Saflıkta da öte

Beşiktaş camiasının başına ne geliyorsa bu saftrik hallerden geliyor. Bir Beşiktaş'lı olarak kendimi soyutlamıyorum bu saftrik halden.

Yıl 1994... O güne kadar bütün derbilerde stad yarı yarıya bölünür ve iki takımın taraftarları eşit bir şekilde maçı izlerdi. Sonra  Adnan Polat'ın kafasında aniden bir ampul yandı. Zaten ne zaman zat-ı muhteremin kafasında bir ampul yansa bir dolap dönmeye başlar futbolun arenasında. Bundan önceki ampul de Mayıs 93'de yanmıştı... Neyse... Zat-ı muhterem, derbilerde deplasman mantığı olması gerektiğini, dolayısıyla rakip Beşiktaş'a yaklaşık %30luk bir bölüm ayırabileceklerini, bunun da takribi 8.000 kişi olacağını söyledi. O zaman için ortalık karıştı. Galatasaray dışında herkes tepki gösterdi bu uygulamaya. Sonra işler duruldu, herkes herşeyi kanıksadı ve bugünlere geldik.

Şimdi gelelim bu işteki saflık derecesine.

Be hey gafil Beşiktaş yönetimi!

Güllük gülistanlık derbiler dönemine, sırf bir gıdım avantaj yakalamak için, deplasman mantığını getirerek bugünki tuhaflıkların baş müsebbibi olan zihniyet, seninle stadını paylaşır mı?

Gerçi o stad da henüz onların değil ama... Neyse... Saflık bizde kalsın.

Sevgiler...