Sade bir teknoloji harikası: BOOK

Mail (e-ileti) kutuma önceki gün düşen harika bir sunum açıkçası beni oldukça etkiledi. Muhtemelen sizin e-ileti kutularınıza da gelmiştir. Sunumun iki temel özelliği dikkatimi çekti: Birincisi bildiğimiz ve yıllardır kullandığımız bir ürünü bizlere başka bir şeymiş gibi sunarak ikna eden –ve pazarlama ders kitaplarına girmeye aday- satışa yönelik sunum mahareti, ikincisi de içerisinde yaşadığımız şu bilgisayar çağında, gençlere, çocuklarımıza giderek uzaklaştıkları ana ve temel bir bilgi kaynağını aşina oldukları bir terminolojiyle yeniden tanıtarak sevdiren bir yaklaşım içermesi. Düşündüm de bundan güzel ve faydalı ne olabilir!

Şöyle diyor mail kutuma düşen sunum:

“… Sizi yepyeni bir cihazla tanıştıracağım. Bio-optik bilgi merkezi olarak tasarlanan bu ürünün marka adı: BOOK.

BOOK teknolojide devrimci bir çağ başlatan yeni bir buluş: kablo yok, elektrik devresi yok, pil yok, hiçbir bağlantı yok! Küçük ve taşınması kolay olan BOOK her yerde kullanılabilir. Elbette fişe takmanız gerekmeden.

BOOK asla çökmez, yeniden başlatma gereği duymaz. Muhteşem özelliklerinin keyfini çıkarmak için kapağını açmanız yeterli. Bu kadar basit çalışır. BOOK sıralı sayfa numaraları ile imal edilir ve her biri binlerce “bit”lik bilgiyi içerisinde barındırabilir. Her sayfa (organik) optik bir şekilde taranır ve bilgileri doğrudan beyninize kaydeder. Tek bir parmak dokunuşu ile bir sonraki sayfaya geçebilirsiniz.

BOOK’un sayfaları bir arada tutan bir aygıtı vardır:”cilt”. Bu aygıt sayesinde sayfalar doğru sırasıyla bir arada tutulur. Sağlam kâğıt teknolojisi sayesinde üreticiler her iki tarafı da kullanabilirler. Bu da bilgiyi ikiye katlar ve maliyetleri düşürür.

Birçok BOOK işlevsel bir “içindekiler” sayfası içerir, böylece aradığınız bilginin tam nerede olduğunu bilir ve ona anında ulaşırsınız.

İsteğe bağlı bir aksesuarımız var:”ayraç”.Bu aksesuar ile KİTAP son oturumda kaldığınız sayfadan kolaylıkla yeniden açılır. Kapalı olsa bile! Ayraçlar uluslar arası standartlara uygundur, yani tek bir ayracı farklı üreticilerin kitaplarında –hiçbir değişiklik gerektirmeden- kullanabilirsiniz. Dahası birden fazla ayraç tek bir kitap içinde kullanılabilir. Kullanıcılar bu sayede isterse farklı arama sonuçlarını tek yerde kaydedebilirler.

İsterseniz KİTAP içindeki yazıların yanına kişisel notlarınızı alabilirsiniz. Bunun için de basit bir programlama aracı kullanıyoruz: “kalem”.

BOOK'u okurken İsterseniz ellerinizi de kullanmayabilirsiniz: “stand”. BOOK standına konduğunda ellerinizi kullanmadan da kolayca okuyabilirsiniz. Sayfayı çevirmeniz gerektiğinde tek bir parmak hareketi yeterlidir.

BOOK çevre-dostu bir üründür. Çünkü yalnızca yüzde 100 geri dönüşümlü olan malzemelerden imal edilir.

Taşınabilir, dayanıklı ve bütçenize uygun olan BOOK yeni bir eğlence dalgasının müjdesini veriyor (*).

Dünyayı anlamanın yöntemini değiştirecek yeniçağa hoş geldiniz!

