini anlayışa uygun bir dış görünüm kazanması engellenmekte, ümmet toplumundan ulus toplumuna geçiş kolaylaşmaktadır. ÖSYM tarafından yapılan soru örneğinde de belirtildiği gibi “Atatürk’ün milliyetçilik anlayışı ise toplumu din ve mezhep çizgileriyle bölmeyi reddeder” (2008-ÖSS Sos.1). Şapka inkılabı hakkındaki kanun, “Toplumun din ve mezhep çizgileriyle bölünmesini engeller” bu sebeple milliyetçilik ilkesine de uygunluk gösterir.
Bu gerekçelerledir ki 2010 KPSS Tarih 23. sorunun cevabı I, II ve III şeklinde “E” şıkkı olarak değiştirilmelidir. ÖSYM’nin geçmiş yıllarda yaptığı sınav sorularının cevabı ile de çelişen, itiraza gerekçe olan bu durumun ivedilikle düzeltilmesi ve bu durumun sınava giren öğrenciler için oluşturduğu mağduriyetin giderilmesi gerekmektedir.