Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Şubat '12

 
Kategori
Güncel
 

Sağlık Bakanı zayıflama formülünü açıkladı! ‘Şişkolar ağzınıza fermuar çekin!’

Sağlık Bakanı zayıflama formülünü açıkladı!  ‘Şişkolar ağzınıza fermuar çekin!’
 

Sağlık bakanı ZAYIFLAMA formülünü açıkladı! ‘Şişkolar ağzınıza fermuar çekin!’


‘Şişkolar ağzınıza fermuar çekin!’

İlginç önerileri ile artık, bu konuda ‘Guiness Rekorlar Kitabına Aday’ Bakanımız oldu!

Sağlık Bakanı’ndan ilginç öneri: “Ne yiyeyim, ne içeyim diye düşüneceğinize ağzınıza fermuar çekin”26 Aralık 2011 - Perşembe

Sayın Sağlık Bakanımız daha önce de ‘Obezlere şişko deyin utansınlar, kilo versinler! Ben bir yakınıma öyle yaptım, sonuç etkili oldu.’ Söyleminde bulunmuştu.

Bu nasıl bir yaklaşım, nasıl bir aşağılama girişimi, nasıl bir hak ile ifade edilir diye düşünürken, bunu ayıplayan belli bilim insanları ve ilgili çevreler ‘dili sürçmüştür, herhalde şaka amaçlı telaffuz etmiştir.’ şeklinde geçiştirdiler konuyu. Henüz bu söylemin yarattığı toz dumanı dağılmadan, yepyeni ve orijinal bir mahalle yaklaşımı daha patlatıverdi Sayın Başkan;

‘Şişkolar ağzınıza fermuar çekin!’

Yani anlaşılacak şey şudur; ‘nefislerine hakim olamayan acizler, iradesizler ihtiyacınızdan fazla kalorileri tıkınırsanız tabi ki şişersiniz!’

Bu tür bir yaklaşım değil bir bakanın, bir mahalle muhtarının dahi ciddiyetle ifade edebileceği şeyler olamaz, olmamalı. Neden mi? Çünkü insan haklarına aykırı bir yaklaşımdır,                                                                                                                                                    

Neden mi?Çünkü insanların obez olmasına direk sebep kendi bakanlığının yanlış ve aymaz yaklaşımlarıdır,                                                         

Neden mi? Nedeni, kendi elleriyle besledikleri gıda ve ilaç sektörünün seçilmişlerinin, insanları kobay gibi kullanmasına ve “ekonomi şekilleniyor” palavralarını insana tercih etmesine eğilimli olmasıdır.

Daha başka neden mi? Obezitenin çözümünü vatandaşın vergilerini kullanarak gittikçe daha yanlış alanlarda ve yaklaşımlarla, kendi bilinçsiz veya tercihli olabilecek yanlışlarını ve tabii olarak olumsuz sonuçlarının sorumluluklarını, kendisini oraya getiren halkına yüklemesidir!

Bu yaklaşımlar sürüp gidecek, bugün bakıyoruz da hiçbir bilim adamı veya akademisyen veya bir sivil toplum örgütü hatta vatandaşın kendisi ve tıp çevreleri, bir tek ciddi tepki göstermiş değiller! Bütün bu tepkisizlik, sindirilmişliktendir. Bunu kabullenen, kendi rahatları uğruna halkın en az yarısının evinden fiziksel ve psikolojik nedenlerden dolayı çıkamamasını kabullenenlere yazıklar olsun…  

(Bu arada, araya sıkıştırmak istediğimiz diğer bir gerçek, sağlık bakanlığının kendi bünyesinde, sonuçta obezite ile mücadele etmeye de yönelik oluşturulan ‘Ulusal Beslenme Platformu’nu temsil eden çoğu Prof. Akademisyenlerin kendileri % 87 oranında obez veya Morbid Obezdir! )

Halbuki derhal ele alınması ve üzerinde çalışılması gereken belirleyici ve hiç biri ‘insan iradesi kaynaklı’ olmadığı bilinen, tarafımızca araştırılmış ve ulaştığımız somut sonuçlarla bir kısım patent çalışmaları yaptığımız konular aşağıda sıralanmıştır.

