Sadece gitmiş olmak için bile gidebileceğiniz yer; Çıralı...

Hafta boyunca cuma gününü, yıl boyunca yaz tatilini, ömür boyu mutluluğu derken hep bekliyoruz. Tüm bu bekleyişe değeceğini düşündüğüm bir cennetten bahsetmek istiyorum. Antalya’ya yerleştiğimde elbette daha büyük hayallerim vardı. Bunların büyük bir kısmını gerçekleştirememiş olsam da, Antalya içerisinde yer alan yerleri ufak ufak gezmeye başladım. Çıralı’ya gittiğim de dönmek istemedim. Huzur, sakinlik ve doğa arıyorsanız, buraya gelmek için kendinize güzel nedenler seçin ve bir minik bavul ile koşun gelin! Daha hızlı koşmanız için nedenleri aşağıdaki gibi derledim.

Nerede bu Çıralı şimdi?

Öncelikle uçakla gelecekseniz, Antalya Havalimanına inmenizi tavsiye ederim. Çıralı, Antalya Kemer yakınlarında yer alıyor. Kemer'e 40 km, Antalya'ya 80 km uzaklıkta bulunuyor.  Antalya'ya yaklaşık 1 saat uzaklıkta ve havalimanından 1,5 saat yolculuk ile ulaşabilirsiniz.

Kendi arabanız ile geliyorsanız eğer , Antalya'dan Kumluca-Kaş istikametine doğru gidiyorsunuz. Herhangi bir yere sapmıyorsunuz yol dümdüz zaten. Tekirova’dan sonra Çıralı 7 km tabelasını gördüyseniz geldiniz sayılır. Tabeladan sola döndüğünüzde dağdan aşağı iniş başlıyor. Bu masalsı yol sizi çam ağaçları ile sarmalayacaktır. Hiçbir yere sapmadan dümdüz giderseniz önce Çıralı merkezini sonrada sahili göreceksiniz.

Otobüs ile geleceğim derseniz, Antalya otogarından kalkan minik minibüs-otobüsler var. Kumluca-Kaş istikametine giden Çiçek tur veya Antalya tur otobüslerine binebilirsiniz. İlk defa geliyorsanız Çıralı’da ineceğinizi belirtseniz mutlaka yardımcı olacaklardır. Yukarıda bahsettiğim kavşakta sizi indirdiklerinde karşınızda minibüsleri göreceksiniz. Bu minibüsler ile merkeze inebilirsiniz.

Uçak ile geleceğim derseniz, havalimanından Antalya otogarına geçerek yukarıda belirttiğim gibi devam edebilirsiniz. Antalya’da yollar birbirine oldukça uzak. Taksiye bineyim derken 2 kere düşünmelisiniz. Hatta binmek zorunda kalırsanız, taksici ile pazarlık etmekten çekinmeyin. 150-200 TL taksi parası ile karşılaşabilirsiniz. Tatil başlamadan moraller bozulmasın.

Neden Çıralı?

El değmemiş gibi hissettiren bir doğası var. Doğal bir koy olması sebebiyle çok şükür büyük oteller girememişler. Bu yüzden temiz bir bölge. Geceleri yıldızları görebilirsiniz, tertemiz bir denizde yüzebilirsiniz. Kalacağınız pansiyonların çoğu butik olacağı için rotada dolaşan tavuklar, köpekler, kediler ile iç içe olabileceksiniz.

Dibi görünen bir denizde yüzebilirsiniz. Plajın üst kısımları kumlu, denize doğru küçük taşlı, denizin içi taşlıdır. Bu yüzden deniz ayakkabısı veya plaja giderken giydiğimiz naylonumsu renkli babetciklerden mutlaka yanınıza almalısınız. Eğer Temmuz ve Ağustos gibi çok sıcak zamanları tercih ettiyseniz ayaklarınız yanmasın, bebişleriniz ağlamasın, evcil hayvanlarınız kavrulmasın.

Çıralı sahili aynı zamanda Caretta Caretta kaplumbağalarının yumurtladığı doğal sahillerden birisi. Yazın sahile indiğinizde kafesle koruma altına alınmış birçok yuva görebilirsiniz. Kaplumbağaların yolunu bulabilmeleri için plajda gece ışıklandırma kesinlikle yasak ve denizin hemen kıyısına şezlong bu sebeple konulmuyor. 

