Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Ekim '09

 
Kategori
Genel Sağlık
 

Sağlık

Sağlık
 

Büyük geçmiş olsun:-)


Merhaba,

Bir önceki bloğumda da belirttiğim gibi bir süredir rahatsızım ve bu nedenle bloğumuzu takip edemiyordum.

Bayram arefesinde başlayıp, devam eden vücut kırgınlığım, halsizliğim, soğuk soğuk terlemelerimin ardından, geçen pazar akşamı beni tam yatırdı. Pazartesi günü kalkıp doktora gittiğim de; üst solunum yollarımın tamamen iltihap olduğunu söyleyip, sabah-akşam olmam üzere 10 tane iğne verdi (eeee verir tabii, k.... onun değil ya, yap yaptıra bildiğin kadar:-) Bu yetmiyormuş gibi; yine sabah akşam kullanmam için 500'lük antibiyotik de yanında bizden olsun dedi:-) Sakın ola ki bitti sanmayın; burun damlası ve kremi, ağız fısfısı ve anti-bakteriyal gargara da yanında eşantiyonları:-) Bunun üzerine bir de astım düşünürseniz; ki bence düşünmeyin... Ben iyice yatak-yorgan misali yatar oldum.

Efendim; bir zamanlar normal gripler vardı. Öyle iki öhö'den sonra kahveli pamuk konulur göğse ya da sırta vick sürülür, üzerine havlu örtülürdü. Sütlü kahve içirtilir, bir şişe öksürük şurubu alınır, bütün bir kış onunla idare edilirdi... Aaaaa unutmadan; asıl ilacı olan ANNENİN ŞEVKAT DOLU ELLERİYDİ:-( bizi iyi eden...

Söyledim ya; bir de ANNENİZİN SICAK ELİ... O el olmayınca da hastalığınız böyle uzayıpppppppppp gidiyor...

Şimdilerde griplerde evrime uğrayıp, şekil değiştirdi. Kuş gribi, domuz gribi ve günümüzün modası olan at gribi. Eh bizler doğaya ve içinde yaşayan diğer canlılara zarar verince; onlarda siz misiniz bunu yapan deyip, bizden intikam alır oldu.

Bir de şu yağmurlar; hani evleri, arabaları, insanları yutan yağmurlar... Sonuçta o yağmurların getirdiği hastalıklar da oluştu, sulara mikrop karıştı. Ne olacak; olacağı buydu.. Ehhh biz de nasibimizi aldık.

Yatak-yorgan yattım ya; dikkatimi veremeyeceğim için kitap okuyamayıp, hiç izlemediğim kadar da televizyon izledim. Kablolu bir kanalda sevgili 007'nin filmlerini. Nostalji tadında:-)

Aman tanrım o ne filmler. Adam çatılardan mı azlamadı!!! Uçurumdan mı yuvarlanmadı!!! Üzerinde bombalar mı patlamadı!!! Onca dayağı yemedi!!! Onca kurşunu sıyırdı geçti!!!

Vallahi billahi özendim, hem de çok özendim. Sadece özenmek ile kalmayıp, bir de utandım. Kardeşim sen alt tarafı bir gribi, onca iğne-ilaç, dinlenceler, sağlıklı beslenmeler ve üstelik de aşı olduğun halde atlatamıyorsun. Bak elin ADAMI:-) nerelerden atlayıp, zıplıyor, koşuyor, terliyor, soğuk-soğuk sular içiyor:-) hiç bişeycikler olmuyor... Ya sen???

Evet arkadaşlar; şayet bu arkadaşı tanıyanınız varsa, sevgili 007 abimizi, lütfen bir sorun lütfen, nasıl oluyor da onca aksiyondan sonra burnu bile kanamıyor, değil dikiş attırmak, bant bile yapıştırılmıyor (bugün her iki kolumdan kan alındı diye, koca koca bantlar koydular, bir kez daha utandım:-)

Sevgili 007 abi; bizi uyutan uyutana (kişisel olarak üzerime alınmıyorum, uyuyanlara söylüyorum:-), eh bir de sen uyut. Hiç olmazsa yattığım yerde sıkılmamamı sağladın, ya onlar...

Hadi kalınız sağlık ile...

 
Toplam blog
: 51
: 795
Kayıt tarihi
: 10.08.09
 
 

Merhaba, 18 Şubat 1964 Artvin doğumluyum. Yüksek okul mezunu olup, uluslararası bir Vakıf'tan ofi..