‘Kalorili düşüncelerin vücut kimyasına’ etkisi,

‘Besin dışı enerji kaynaklarının’kalori hesaplarında yer almaması fakat direk belirleyici ana faktör olduğundan haberdar olunmaması,

Bağımlılık yaratan, lezzet ve katkı maddelerine dahil edilen ve insanlarda doyum merkezinin kapatılmasını sağlayan içeriklerin, gıdalara katılmasına fırsat ve onay verilerek insanların tıpkı bağımlı madde kullananlar gibi krizler yaşamasının olağan kabul edilmesi ve bunun sonuçlarının görmezden gelinmesi – Tam da bu noktada insan iradesinin sorgulanması!-

Beslenme piramidive benzer her türlü belirleyici tek çözüm diye dayatılan - yalnızca beslenmeye ilişkilendirilmiş, halbuki obez olmanın toplam nedensel içeriklerinin en çok %20 sine tekabül eden formülleştirilmiş kalori hesaplarının %100 ve alternatifsiz çözüm diye açıklanması vs.

Sağlık Bakanımız aslında yalnızca üzerine düşen rolü (mü) üstleniyor.                                                             

Sağlık Bakanı, bazı psikologlara göre, ilgiye ihtiyacı olan ve bunu obezite ile ilgili kendine münhasır tarz ve açıklamalarla, konumunu gayet yerinde ve etkili kullanarak başaran bir yaklaşım içinde!

Psikologlarla birlikte çalışan bazı ekonomi uzmanları da diyor ki;

Sağlık bakanının, obeziteye yönelik her bir ‘kendince uyarısının’ devlet ekonomisini sadece Sağlık alanı harcamalarının yıllık 1,6 milyar dolar kayba uğrattığının hesaplandığı iddia ediliyor!

Bunun nedeni şöyle açıklanmakta, birinci ihtimal, aslında sayın bakan çok akıllıca ve ekonomiyi canlı tutabilmenin bir gizli formülü olarak diğer ilgili bakanlarla anlaşmalı şekilde, küresel krize dahil olmamaya çare arayışları yönünde kendi üzerine düşeni yapıyor.

Öyle ki, ulusumuzun zaten şu aralar bakanlıkları katkılarıyla % 75’e varan kilolu ve obezlerini; tüketime; psikolojik baskı ile yönlendirerekhem ekonomiyi canlı tutuyorhem de zihinsel köleleşmiş bir potansiyel oluşturarak, kendi yönlendirmeleri dışında hareket edemeyecek oldukça büyük bir kitleyeefendilik rolüne soyunuyorlar.

Bu ürkütücü bir yaklaşım!

Diğer İhtimal ise daha saf olmasına rağmen bir o kadar ürkütücü;

Sayın bakanımızın kendisi de ona bilgi verenler de ‘obezite gerçeği’ ile ilgili gerçekten ‘hiçbir şey bilmiyorlar!’ Vatandaş tepkili; bizim vergilerimizle ulus refahının yükselmesi hedefleniyorsa o zaman sağlık bakanı da diline fermuar çeksin, diyor.                                                                                                                                                             

Lakin başka, daha olgun ve anlamlı yaklaşmak zorundayız. Eminiz ki, sayın bakanımız Hz. Mevlana’nın bu deyişini en az bizim kadar iyi biliyordur;

 ‘Allah rızası için yapmadığın bir iş sadece bir hiçten ibârettir.’

Peki nerede bunun inancı? En azından ‘her insanın kalbinde bir nur parçası olduğu gerçeği’ bizim ‘insanlara bakışımızda yol gösterici’ ise,“Siz” bu yolun neresindesiniz sayın bakanımız?

OMDER

OBEZİTE İLE MÜCADELE DERNEĞİ

HALİL KARGULU

www.omder.org.tr

Not: Lütfen tüm okurlardan; Bakanımızın bu açıklamasına ve konuyla ilgili düşüncelerini detaylıca dile getirmelerini ve tarafımıza göndererek  kişisel tepkilerini yansıtmalarını  rica ediyoruz.

Eğer Bizler “kilolu ve obezler olarak bu tarz yaklaşımlara bir dur diyemezsek ve tepkimizi gösteremezsek bir gün herkes OBEZİTENİN sadece bireysel iradesizlik, tembellik ve oburluktan kaynaklandığı algısını sindirerek, bizleri daha çok aşağılamak için zemin oluşturacaklardır. Lütfen duyarsız kalmayınız…

www.omder.org.tr

mail:  bilgi@omder.com

 
Toplam blog
: 11
: 1588
Kayıt tarihi
: 19.12.11
 
 

Halil KARGULU Kimdir? 1976 Ankara doğumlu Kargulu,  Üstün Performans Uzmanı ve Dünyanın en hı..