Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Prof. Dr. İbrahim Ortaş

http://blog.milliyet.com.tr/ibrahimortas

09 Ağustos '14

 
Kategori
Bilim
 

Prorf. Dr. Nimet Özdaş'ın vefatı ve bilim politikasına katkıları

İTÜ Emekli Öğretim Üyelerinden, eski Devlet Bakanı, Türkiye’nin ilk Bilim Politikasını şekillendiren saygın bilim insanı Sayın Prof. Dr Nimet Özdaş 17 Haziran 2014 tarihinde hayata gözlerini yumuştur.

Sayın Nimet Özdaş beyi ilk defa Çukurova Üniversitesinin bir açılışında 1987 veya 1988 yıları sanırım dönemin Rektörlerinden sayın Prof. Dr. Mithat Özhan, beyefendiyi kürsüye davet ettiğinde kim olduğunu öğrenmiştim. 1980’li yıllar Çukurova üniversitesi Türkiye’deki ilk 5 üniversite arasında ismi geçen parlak bir üniversiteydi. O dönemde çok saygın bilim insanları üniversiteye gelmek istiyor veya davet ediliyorlardı. O dönemlerde, lisans ve lisansüstü öğrencilik ve asistanlığım yıllarımdı. Çok şey öğrendim o dönemde. Şimdi rahmetli olan Dr. Feza Gürsoy, Dr. Cahit Arf, Dr. Hakkı Ögelman gibi dünyaca tanına bilim insanlarını görüşleri ve çalışmalarını öğrenme şansımız oldu Çukurova üniversitesinde.

Mütevazı kişilikli Prof. Dr Nimet Özdaş bey efendinin İTÜ’de öğretim üyesi, TÜBİTAK, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Kalkınma Bakanlığı ve Dış İşleri Bakanlığı olmak üzere, bazı kurum ve kuruluşlarda değişik görevler almış. Hatta bir dönem de Devlet bakanlığı görevlerinde bulunmuştur. Ancak benim ilgim hep kendilerinin Türkiye’nin bilim politikasına verdiği önem ve katkılar ile artmıştır. Kendileri ile şahsen tanışmadım ancak fikirleri ile tanışmış olmak tanışmak kadar olmuştu.

Sayın Prof. Dr. Nimet Özdaş, 1963 yılında TÜBİTAK’ın Kurucu Genel Sekreterliği ve 1972 yılında Marmara Bilimsel ve Endüstriyel Araştırma Enstitüsü ’nünün yani şimdiki MAM’ın kurucu yönetici olarak görevler üstlenmiştir. Ayrıca Prof. Özdaş, NATO ve CENTO Bilim Komitesi Türkiye Temsilciliği, NATO Bilimsel İşler Genel Sekreter Yardımcılığı ve NATO Bilim Komitesi Başkanlığı yapmıştır.

 

Türkiye’de İlk Bilim Politikası Raporu

Devlet Bakanı olduğu dönemde, sanırım en büyük katkısı “Türk Bilim Politikası 1983-2003”ün raporunu hazırlanıp yayımlanmasını ve bir kanun kuvvetinde kararname ile Bilim Teknoloji Yüksek Kurulunun (BTYK) kurulmasını sağlamıştır. Bugün yılda belirli aralıklarla toplanan Bilim Teknoloji Yüksek Kurlu o dönemde hayata geçmiştir. Önemli bir kuruldur ve eğer siyasiler ve hükümetler bu kurlu sağlıklı çalıştırsa Türkiye’nin gelişmişliği ve eğitimi daha ileri bir yerde olur. Şimdide bu kurlun bünyesinde aslında TÜBİTAK, MAM ve BTYK bugün Türkiye Bilim Teknoloji ve Yenileşim (İnovasyon) sisteminin en önemli yapısını oluşturmaktadır. Sayın Prof. Dr. Özdaş’ın koordinasyonunda ve onlarca bilim insanın şekillendirdiği ve bana göre Türkiye’nin eldeki tek bilim politikası raporudur. Ondan sonra Türkiye’nin bilim politikası şekillendirilmedi. Daha sonraları TÜBİTAK 2013 vizyonu çalışması hazırladı ancak sanırım başlatılmadan rafa kaldırıldı. Türk Bilim Politikası 1983-2003 raporunda inceledim ve orada Türkiye’nin bilim-teknoloji-yenileşmesi için nelerin ve ne tür programların işlenmesi belirtilmiştir.

 

Türkiye’nin Halen Bir Bilim ve Teknoloji Politikası YOK

 

Her fırsata Türkiye’nin bilim politikasının olmadığını belirtiyorum. Kalkınma bakanlığının beş yıllık kalkınma planında yükseköğretim ile ilgili metnine konunun önemini beliren birkaç cümle ilave edildi ancak ülkenin temel bir hedefi olmadığı için her şey kendi mecranda olabildiği kadar gidiyor.

