Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Haziran '16

 
Kategori
Deneme
 

Pozitif dünya için insanlığa mektup

Pozitif dünya için insanlığa mektup
 

İnternetten alınmıştır


Evrendeki canlıların en gelişkini olan insan; doğumundan ölümüne kadar, bilinçli veya bilinçsiz o kadar şey yapmaktadır ki; zaman içinde çoğunu unutabilmektedir.

Ceninden ölüme kadar gelişen ve gerileyen her bir insan; olumlu olabilse yer yüzünde utanılacak insani dramlar yaşanmaz AMA ne yazık ki bırakın olumlu olmayı hatta nötr olamadıklarından tarih ve gelecek bizzat insani ayıplarla dolmaktadır.

Her bir insan, başkasının hukukuna inancına özen ve saygı gösterse yeryüzünde insani problem ürer mi?

Ne yazık ki, insanlar; hınç, kin, kıskançlık ve ihtiras gibi negatif duygularla, tartmadan (oto-kontrolsüz) düşünerek konuşup hareket ederek başkalarının hakkını hukukunu çiğnerken; bu durum denize atılan taşın dalgaları, olimpiyat halkalarının iç içe geçişi gibi yaşadığı topluma, tüm insanlığa yayılmaktadır.    

İnsanlar; kendilerini tanımlayarak kendileriyle yüzleşerek barışık olabilseler, verdikleri çabaya karşın hayatın kendilerine verdikleriyle yetinebilseler, potansiyellerini ve ne istediklerini bilseler, varoluşlarının temel prensibi (bencillik yerine) başkalarının haklarına saygı olsa YİNE kurumlar da devletler de aynı mantıkta olsalar insanlığa ve tüm dünyaya huzur hâkim olmaz mı?

Dünyadaki insani huzursuzluğunun temelinin negatif duygulara dayanan söylem ve eylemler gerçeğini fark etmemek mümkün mü? Bireyin, kurumun ve devletin mantığında ‘DAHA ÇOK’ dürtüsü olmasa ayıp üreyebilir mi? Veya ayıp üretecek tüm kavramlar nasıl yok edilir diye bir çalışma yapılamaz mı?

Her insanın iç dünyası; sıradan, yalın, nötr olsa ve temel duygusu oto-kontrol temeline dayanıp kimseyi rahatsız etmeden yaşama prensibine oturtup; kinden hırstan hınçtan arınmış bir dünya güzelleşmez mi?

İnsanın egoist bencil ben merkezci duyguları yerine; empati ve denge duyguları gelişse, dünya çatışan sosyal-psikoloji yerine uyuma geçemez mi?

Ne olursa olsun insanlığa zararlı her şeyin yasaklanıp yıldırıcı yaptırımın uygulanacağı dünya olamaz mı?

Tabii ki; insanlığın davranış biçiminin ve yaşam tarzının temeli doğuştan oluşan duygularına (hislerine) dayanmaktadır. ANCAK insan duygularının (yaşam felsefesine) bilince dönüşme sürecinde (aile ve ortam) görgüsü, eğitim modeli ve sosyal alanının önemli faktör olduğu yadsınamaz. Bu doğrultuda olumsuzu törpüleme veya olumluyu daha güçlendirme amacıyla gerek örgün kurumlar gerekse STK lar bir bütün toplumsal eğitim için programlar yaparak çabalar sarf edilse olumluya dönüşüm güçlenmez mi?    

ÖZETLE;Empatik, şeffaf, hoşgörülü, yalansız, dürüst, adil (dengeli), yalın, sevecen, oto-kontrollü, pozitif bir yaşam için insanlar; ezberlemek, bilmek yerine bilinçli yaşam için gerekenleri minimum düzeyde olsa bile öğrenip özümseyerek yaşamalarına uygulayarak ‘Öğrenmenin Keyfi’ ne varıp pozitife yönelecekleri psikolojiyle; duyarlıların çoğalarak kucaklaşmalarının negatif insanlarca örnek alınacağı bir dünya dileğiyle.

-----------------------------------------------------------

**’Empatik, Şeffaf, Hoşgörülü’ Sevgili kardeşim Nevin ve eşi Necim ÇELİK’İN ifadesidir.

**’Yalansız, Dürüst, Adil’ Arkadaşım Taner ÖZBAY ve babası Hacı ÖZBAY’IN ifadesidir.

**’Öğrenmenin Keyfi’ Değerli dostum Necat ANDAÇ’IN eşi Emel ANDAÇ’IN ifadesidir.     

**’Duyarlıların kucaklaşacağı’ Değerli Ayşen KURTUL AYDIN’IN ifadesidir.

-----------------------------------------------------------

Kadri KANPAK - kadrikanpak@hotmail.com -  www.kadrikanpak.com

 
Toplam blog
: 617
: 1221
Kayıt tarihi
: 03.12.07
 
 

Her kesimi anlama ve kabullenme bilincimle; her kişinin asgari yaşam şartlarına sahip olabildiği,..