Profesyonel küfürbazlar!

Küfür etmek veya konuşmalarımız içinde küfür kullanmak, her ne kadar itici ve yakışıksız bir davranış olsa da bunu birçoğumuz çok sık kullanırız! Hele ki kendimize haksızlık yapıldığını düşündüğümüz zamanlar bu en üst seviyeye çıkar.

Aslında bu bizim bir anlamda özümüzü (!) ifade ediş şeklimizdir! Küfür’ü gerçekte içinde bulunduğumuz ortamı yorumlamaktan aciz olduğumuz zamanlar daha çok kullanırız! Suçsuzken bizi çoğu zaman suçlu duruma düşüren bu hareket, bizim için hiç te hayırlı olmaz! (Zararını mutlaka bir yerde görürüz)

Örneğin bir yasayı bir kuralı çıkaran devlete hiç düşünmeden “Ay ben bu yasayı çıkaranın!!!” diyerek anlamsız bir tepki göstermemizin altında, kendi kişisel çıkarlarımız olduğunu söyleyecek kadar cesaretli ve mert olamayız!

Ancak, tepkimizin “Millet yararı için” olduğunu savunarak kendimizi komik duruma düşürürüz! Çıkan yasanın, kendimizden çok başka canlıları ilgilendirdiğini bilir ama domuza yatarız (Bilmezden geliriz)

Gereksiz konuşma ve tartışmalar aslında bizim ne kadar hacze düşmüş bir zavallı olduğumuzun tekrarından ibarettir. Sayfalara yansıttığımız kişilik bozuklukları kopyalanarak arşive atılacağını bir gün yüzümüze vurulacağını düşünemeyecek kadar basiretimiz bağlanır ve kör oluruz!

Suçluyken suçumuzu kabul etmek yerine; bizi sıkıştıran rakibimize ve onu destekleyenlere karşı tüm kabalığımız ile ağız dolusu küfür ederek “hodri meydan” der ve posta koyarız! Bu yüzden, orantısız güç ve zenginliğimiz için bize “paralı öküzler” diyenler bile var!

Emir elimizdeki güçler ile birlikte hiç düşünmeden bizi sorgulayan sisteme veya bizi haklı olarak yargılayan insanlara karşı tehdit oluşturmaktan kaçınmayız!

Kaba saba gelmez eğri ve yakışıksız cümleler kurarak aslında bizlerin denizler üzerinde ne kadar “potansiyel bir tehlike” olduğumuz aşikârdır! Devletin verdiği ucuz mazot ile elimizle oramızı (!) tutarak, ara gazı verir “YANLIŞ ÖLÇTÜNÜZ BİZİMKİSİNİN SANTİMİ BELLİ” deyip sırıtarak ne kadar terbiyesiz bir zihniyet olduğumuzu gösteririz!

Küfür’ün her çeşidini günlük hayatta kullanıp, kültür haznemizi (!) geliştiririz! Sorunların çözümü için toplanır ama birbirimize küfür ve tehdit savurmaktan başka bir şey yapmayız!

Arada rakiplerimiz için “ Bundan sonra sakın deniz de karşımıza çıkmayın (!) sakın ağ kurmayın, şamandıralarınızı kesip teknelerinizi batıracağız diye tehdit savurmaktan asla geri kalmayız. Dağdaki eşkıya ile denizdeki eşkıyanın bir farkı olmadığını dosta düşmana anlatırız! Savaş baltalarımızı kuşanır Ayşe’yi tatile çıkarırız.(!)

Kan akıtmak can yakmak için kabasakal gibi korsan havası yaratırız.

İşte biz buyuz. Bizim çapımızda, köşemizde bu kadar. Bizler paralı ama herkesten fazla ağlayan iki yakası bir araya gelmeyen lanetlenmiş bir grubuz!

Oltacılar, kıyıcılar...

Sakın karşımıza çıkmayın!

Hay ben bu yasayı çıkaranın!!!!!!!!

Açızzz

Her şey millet için kendimiz için istersek namerdiz!!!!

Küfür: Bulunduğu ortamda kendini sihirli sözcüklerle ifade etmesini bilemeyen beceriksiz ve haksız insanların kullandığı kötü sözdür. Küfür: Sadece söyleyenin kendini bağladığı kötü bir söz olduğu gibi içinde bulunduğu çevrenin ortak kültürünün yansıması da olmaktadır!

"Ne derseniz bir fazlası!!!"

M.Talip Girgin