Çıralı’nın yaklaşık 3 km’lik sahili bir tarafta Yanartaş'ta başlıyor diğer tarafta Olimpos'a kadar devam ediyor. Bu kadar uzun plaj olunca dip dibe denize girmeniz gerekmiyor. Hafta sonu günübirlikçilerin geldiği günler haricinde herhangi bir kalabalık ile karşılaşmıyorsunuz. Otellerde olduğu gibi denizde adrenalin dolu su sporlarını göremezsiniz. Tüm bu sakinliğine rağmen minik bir çarşısı var. Merkezde genelde insanlar arabaları ile değil bisikletleri ile hareket ediyor. Yanınızda kendinize ait bisikletiniz yoksa bile kaldığınız yerlesin çoğunda kullanım için bisiklet veriyorlar.

Büyük otelleri sevmem. Bir tek balayı için gittim. Kahvaltıya yetişme telaşı, havuza yakın şezlong derdi, otelin verdiği havluya sahip çıkma filan derken ben kahroluyorum. Çıralı’da genelde bungolovlar mevcut. Sabah kahvaltısı dahil, sonrası ise size kalmış. Genelde mini buzdolapları oluyor. İlk defa rezervasyon yapacaksanız buna mutlaka dikkat edin.

Tavsiyelerim;

-Mutlaka Ulupınar Şelale bir yemek yemelisiniz. Fakat turist kafileleri geldiğinde sizinle ilgilenmeyebilirler. Çok aç gitmeyin ki beklemek sinir bozmasın.

-Yanartaşa birazcık yürüyerek çıkabilirsiniz. Yanınıza şarap, bira vb. alarak sosis sucuk kızartarak nefes alabilirsiniz.

-Atmlerin ilerisinde köprüyü geçince arabaların dizildiği bir yol göreceksiniz. Orada bir sanat atölyesi var. Boncuktan harika işler çıkarıyorlar. Hatta camı işlerken yanına oturup, muhabbet etmelisiniz. Bana barış güvercini hediye etmişti. ‘Dünyayı barış kurtaracak, benim de elimden bu ‘ demişti. Böyle güzel insanları ziyaret edin, bir ufak hediye alın, sarılın, ağlaşın, gülüşün.

-Chimera Pia Hotel Yanartaşa doğru yer alıyor. Merkezden biraz uzak. Çocuklu değilseniz tercih edebilirsiniz. Emekli Öğretmen Nezihi Hanım işletiyor. Kendi elleri ile yaptığı reçelleri size ikram ediyor, semaverde çay sürekli yanıyor. Minibuzdolabı yok. İçinizi ısıtacak kadar samimi ve içtenler. Artık hayatımızdan bir booking olmadığı için size linkini bırakıyorum.

http://piahotel.com/dt_gallery/pia-hotel-album/

-Maji Village ise sadece 4 bungolovdan oluşuyor. İçerisi oldukça geniş, minibuzdolabı ve ketil var. Tam balkonda minik bir balkon var. Kahvaltınız sabah bu balkona servis ediliyor. Ortada minnoş tavuklar dolanıyor. Merkezin içerisinde sayılır. Link aşağıdaki gibi;

http://majivillage.com/

-Canada Hotel merkeze çok yakın. Bungolov ve oda olarak 2 farklı seçenek sunuyor. Minibuzdolabı ve ketil mevcut. Odalar 3-4 kişilik ve çocuklu olarak ayrıca organize edilmiş. Sahibi gerçekten Canadalı. Biz bayramda gitmiştik. Bir gün için arkadaşımız yanımıza geldi ve gece geldi. 8 saat uyumak için tam gün ücreti ödemek zorunda kaldı ve 300 TL alındı. O yüzden ben bir daha gitmedim. Ama hamak, temizlik herşey gayet güzel.

https://www.canadahotel.net/?lang=tr

Umarım huzurlu ve mutlu bir tatil geçirirsiniz. :)

Her günümüz tatil tadında geçsin!