Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Mart '12

 
Kategori
Kent Yaşamı
 

Sakin şehirler / Yavaş yaşa iyi yaşa

Sakin şehirler / Yavaş yaşa iyi yaşa
 

dikili, caretta 22. yuvalama alanı fotograf: Prof. Dr. Barboros Çetin


Önümüzdeki günlerde az çok neler olabileceğini biliyoruz ya da olasılıklarımız belli; hele ki razı olmuşsak...

Oysa hiç bir şey için geç değil, yaşamınızın size ait olduğunu hissedin, hiç olmazsa deneyin, ayağa kalkın ve istediğiniz yöne koşun.

Hele ki istemediğiniz yerde hiç durmayın bir dakika bile...

Peki ne istediğimizi biliyormuyuz?

Ben bir sakin şehirde yaşamak istiyorum!
Dikili biraz sakin şehir sayılır; şu liman da şehrin göbeğinde olmasa...

Nerede bu sakin şehir?

Özellikle İtalya'da genel olanın dışına çıkmış 42 sakin şehir varmış...

AB de "Yeşil yaşam" biçimlerinin öncülüğünü yapan "Uluslararası Yavaş Hareketi" yavaş yemek ile başlattığı hareketi "Alternetif şehir"ciliğe kadar getirmiş.

Hareket, 20 Haziran 2000 tarihinde Roma’da yapılan imza töreniyle hayata geçmiş. İtalya’daki 32 şehrin yöneticileri bir araya gelmiş ve adını “CittaSlow” (Sakin Şehirler) verdikleri bir projeyi imzalamışlar. Daha sonra Alman ve Hırvat şehirlerde katılmış.

Bu şehirlerde insanlar düşük tempo yaşıyormuş; işte, güçte ve yemekte..

Her şey sadelik üzerine imiş...

Çevre ile uyumlu olmak kaydıyla, daha az enerji kullanılıyormuş, ve kent merkezine otomobil vb. motorlu taşıtlar giremiyormuş...

Ulaşım için bisiklet kullanılıyormuş, reklam panoları neon ışıkları ve süper marketler, fast-foodlar yasakmış, sadece yerel yemekler sunuluyormuş...

Yerel küçük aile şirketleri ve butik tarzı dükkanlar teşvik ediliyormuş ve bunlar da perşembe ve pazar günleri kapalıymış...

Hiç bir evin üzerinde televizyon anteni veya çanak anten bulunmuyormuş...

"Asli unsur sohbet, birlikte güzel vakit geçirmek üzerine kurulmuş. Sade şehirler adeta 21. yüzyılın stres yüklü yaşam tarzına karşı bir meydan okuma."* imiş..

Yani bize uyar aşıklar ve ayyaşlar diyarına..

"Sakin kent" sakin şehir kapsamına girmek için şehirlerin "Sakin/Yavaş Manifestosu"nun kıstaslarını yerine getirmesi gerekiyormuş...

En fazla 50 bin nüfuslu yerleşimler sakin kent kapsamına girebiliyormuş...
AB' de İtalya, Almanya ve Hırvatistan’dan kriterleri gerçekleştiren 50’yi aşkın sakin şehir varmış ve hızla yayılıyormuş...

Çevre politikası, geçmiş mirasa tarihe saygı, altyapı, şehir dokusunun kalitesi, yerel üretim ve ürün gibi kriterleri yerine getirdiğinde hareketin logosu "salyangoz"la ödüllendiriliyormuş...

Bu salyangoz logosu hayatı yavaş, tadına vara vara, sakin yaşamayı öngören bir sembolmuş...

Yemek kültüründen şehir planlamasına kadar her şey yavaş, sakinlik ve gürültüsüz...

Masal gibi değil mi peki bizim şehir de olsun: SAKİN ŞEHİR; Bademlililer, Dikililer, Traklar, Spartalılar, Bergomoslular…

İlk Türiye de Seferihisar 2009 da Sakin Şehir oldu..

Şimdi bizim diyarda Carettalara rastlanınca bizim umutlarımız yenilendi. Neden Dikili Sakin Şehir olmasın.. Seferihisar başardı biz neden başarmayalım..

Yoksa bu şimdilik gerçekleştirilebilir bir hedef değil mi?

Biz önce bi isteyelim. İklim adaletçileri uyanın kolları sıvayın işimiz var kendi işimiz..
Onları carettaları koruyalım, çünkü birbirimize ihtiyacımız var...

Atalarımız ne demiş günde en fazla iki öğün ye; "Yavaş yaşa iyi yaşa" ...
Söyleyene bakın diyenler vardır şimdi içinizde, bu yavaş halim..


*Kaynak: http://www.sefertasihareketi.org/?bolum=102&yazi=362 / Sakin şehirler sakin yaşam / Tamer Soysal

 


 

 
Toplam blog
: 444
: 1284
Kayıt tarihi
: 13.09.07
 
 

MB zengin kültürel bir eksen; düşüncelerimizin buluştuğu, tartıştığımız, birbirimizi etkilediğimi..