Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Aralık '15

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

Özgürlük ve denge

Özgürlük ve denge
 

Kişinin kendini bilmesinin pek çok tezahürü varken bunlardan en önemli tezahürü canlılık belirtisidir.


İnsan yegâne kıyafeti olan insan kıyafetinin üzerine, ırkı, cinsiyeti ve doğuştan getirdiği özellikleri sadece bir aksesuardır.. Bu nedenle olsa da olur olmasa da olur. Hele hele insanlar arasındaki sosyal statülerinden dolayı farklılıklar ise insan kıyafetinin üstüne konmuş sadece bir toz zerresinden ibarettir. İnsanların aksesuarlarından dolayı farklılıkları evrensel çeşitlilik prensibinin ifadesi ve gerçekleşmesi iken, insanın kabusu haline gelmesi çok üzücüdür. İnsanlığın tekbir çaresi vardır, o da insanlık kıyafetinde birleşmesidir.

Birlik çok değerli ve yüksek bir kavramdır. Evrenin entropi kuvvetleri varoluş, görünüşe çıkarken işbaşına geçer ve görünüşe çıkmışlığı sürekli çözmeye çalışır. Bu da dengedendir...

Ta ki özgür irade verilmiş insan evren sahnesinde yerini alıncaya kadar…

İnsanın hem iyi olma hem kötü olma özgürlüğü tüm dengeleri bozar…

Bu durumda kötülük de insanın işidir iyilik de insanın işidir, ama insan çok daha büyük güçlerin çok daha büyük hesapları olan güçlerin tesiri altındadır. İnsan bir şey yaparken bir kere değil bin kere düşünmelidir. İnsan gözlerini dört açmamalı çok boyutlu açmalıdır…

Eğer bir şer-güç bu dünyada insanlığın Birliğe dönmesinde Hayırlı olan bir şeyi yok etmek istiyorsa kafaları karıştırmak için o hayırlı olan şeyin kılığına girer… şeytan aşkı yok etmek için aşık kılığına girer, özgürlüğü yok etmek için özgürlük savaşçısı kılığına girer, bereketi yok etmek için zengin kılığına girer, kardeşliği yok etmek için kardeş kılığına girer, başka türlü biz de yok etmek istediği -şey- nasıl yok edebilir ki ?

İnsanda manalar yok edilmek istendiğinde, manaların saptırılması yeterlidir…

İnsanın tüm bu tekamül yolculuğu Birliğe ulaşabilmesi içindir.

Bu nedenle İnsanı tekamül yolculuğunda bu birlikten ayıracak her şey günahtır.

Evren prensiplerden ve yasallıklardan oluşmuştur.

Ve her şey bir denge içinde mütemadiyen çalışmaktadır. Günah; kötülükle ve iyilikle de olsa evreni dengesinden veya evrenin birleşeni olanı dengesinden saptıracak her şeydir.

İnsan, insanlık kıyafetini giyene kadar, kısaca İnsan Bilinç ile kuşanana kadar, kendisini nasıl zan ederse etsin kendisini kim sanırsa sansın -dengesizlik- içindedir.

Kişinin kendini bilmesinin pek çok tezahürü varken bunlardan en önemli tezahürü canlılık belirtisidir.

Canlılığın en önemli belirtisi ise, kişinin zan’lardan arınmaya başlamasıdır. Çünkü ölülük hikayesi -zan- sonucu oluşan bir düştür. Zan, ölü olmanın bir yan ürünüdür…

Dünya, insanların ölü kalması için kurgulanmış bir oyun gibidir. Bu alemde canlı olmak emek ister. Tıpkı güzelliğin, iyiliğin, bereketin, şifanın, sulhun ve insan olmanın ve tüm güzelliklerin yaratmanın emek istediği..

Kötü olmak çok kolaydır, bırakırsın kendini çevrenden duyduğun tüm o seslere ve görüntülere, ve seni götürmek istediği yerlere götürüler. Kapitalizm insanın ne olmasını istiyorsa onu olursunuz.

Bu dünyada çiçeklerle meyvelerle dolu güzel bir bahçeye sahip olmak için -emek- verilmesi gereklidir. Emek sırf fiziksel anlamda verilen emek değildir. Fiziksel emek en kolay ve basitidir. İnsanın tüm yedi bedeninin emeğini vermesi gerekir. Kendini kendinde Bir’lemek için.

Bunun için, dünyasal Kendiliği düşüncesi (din-yol), araştırmak (sanat-keşif), kıyaslamak (ilim-biliş) gereklidir.

 

Her şeyde olduğu gibi

Gayret Kul’dan, takdir Allah’tandır

 

Kısaca;

Evren dengedir.

insanın insan kıyafetini giymesi dengedir.

İnsanın altın oranı, insan kıyafetidir.

İnsan kıyafeti giymiş kamil insan ise evrenin altın oranıdır.

Kamil İnsan’ına kavuşmuş Evren ise, Allah’ın Bir Sır’rıdır.”nn  06.09.2015

 
Toplam blog
: 39
: 639
Kayıt tarihi
: 13.12.10
 
 

Öncelikle Dünya gezegeninde yaşayan bir insan olarak ve toplum içinde yazar- sanatçı  kimliğimden..