- Kategori
- Ben Bildiriyorum
Sakal dinin gereği değil!
Bizde emsal olur mu bilmem ama Mısırda verilen fetvaya göre “sakalın şeriatla ilgisi yokmuş!”
Yani, dinin bir gereği değil!
Ben de genelde sakallı gezerim ama bu bendeki miskinliğin gereği!
Askerde bile sakallıydım! İnanmazsınız, sırf bu yüzden içtimalara çıkmazdım! Ama arada bir komutanım santrala gelir “yakacağım o sakallarını Ahmet!” diye bağırır giderdi! Hatta görevli olarak Ankara’ya gönderilmiştim de sakalımı Ankara’daki berberde kestirmiştim!
Yüzümü kesmişti acemi! Gazete kâğıdı yapıştırıp Paşa’nın huzuruna çıkmıştım!
Irak’ta ve Yemen’de çalışırken de bir karış sakalım vardı! İzne geldiğimde annem eve sokmadı!
“Git tıraşını ol da öyle gir eve!”
Şeriattır, sünnettir dediysem de ikna edemedim!
Demek annem bu fetvayı önceden biliyormuş!
Hacdan dönerken de “ah burada ölsek de burada gömülsek!” diyen arkadaşlarına çıkışmış!
“Niye burada öleyim ki? Benim vatanım yok mu? Arabın çölünde yatacağım; neymiş kutsal topraklar! Benim vatanım kutsal değil mi?”
Ah anacığım ah!
Mısır’ın şeyhinden yirmi yıl öndeydin sen be!