BOOK çağına hoş geldiniz!..”

Aslında KİTAP el yazmasından off-set ve optik kontrollü matbaalara kadar zaman içerisinde geliştirilen eski bir teknoloji ürünü... Bu yüzden ben ona 'yeni' değil de 'sade bir teknolojik harika' demeyi daha uygun buluyorum.

Ve başladım ben de kendi bildiğimce bazı sunum, anlatım fantezileri geliştirmeye…

Hoca derse girdi diyelim. Elinde de bir dart (oklama) var. Hani şu iç içe geçmiş halkalardan oluşan hedef tahtası ve oklar… Konu istatistik, iktisat bilimi ve mühendislikte önemli bir yeri olan stokastik, değişken, rastlantısal (rastsal) anlamına gelen sıfat. Stokastik bir sürece örnek olarak şirketlerin geçmiş talep miktarlarına bakarak, gelecek aylarda ürünleri için ne kadar çok talep olacağını tahmin etmeye çalışmalarını verebiliriz. Bunu hiç yoktan tahmin etmek yerine, talebin geçmiş günler veya aylar boyunca nasıl bir seyir izlediği yakından incelenebilir. Tıpkı oklama aletine yapılan bir seri atışın ortalama isabet oranını tespit ederek olası yeni bir atış için başarı şansını tespit etmek gibi.

Bu durumda o ders daha bir sevilip kolay anlaşılmaz mı?

Ya da ders, tarih ya da felsefe dersi diyelim. Konu, skolâstik felsefe… Geri planda, duvarda "Power Point" formunda tüm eklentileri, altlarında açıklayıcı notlarıyla akan Floransa’nın ünlü Santa Maria del Fiore (Düomo) Katedrali ve diğer ünlü Orta çağ kiliseleri… Bilindiği gibi Skolâstik felsefe kiliseye ait olan düşüncedir, Latince kökenli schola (okul) kelimesinden türetilen scholasticus teriminden gelmektedir ve kelime anlamı olarak okul felsefesi demektir. Skolâstik felsefe, ortaçağ düşüncesinde ‘doğru’nun zaten mevcut olduğu düşüncesine ve felsefenin okullarda okutularak öğretilmesine dayanan bir yaklaşım sergiler. Bu felsefenin temeli teolojidir, ona dayanır ve onu desteklemeye çalışır.

Bu durumda o kavram ve o ders daha bir sevilip kolay anlaşılmaz mı?

Ya da ders geometri diyelim. Konu üçgen, diktörtgen ve kareler... Geri planda, duvarda, yine “Power Point” sunum formatında tüm eklentileri, altlarında açıklayıcı notlarıyla akan Mısır piramitleri ve Nil vadisi kıyıları boyunca, sınırlarıyla çeşitli geometrik şekilleri andırarak uzanan tarlalar... Çünkü Geometri Nil kıyılarında doğdu. Bu ırmağın düzenli aralıklarla taşması, tarlaların sınırlarını siliyor, Mısırlıları güç sorunlarla karşı karşıya bırakıyordu. Bu durum karşısında tarlaların sınırlarını yeniden çizmek, herkese kendi yerini vermek, bunun için de tarlaların yüzölçümünü hesaplamak, nirengiler dikmek, kısacası, geometri yapmak gerekiyordu.

Bu durumda o kavram ve o ders daha bir sevilip kolay anlaşılmaz mı?

Eski değerlerimizi, işlevsel bilgi kaynaklarımızı gençlerimize onların anlayıp sevebilecekleri bir dilden anlatma hususunda ortak sorumluluğumuzu bir kez daha anımsayarak...

Fakat yine de BOOK'un sunumu çok farklıydı.(**)

Kaynakça:

(*) Söz konusu video için bkz.: http://video.moralhaber.net/yasam/teknolojinin-yeni-harikasi-book/

(**) Benzer bir analoji için bkz.: http://blog.milliyet.com.tr/Uskudar_da_sabah_olurken___/Blog/?BlogNo=228234