- Kategori
- Arkeoloji
Romalıların gelişi ve frigya kültürünün sonu

Bergama kralı 3. Attolos öldüğünde bir taht varisi bırakamamıştır. Tarihin tartışılan en önemli belgelerinden olanvasiyetinde Bergama’yı Roma yönetimine bırakmıştır.
42 yıllık Helenizm düşü bu yolla artık sonaermeye başlayacak Anadolu’da ve Frigya’da roma etkisi görülecektir.
Bergama’yla beraber Romalı tüccarlar önce Anadolu’yaakın edip yerleştirdikleri bankacılık sistemiyle batı Anadolu’da ticareti dahada körüklediler.
Romalılar daha çok barbar bir devlet olan Pontusile silahlı mücadele yaptılar.
Ancak Bergama Frigya’nın güney şehirleriniRomanın etkisi altına sokmuştu. Küçük Frigya ise MÖ 133 de Pontus krallığınıneline geçmişti. Pontus kralı Miridates Evpator (MÖ 120-63) den Pempeiuskomutasındaki roma ordusuna yenilmesinden sonra Frigya’dan ayrılarak doğuda Kelkitçayına kadar çekilmesiyle bölgede yeni bir dönem başlamış oldu. (MÖ 116)
Bölge Kibele inanışından etkilenenRomalılar sayesinde kral Midas’tan sonra en parlak çağını yaşadı.
Milat ve sonrasında ise romanın ikiye ayrılıp, doğu romanın Bizans adıyla anılmaya başlaması ve Hıristiyanlık dininiseçmelerinden sonra MS 7. yy da bölgede Frig adı kayboldu. Bölgede MS 300 deRoma Imparatorluğu Sakarya nehri batısındaki Frigya topraklarını iki eyalet kurulmuştu. Bizans imparatorluğu zamanında bölge iki eyalete bölündü. Pahatyave Salüttaris adını aldı.
MS 300lere kadar ise bölge romanın enzengin vilayetlerinden biri olmuştu.
Bölge sonraları büyük savaşlara tanıklıketmiştir. Bizanslılar döneminde Müslüman Araplarla Konya Afyon hattında Akrenionsavaşı yapıldı. Daha sonra bölgeye Hazer Türkleri, Selçuklular ve Osmanlılarhakim olmuştur. Bölgenin Türkler arasında efsaneleşmiş olan kahramanı ise SeyitBattal Gazi’dir.
Bütün dönemlerin büyük önderlerinin adı bukısımda anlatılan olayların ve halkların oluşturduğu tarih halısının dokusunakalın ipliklerle örülmüştür.
Atanan yöneticiler askerler zaferleri vehainleri ile tarihe geçmiş devlet adamları ve siyasal maceralar…
Bölgeye adını veren koskocaman bir uygarlıkFrigya. Onlardan önce Hititler sonrasında yunanlılar, Makedonyalılar Romalılar, Türkler buranın uygarlığının biçimlenmesini sağlamışlardır.
Kavim göçleri fetih ordularının ezipgeçmesi depremler seller ya da kıtlıklar eninde sonunda izleri belleklerdensilinen geçici felaketler uygarlıkların değişmesine neden olmuştur.
Peki geride ne kaldı? Sadece Anadoluinsanının değişmeyen geleneksel yerli davranış biçimi ve zamanla sınırlanamayansimgeleri kaldı. Bu durumda Frigya bölgesinin kapanış öyküsünü şöyle anlatalım:
Bizansların çöl babalarından birineatfettiği bir öyküdür bu çöl babası kibarca sorarmış “Söylemisiniz lütfen insanoğlu ne alemde? Eski kentlerden yeni haykırışlar yükseliyor, hangi imparatorundünya şimdi?”
Tıpkı Sezen Aksu’nun şarkısındaki gibi “Budünya ne sana ne de bana kalmaz, Sultan Süleyman 'a kalmadığı gibi, hiçbir kitapyazmaz.”
Tarih sürekli el değiştirdi bu gün iseonlardan bize sadece onları hatırlamamız ve yaptıklarından ders almamız vebulduklarını daha da geliştirebilmemiz ve sahip çıkabilmemiz için eserlerkaldı.
Bunları tanımamız onları hatırlamamızdemektir.Anadolu’nun sessiz ezgisi Frigya vadisine genel bir yolculuğa çıkalımve kulak verip dinleyelim belki bir Frigyalı bir kayanın ardındaki gülbahçesinden bize flüt ziyafeti veriyordur. Ve sazlıklar hala Midas’ınkulaklarını fısıldıyordur. Ne dersiniz?