Sahada nakış işler gibi futbol oynayanlar

Hafta içerisinde üç maç izleme şansım oldu.
Tesadüf bu ya, akşamları geç yatıyor olmam nedeni ile bu hafta içerisinde gece geç saatlere kadar televizyon zaplamak durumunda kaldım ve ilk zapımda, karşımda tiril tiril bir yeşil saha ve zemin, o yeşil zemin üzerinde nakış örer gibi topu gezdiren futbolcular vardı.
Barcelona-Chelsea ilk zapıma takılan maç oldu.

Nefis bir müsabakaydı.
Barcelona’nın oyun üstünlüğü gözükmesine rağmen Chelsea istediğini aldı ve maçın 90 dakika sonundaki skoru golsüz beraberlik olarak tescillendi.
Bir sonraki maça Chelsea önemli bir avantajı yakalamış oldu.

Bir diğer maç ise Mancehester Unıted ve Arsenal arasında oynanan müsabakaydı ve topu görebilmek hemen hemen imkânsızdı.
Son derece hızlı bir tempoda oynanan müsabakadan Manchester Unıted istediğini aldı ve bir sonraki maça skor üstünlüğü ile çıkacak.
Bu iki maçtan turu atlayan takımları Şampiyonlar Liginin finalinde izleyeceğiz.

Ve hafta sonu, yani efendim Cumartesi gecesi oynanan Real Madrid-Barcelona müsabakasıydı ve Barcelona tarihi bir farkla ezeli rakibini tarumar etti.
Nefis bir oyun ve birbirinden güzel nefis gollerle izleyenleri adeta koltuklarına mıh gibi çaktı.

Göz zevki deseniz var, estetik var, pas kombinasyonları birbirinden güzel ve en önemlisi mücadele ve taktik zenginlik, tüm bunları süsleyen birbirinden güzel goller.
Doksan dakika son bulduğunda skor tabelası Barcelona’yı 6 gösteriyordu ve Real Madrid 2’de kalmıştı.

Barcelona bu sezonun en iyisi.
Tartışmasız.
Özellikle Barcelona’nın izlediğim iki karşılaşmasında da kesin kes saha içerisinde tartışmasız üstünlüğü vardı ve bu maçlarda dikkatimi en fazla çeken futbolcu ise Barcelona’dan Inıesta oldu.
Bir başka futbolcu Inıesta.
Ayaklarına hakim ve tekniği hayli yüksek bir futbolcu.
Hemen yanı başında görev yapan Xavı ile Barcelona’nın orta göbekteki omurgaları oluyor.
Tabi bu ikilinin yanında bir de Toure var ki, e düşünün bakalım rakip takımın her hangi bir şansı olur mu?
Ve en önemlisi de bu üçlünün yanında oynayan Messi var ki seyrine doyum olmuyor işte bu futbolcuları.
İleri uçta Eto ve Henry ikilisi.

Barcelona bu kadrosu ile sezonunun en iyisi olduğunu her maçta üstüne basa basa gösteriyor ve Real Madrid maçı ile elde etmiş olduğu galibiyet sonrasında en yakın rakibine 7 puanlık fark atmış durumda ve aynı zamanda yüz gol barajını da yakalamış durumda.

Barcelona bir başka oynuyor.
Topu sahada gezdirmesindeki estetik bir başka güzel oluyor.
Göz zevkine hitab ediyor.
Kea ikili mücadeleleri yine aynı estetikle yapıyor.
Ataklardaki estetik ise insanı heyecanlandıran cinsten.
Futbolcuların birbirilerinin oyun tarzını iyice ezberlemiş olmaları, atakların hazırlığında önemli bir etken oluyor.
Topun nereye ve hangi şiddette gönderileceği bu gibi durumlarda son derece önemli bir hale geliyor.
Her atak mutlak bir gollük pozisyonla sonuçlanıyor.

1988 yılındaki Milan’ın kadrosuda benzer özellikler taşıyordu ve o dönemdeki Milan ne ise, bu dönemdeki Barcelona’da o.

Barcelona’yı izlemek hayli keyifli oluyor.

Dönelim bizim ligimize.

Dün oynanan Beşiktaş-Fenerbahçe maçına bir bakalım.
Kaldı ki bu maç ligin en iyi maçlarından birisi olmaya aday olabilir.
E o zaman düşünün bakalım ligimizde oynanan futbolun kalitesini.