Polis ellerinde Karanfil bulunan çapulcuları(!)dağıttı!

Polis bunu alışkanlık haline getirdi!

Neyi mi?

Taksim meydanına çıkanlara biber gazı, tazyikli su, plastik fişek atmayı!

Belki içinizden, havalar sıcak gittiği için polis halkı serinletmeye çalışıyor da ondan tomalarla tazyikli su sıkıyor diyeniniz olabilir.

Belki de haklılar…

Biz abartıyor olabiliriz…

Dün akşam Taksim Dayanışmacıları (biraz çapulcular gibi oldu ama…) bir çağrı yaparak, Gezi Park eylemleri sırasında ölenler ve yaralananlar için toplanılmasını, herkesin elinde karanfil olmasını istedi.

Hani şu bildiğimiz karanfil! Başbakan’ın seçim mitinglerinde tomar tomar halkın üzerine attığndan…

Herkes karanfilini alıp Taksim’e çıktığında, ortalık bayram yerine dönmüş, kimi şarkı söyleyip eğleniyor, kimi ülkenin geleceğini kurtarmaya yönelik(!)slogan atıyor…

Bazı televizyon kanalları da Taksim’e kurdukları canlı yayın araçları ile bu eğlenceyi ve anmayı canlı yayınlıyor.

Birden bir anons duyuldu!

Polis Taksim meydanındakilere sesleniyordu:

“Halka ait alanı işgal ediyorsunuz!”

Halk mı?

Biz neyiz diyenler çıktı…

Ancak kimseye seslerini duyuramadılar…

Polis, o kalabalığı dağıtmak için bir mazeret bulmuştu…

Çünkü polise göre o alanda toplananlar halk değildi!

Onlar olsa olsa çapulcu, ayyaş, marjinal gruplar olabilirdi!

Sonra; onları oraya çağıran, cebine üç beş kuruş para koyup, yol harcırahı veren mi olmuştu?

Onları evlerinde zorla tutan yok muydu ki, kalkıp gelmişlerdi?

Gerçek halk yığınlarının, evde nasıl zor tutulduklarını bilmeyen, duymayan mı kalmıştı?

Siz zaman zaman eli çivili sopalarla polisin arkasına sığınıp, fırsat buldukça çapulculara’(!)saldıranlara bakmayın. Onlar zapt edilemeyenler!

Neyse biz televizyondan canlı izlediğimiz Taksim’e dönelim.

Birden Tomalar’la çapulcuların(!) üzerine ilaçlı, tazyikli su sıkılmaya başlandı. Tüm kameralar orada olduğu için ilk etapta tazyikli su ile yetindiler. Çapulcular(!) dağılıp, polis tarafından İstiklal caddesi istikametine sürülünce, asıl saldırılar başladı.

Polis Çapulcuların(!) üzerine elinde bulunan tüm saldırı silahlarını boca etti!

Ne vardı polisin elinde?

Biber gazı, gaz bombası, plastik mermi, Cop, tekme, MP5, kendi özlük silahı…

Çapulcuların(!) elinde ne vardı?

Sadece barış ve kardeşliğin simgesi KARANFİL…

Çapulcular(!) dağıtıldıktan sonra, en ilginç açıklama Vali’den geldi.

Vali Bey, toplantıyı dağıtma nedeni olarak, “halka ait alanı işgal etmek”ten ziyade, taksilerin trafik akışını kestikleri için toplantının dağıtıldığını açıkladı…

İlk defa polisle vali ayrı düştü!

Biz burada kime inanacağız?

Tabi ki vali’ye…

Ne de olsa ildeki iktidarın(!) en büyük temsilcisi…

Polise inanacak olsak, vatandaş arasında ayrım yaptığını falan söyleriz, bu kez iktidara ayıp olur…

Netice?

Polisimiz bir kere daha galip gelmenin hazzına varıp, eli karanfilli çapulcular(!)ı dağıttı!