Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

perihan reyhan ALKAN

http://blog.milliyet.com.tr/pra

10 Nisan '08

 
Kategori
Güncel
 

Prof.Türkan Saylan bile!!!

Prof.Türkan Saylan bile!!!
 

Gazetelerde, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Başkanı Sayın Saylan’ın açıklamasını okuyanların pek çoğu eminim ki bir hayli hayrete düşüp, -Hadi canım, yok artık- demişler ve bir müddet donup kalmışlardır.

Maalesef ve maalesef durum sanıldığı gibi değil. Yani sadece yoksunlukları olan kadınlar değil dayak yemekte olan. Ve o baygınlık getiren ve uyutan, zaman zaman da düzeysizleşen kadın programlarının bir yararlı yanı, kadın gerçeğinin bu boyutunu, hem de çok vahim, çok ibret verici bu boyutunu gözler önüne sermesi.

Orada, cahil cesareti mi dersiniz, çaresizliğin hat safhası mı bilemem, bardağın haddinden fazla taşması, maddi ve eğitim yoksunluğu, ailevi ve yöresel kurallar, töreler, dile getirilmesine, sergilenmesine sebebiyet veriyor, ellerinden tutabilecek güvenilesi tek seçenek görülüyor sanırım.

Ya söylenemeyenler; saygınlıkları, kariyerleri, imajları, konumları v.b. pek çok nedenle söylenemeyenler…

Kocasının soyadıyla ancak toplumda bir yer edinebildiği, saygınlık kazanabileceği için, ya da sağladığı maddi olanakları, o rahat hayatı kaybetmekten korkup, her şeye katlanan ve söylemeyenler.

Onurları nedeniyle, maddi ya da kişisel yeterlilikleri, kendi soyadlarının yeterliği ve yeterli saygınlığı ve de tek başlarına da bastıkları yerlere sağlam basabileceklerinin inanç ve güvenciyle, daha ilk tokatta çekip giden. Tehditler, aileden kabul görmeme, her ne koşulda olursa olsun çocuklarının yanında olmak adına gidemeyen ve söyleyemeyen, susan yüzlerce kadın var inanın!

Peki, niye bu erkeklerin dayak sapkınlığı? Bilinçsizlik, cahillik, eğitimsizlik nedeniyle aşağılık duygularını baskılamak adına, kadına üstünlük sağlama içgüdüsüyle, bilinçaltı bir davranış dışa vurumu diyeceğim ama diyemiyorum. Çünkü okuryazar dahi olmayanla, birkaç üniversite bitirmişi dahi, bu konuda yan yana geldiğinde eşitleniyorlar. Demek ki, bu konuda tahsil bir şey vermiyor erkeğe; terbiye de gerekiyor yanı sıra. Kısası, terbiye meselesi bu demek ki. Terbiye de eğitimle sağlanır. Okulların verdiği öğrenim sadece, eğitim değil. Dolayısıyla da hangi okulun bitirildiği, ya da kaç okul bitirildiğinin hiçbir önemi yok bu konuda.

Temelsiz bina ne kadar sağlıklıysa, temelsiz eğitim de o kadar sağlıklıdır. Ve temel eğitimin okulu yoktur. Temel eğitim evde ve de ailede, hele ki annededir. Çocuk söylenenlere değil, gördüklerine, yaşadıklarına itibar eder. Çocuklar, anne babalarının küçük birer örnekleridir sonuçta.

O nedenle ki erkekleri, tüf kaka ilan edip, erkek milleti diye başlayan sıfatlar yükleyerek, durmadan söylenmek yerine, biz kadınlar, şapkalarımızı önümüze koyup, esaslı bir şekilde düşünmeliyiz, nedenlerini, niçinlerini erkeklerin bu insanlık dışı davranışlarının!

Sağlıklı ve öz eleştirel bakabilirsek olaya, gerçeği ve hatanın nerede olduğunu, dahası kaynağını, kaynağında da kendimizi, yani kadını göreceğiz!

Çocuklarımızı büyük bir aymazlıkla yanlış eğittiğimizi, eğitirken kız-erkek ayrımı yaptığımızı, oğlumuzu ayrıcalıklı yetiştirdiğimizi ve üstün kıldığımızı pek çok konuda ve ona sunduğumuz ve sağladığımız olanaklardan, kızımızı yoksun bıraktığımızı!

Dolayısıyla da bu doğrultuda yetişen erkek, hayatına giren kadınlara, konumu ve yanındaki yeri ne olursa olsun, annesinden aldığı bu paye ile üstün olma çabası gösterecektir.

“Erkek döver de sever de, kadının sırtından sopayı, karnından sıpayı eksik etmeyeceksin” de diyecektir, yeri geldikçe yaptığına gerekçe göstererek bu utanmaz düşünceyi. Hele ki evde, annesinin babasından dayak yediğini ve evliliklerinin bu minval üzere sürüp gittiğini gözlemlemişse o yaşa gelene dekki süreçte.

Lütfen, erkekleri suçlayıp yargılamayı ve söylenmeyi bırakıp, aynayı kendimize tutalım, öncelikle kendimizi, sonrasında erkeği suçlayalım.

Ve unutmayalım.

Doğurmak değil, yoğurmaktır analık!

 
Toplam blog
: 290
: 553
Kayıt tarihi
: 11.03.08
 
 

İlk ve orta öğrenimimi Gölcük/ Kocaeli, lise ve üniversite öğrenimimi Ankarada gördüm. İlk okuldan..