Ozan İsmail Nar ve ‘Duygu Seli’

Ozan İsmail Nar’ı 975 yılında TRT’de katıldığı televizyon programlarından tanırım. 2011 yılında da Ankara’da hazırladığım ve Malatya’da yayın yapan Türkiyem TV’de yayınlanan “Süleyman Özerol İle Ankara Sohbetleri” programıma konuk oldu. Bu program sırasında bana yayınlanan kitabını armağan etti. Kendisi ile birlikte kitabından da söz etmek istiyorum. Kitabın arka kapağındaki tanıtım yazısından yararlanarak önce İsmail Nar’dan söz edelim.

 

İsmail Nar

 

1940 yılında Sivas’ın Kangal ilçesine bağlı Karanlık köyünde doğdu, küçük yaşlarda bağlama çalmaya başladı.

1962 yılında Ankara’ya taşındı, TBMM’de kamu görevine başladı. 1972 yılında Ankara Radyosunun açtığı Mahalli Sanatçı sınavını kazandı ve o tarihten sonra TRT’nin birçok radyo ve televizyon programında yer almış, sanat etkinliklerine katıldı.

Kültür Bakanlığı’nın kayıtlı ozanı olarak İran ve Türkmenistan’da gerçekleştirilen Uluslararası Müzik Festivallerinde görevlendirildi. Halk Ozanları Kültür Derneğinin üyesi olarak dernek faaliyetlerinde ve birçok kez yönetiminde görev aldı. 1986 yılında Hacıbektaş’ı Anma Törenlerinde şiir yarışmasında birincilik, 1995 yılında TBMM Kültür, Sanat ve Yayın Kurulunun katkılarıyla gerçekleştirilen Konya Âşıklar Bayramında üçüncülük ödülü kazandı.

Bugüne kadar birçok şiiri yayımlandı, eserleri değişik sanatçılar tarafından seslendirildi. Şiirlerinde toplumsal barış, dostluk, kardeşlik ve sevgiyi işleyen İsmail Nar Âşık Veysel çizgisinde; geleneksel halk ozanı kimliğiyle sazıyla, sözüyle, sesiyle Türk kültürünün ve âşıklık geleneğinin geleceğe taşınmasına aracılık etmektedir.

Evli ve 5 çocuk babası olan İsmail Nar TBMM’ deki görevini ve giderek artan bir inançla barış, dostluk, kardeşlik üzerine çalıp söylemeyi sürdürmektedir.

 

Duygu Seli

 

1999 yılında TBMM Vakfı Ofset Tesislerinde basılan Duygu Seli’ne TBMM Kültür Sanat Yayın Kurulundan Haydar Özuğurlu bir sunuş yazısı yazmış.

 

Sınırsız sevgi, dürüstlük, gerçekçilik ve hoşgörü Anadolu ozanlarının temel özelliği olmuştur. Bu temel üstünde yetişen, gelişen ve ürün veren nice değerler, yüzyıllar boyunca yıkılmadan günümüze kadar gelmiş ve sonsuzluğa akıp giden zaman içerisinde de varlığını sürdürecektir.

Anadolu insanının duygularını dışa vuruşunda bir başka tat, bir başka farklılık ve ferahlık vardır. Bu farklılığı Duygu Seli’ni okuyunca daha iyi anlıyoruz.

Ulusal birlik ve bütünlükten, barıştan, sevgiden, yurda bağlılıktan, sevgiliye duyulan özlemden, karakaştan, ela gözden, ince belden, gonca gülden, yoksulluktan, mutluluktan, kısaca hayatın içinde var olan her türlü öğeden söz ediyor Duygu Seli…

Böylesine güzel bir eseri okurlara kazandırdığı için İsmail Nar’ı kutluyorum. Başarılarının sürekli olması dileğiyle…

Duygu Seli’ni hemen ikinci sayfasında iki dörtlük var.

 

Sevgi, dostluk, dürüstlüğü görürüsün

Okuyunca güzel Duygu Seli’ni

Mutluluktan gonca güller derersin

Okuyunca güzel Duygu Seli’ni

 

Birlik beraberlik, eşitlik saçan

Özlemin, barışın yolunu açan

Elbette bulunur bir değer biçen

Okuyunca güzel Duygu Seli’ni

 

176 sayfalık kitapta 148 şiir yer almış. Bu şiirlerden 43’ü 8’li, 104’i 11’li hece ölçüsü ile yazılmış.
Şiirlerinden bir örnek verelim.

 

Şu güzel dünyada yaşamak için

İnsanca el ele vermemiz gerek

Barış dostluk sevgi nedendir niçin

Kendi kendimize sormamız gerek

 

Bir olup dostluğu kursak temelden

Her şey insandadır bırakman elden

Cehalet korkutur ateşten selden

Set çekip önüne durmamız gerek

 

Umutla bakmalı gelen yarına

Kavgalar olmasın körü körüne

Yüreklerde kin, nefretin terine

Yumak, yumak sevgi örmemiz gerek

 

Çalış oku, öğren, öğret durmadan

İnsana hizmet et gönül kırmadan

Başkasının yanlışını görmeden

Kendi yanlışımız görmemiz gerek

 

Her ne arar isen özünde ara

Haksızlık yapanlar düşerler dara

El ne derse desin İsmail Nar’a

Azmış yaraları sarmamız gerek