- Kategori
- Gündelik Yaşam
Ruhu büyütmek

RUHU BÜYÜTMEK
''Ne kadar yaşadığın değil, yaşamına neler sığdırdığın önemli.''
RUHU BÜYÜTMEK
Ani çıkan ayrılıklar
Zamansız bastıran kış gibi
Her taradığımda dökülen aklar
Aynaya baktığımda gördüğüm çizgiler
Ama yine de…
Güneşi gördüğümde ki sevinci
Çiçeğe baktığında gülen yüzleri
Geçecek diye yaramı üfleyenleri
Tatlı kuru bir yelin
Gonca gülleri nasıl yaladığını
Konuverdi giden yelkenin kanadına
Anıları unutmayıp sessizce yüreğine koyanları
Cesur olanları
Yeniden denemek için ayağa kalkanları
Her şeye herkese rağmen
Yaşamına neler sığdırdığını
Kaybettiklerimi saymazsam
‘’ Saat sabahın beşi. Evlerin ışıkları bir bir yanıyor. İşe gitmek için uyananlar, okula hazırlananlar, sokak kedileri, ıslanmış köpekler.
Cami minarelerine, cam pervazlarına sığınmış üşüyen kuşlar. Dışarıda yaşamak zorunda kalan, kaderine terk edilmiş, içi soğuktan ürperen insanlar.’’
Tüm bunları sıcacık bir evin penceresinden izlemek ne zor gelir insana bazen. Gözlerin dolar burnunun direği sızlar.
Mutsuzluk nedenlerini düşünürsün birden. Neleri dert ettiğine bakarsın, utanırsın!
Hiç olmadık bir anda, dışarıdan çok normal ya da sıradan görünen bir şey ile hatırlayıverirsiniz geçmişi. Çalan bir telefon, ya da seni hülyalardan ayıran bir zil. Kimi zaman eline aldığın bir cisim İnsan ömründe her cismin bir anısı olabiliyor. Zamanla anladım ki, değerlerinin oluşmasında rolleri büyük oluyor. Ama acı, ama tatlı mutlaka ansızın zamanlarda aklınıza geliyor. Demiştim ya “ruhu büyütmek” işte o aslında her şeyden önemlisi.