- Kategori
- İnançlar
Ramazan'a dair
Dua mü'minin manevi silahıdır.
Ramazan sözcük olarak sıcak anlamındadır. Ramazan: Arapça, ramazan / Ay Takviminin dokunzuncu ayı, üç aylar adı verilen Recep, Şaban ve Ramazan aylarının sonuncusu, oruç tutulan aydır. Bunlardan başka Ramazan Bayramı, Ramazan Davulu, Ramazan Manileri, Ramazaniye -lik, Ramazan Keyfi, Ramazan Pidesi ve Ramazan Topu gibi şeklinde türetilen sözcükler de vardır.
Bu ramazan sıcaklarında yanmak ne denli güzel… Bu iklimde yaşayanlara ne mutlu… Ötesi yalan, fani ve boştur… Aha geldik ve gidiyoruz… Rahmetli Aşık Veysel’in dediği gibi :
Uzun ince bir yoldayım
Gidiyorum gündüz gece
Bilmiyorum ne haldeyim
Gidiyorum gündüz gece
Dünyaya geldiğim anda
Yürüdüm aynı zamanda
İki kapılı bir handa
Gidiyorum gündüz gece….
Bakara Suresi’ne göre Kur’an’ın İslam peygamberi Hz. Muhammed’e (s.a.) gönderilmesi Ramazan ayında başlamıştır ve bu ay içinde “oruç” tutmak müslümanlara emredilmiştir. İlgili ayet şöyledir:
“O Ramazan ayı ki, insanları irşad için, hak ile batılı ayırt eden, hidayet ve deliller halinde bulunan Kur’an onda indirildi. Onun için sizden her kim bu aya erişirse oruç tutsun. Kim de hasta veya yolculukta ise tutamadığı günler sayısınca diğer günlerde kaza etsin. Allah size kolaylık diliyor, zorluk dilemiyor. Bir de o sayıyı tamamlamanızı ve size gösterdiği doğru yol üzere kendisini yüceltmenizi istiyor. Umulur ki, şükredesiniz!” ( Bakara suresi 185. ayet )
Bu ay boyunca gündoğumundan önceki alacakaranlık ile günbatımından sonraki alacakaranlık arasında yemek-içmek ve cinsel ilişkide bulunmak Müslümanlara yasak kılınmıştır. Mükellef olan Müslümanların Ramazan orucunu tutması farzdır.Ancak sağlığı müsait olmayanlar, hasta olanlar orucunu tutmaya bilir.Onun yerine durumu musait olmayanlara fakirlere, ihtiyacı olanlara fidye olarak para verir. Bu konuda verilecek para miktarı bulunduğu yerin ilçe müftülüğünden bilgi almak mümkündür.
Dînimiz, insana yapamıyacağı işleri yüklememiştir. İbâdetlerde her türlü kolaylığı göstermiştir. Örneğin hasta, hastalığı artacak ise, hâmile kadın, süt veren kadın, savaş halinde bulunan asker zayıf olursa, oruç tutamaz. İyi olunca kazâ eder.
Uzun yola ( sefere ) çıkan, yanî üç günlük yola [104 kilometreye ] gitmek için niyet ederek yola çıkan, seferî olur. Böyle misâfir, orucunu ertesi gün bozabilir ve Ramazan’dan sonra kazâ eder ise de, zarar etmezse, tutması daha faydalıdır.
Bu mubarek Ramazan günlerinde tarlada veya maden ocaklarında çalışanlara yüce Mevla’m onlara yardımcısı olsun.Bizler evlerimizde orucu zor tutuyoruz.Tarlada, harmanda ve kömür ocaklarında çalışanlara sabırlar ve kolaylıklar diliyorum…
Bu kutlu günlerde yapılan dualar geri dönülmez. Yüce Mevla’m duaları kabul eder. Bir sözünde derki: "Bana dua ediniz ki size icabet edeyim “ diyor… En büyük dua milletimizin kardeşçe beraberce yaşamasıdır. Bunun için dua edelim. Türkiye zor günler yaşıyor. Hep birlikte hür ve( özgür ) olarak kardeşçe bir bayrak altında yaşayalım. Güzel Türkmiye’nin buna ihtiyacı vardır. Onun için bu kutlu ayda yalandan, dolandan, kinden, kibirden, hasetten, her türlü nifak ve ayrılıklardan, nefreten, bencillikten, karamsarlıktan, haksız yere maddi menfaatlardan, haksız ve hileli kazançlardan, kurulan tuzaklardan uzak duralım.
Şunu da hatırlatmak isterim, üç kişinin duası reddedilmez :
1 Adil devlet başkanı,
2- Zulme uğrayan kişinin duası
3- İnançlı, mazlumun duası…
Yüce Mevla’m mazlumun duasını bulutların üstüne çıkarır ve onlara sema kapılarını hoşnutlukla açar. Yüce Mevla’m şöyle der: İzzetime yemin olsun! ( and olsun ki ) Vakti uzasa da duanızı mutlaka kabul edeceğim !” diye buyurur.( Kütüp-ü Sitte )… Bu iklimi yaşayanlara bir kez daha ne mutlu diyorum. Ve Merhaba diyorum…. Hayırlı bereketli ve sağlıklı ramazanlar diliyorum.