Türkiye üniversitelerinin aynı şekilde temel hedefleri yok, fakülte bölüm ve anabilim dallarının hiçbir hedefi vizyon ve öngörüsü olmadığı sık sık belirtiliyor. Başta üniversiteler olmak üzere bilim politikasından öteye her dört-sekiz yılda bir değişen rektörlerin öngörüsü, ufku ve enerjisi ölçüsünde üniversiteler yönetilmektedirler. Bunun için Türkiye üniversiteleri bilimsel gelişmişlik düzeyleri bakımından yol alamamaktadırlar. Üniversitelerde değerli öğretim üyeleri var, iyi niyetli yöneticiler de var ancak kişilerde ayrı uzun erimli bilim politikası ve hedefi olmadığı için başarılı ve iyi niyetli yöneticiler de başarısız olmak zorunda kalıyorlar.

 

Türkiye İleri Teknoloji Üretemiyor

Bu bağlamda geçen ay hayatını kaybeden ülkemizin önemli bir değeri olan Sayın Prof. Dr. Nimet Özdaş rahmetle anmak, ülkemize katkıları, bizlere bıraktığı bilim politikası mirasının devam ettirilmesi bakımında önemli bir kayıp. Hocamızın bilim politikası çalışmasının dönem devlet politikası olarak yenilenmesi, üniversitelerimizin bundan yaralanarak kendi hedeflerini revize etmeleri ülkemizin aydınlık geleceği için zorunlu. Yoksa 2023 vizyonu hiçbir şekilde gerçekleşmez ve derin hayal kırıklıkları yaşarız. Bilindiği gibi ülkemiz 2007 yıl kişi başı milli geliri 10 bin dolar civarında olduğu maliye bakanlığı tarafından açıklandı son 7-8 yıldır oraya çakıldık kaldık.

Türkiye’nin ortalama eğitim düzeyi bu arada 4.5 yıldan 6 yıla çıktı halen kişi başı milli gelir değişmiyor.

Bu bağlamda Sayın Özdaş’ın yaşamı boyunca verdiği uğraş ve bilim politikası raporundaki öneriler değerlendirilmediği için bugün dünyanın 17 büyük ekonomisi halen 10 dolar kişi başı gelirle sahip olarak anılıyor.

Ç.Ü. İdari Bilimler Fakültesi öğretim üyelerinden İktisatçı Prof. Dr. Mahir Fisunoğlu ilettiği aşağıdaki tablo ile “12 milyon yoksulun varlığı ihracatta ileri teknoloji ürünleri payının yüzde 3, ithalattaki payının yüzde 14 olması manidar” diyor.

Tablo şöyle kurulabilir diyor:

İmalat sanayi ürünleri ihracat ve ithalatında teknoloji payı (yüzde)

                                                             İhracat            İthalat

Toplam imalat sanayi                       100.0                 100.0

-Yüksek tek. Ürünleri                        3.3                    14.0

-Orta yüksek tek. Ürün.                     31.4                   42.7

-Orta düşük tek. Ürün.                       30.8                   29.1

Düşük tek. Ürünleri                           34.5                   14.2

 

Türkiye düşük teknoloji ürünü üretiyor ve ileri teknolojide dışa bağımlı.

Bu tabloyu ters çevirebilmek için, Türkiye’nin uzun erimli bir bilim ve teknoloji politikasının olması kaçınılmaz. Mutlaka ülkenin eğitimi fen bilimleri temelli olması gerekir. Uzun erimli ulaşılabilir hedef ve stratejiler çizmemiz gerekiyor. Bu görev siyasi iktidarda ancak biz vatandaşların siyasilerden konunun takipçisi olmasını istememiz gerekir. Üniversitelerin konuyu sık sık gündeme getirmeleri ve kendilerinin de bilim politikaları ve stratejik hedeflerini çizmeleri gerekir.

Sayın Prof. Dr. Özdaş’ı yeniden rahmetle anıyor mekânı cennet olsun. Fikirleri ülkemiz üniversitelerinde ve bilim kuruluşlarında her zaman işlensin. 

 

Prof. Dr. İbrahim ORTAŞ,

Çukurova üniversitesi öğretim üyesi,

iortas@cu.edu.trhttps://www.facebook.com/iortas,

Tweeter İbrahim ORTAŞ?@iortas

 
Toplam blog
: 190
: 1163
Kayıt tarihi
: 21.06.07
 
 

1985 yılında Çukurova Üniversitesi, Ziraat Fakültesi’nde mezun oldum. 1986 yılında Şanlıurfa Köy Hiz..