Radyatör su kaynattı

Bu akşam eşimle birlikte spor çıkışında trafik yine kilitlendi, ilerlemiyor. Gerçi bu durum Luanda için çok normal. Gün geliyor trafik yok denecek kadar az, gün geliyor arabalar kıpırdamıyor yerinden. Bu akşam da arabaların uzun süre yerinden kıpırdamadığı gündü. Bu sefer ama nedenini çabucak çözdüm. Nedeni eski teknoloji ile üretilmiş Toyota marka bir arabanın radyatörünün su kaynatmasıydı. Araba aşikar bir şekilde su kaynatıyordu ama şoförü arabadan inip ilk olarak lastikleri kontrol etti. Bu durum garibime gitti gitmesine ama buralarda bir çok şey hayli garip olduğundan gülmedim, sadece gülümsedim, geçtim. Arabanın su kaynattığını şıp diye bir bakışta anlamıştım. Bu olay beni 1970'lerin başına, çocukluğuma götürdü ve eşime anlatmaya başladım.

"1970 ve onu takip eden yıllarda çekirdek ailemle birlikte (annem, babam ve benden 2, 5 yas büyük - bu kısmı çok önemli - ablam) ve ebeveynlerimin arkadaş grubuyla her yaz Ege ve Akdeniz seyahatine çıkardık arabayla. Yanlış hatırlamıyorsam o zamanda arabamız Ford Taunus marka - modeli neydi açıkçası hiç hatırlamıyorum - üst kısmı narçiçeği rengi, alt kısmı beyaz bir araçtı. Plakası da 34 FY 800'müydü acaba? Neyse babamdan yarın öğrenirim doğru olup olmadığını plakanın.

Seyahatlarimiz hatta bazı seneler ikiye çıkardı babamızın iş yoğunluğuna göre. O zamanlar otomotiv sektörü şimdiki kadar ileri olmadığından araçlar uzun yolda, hele bir de yaz sıcağında su kaynatırdı. Arabamız fokurdamaya başlayıp, bir dinazor gibi burnundan dumanlar çıkartmaya başladığında arabayı sağa çeker ve soğumasını beklerdik. Ancak kaput dinazorun siniri dindikten sonra çaput parçaları marifetiyle açılabilirdi. İyice soğuduğuna kanaat getirdikten sonra da radyatöre biraz daha su ilave edilebilirdi. Ben o sıralarda 5 yaş dolaylarında olmamın getirdiği sabırsızlıkla bazen türlü şımarıklıklar yapar ve babamdan zılgıtı yiyerek cezama razı gelirdim.

Eski teknoloji ile üretilmiş, halen Angola'da kullanılmakta olan bir arabanın önümüzde trafiği tıkamasıyla çocukluk hatıralarım aniden canlanıverdi. Ben de hem eşimle, hem de sizinle paylaşmak istedim bu hatıralarımı.