Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Ocak '12

 
Kategori
İlişkiler
 

Saklı gerçeğin

Saklı gerçeğin
 

Bu nasıl olabilir? Bir kadını göz göre göre günlerce, aylarca hatta yıllarca nasıl aldatırsın? Sızlamaz mı yüreğin ona her dokunduğunda, gözlerindeki mutluluğu her gördüğünde? Senin için aleni bir mücadeleye girdiğini görmez mi yalancı bakışların? Yanmaz mı için, günlerce seni düşündüğünü ve beklediğini her haykırışında yüzüne?

Bu nasıl bir vicdandır ki kendi sakladığın gerçeğini, o, seni seven kadının üzerine yıkarsın? Bunu kendine kalkan olarak kullanıp, hatanı o kadın üzerinden nasıl yansıtırsın? Onu, geçmişte hiç bilmediğin bir konuyla yargısız infaza tabi tutup; kendisine işin aslını sorma zahmetine katlanmadan, sırf böylesi işine geldiği için kendini kamufle etmek adına sessiz kalmayı tercih ederek, güveninin sarsıldığı palavrasını -üstelik aranızda bir ilişki bile başlamamışken, onu hiç tanımıyorken- ve bir zaman sonra o kadın aslında ne yapmaya çalıştığını fark ettiğinde böyle çirkin bir oyun oynamayı kendine nasıl yedirirsin? Aslında güven duyulmaması gereken ‘’sen’’ din.. Ve bal gibi bildiğin gerçekse; onu suçlu duruma düşürmeye çalışarak, ona haksızlık ettiğindi, hem de gözlerinin içine baka baka.. Kendini böyle bir yolla aklamaya çalışman ne manidar!!

Böyle mi gördün babandan? Böyle bir acıyı gördün mü ‘sen’i dünyaya getiren ana’nın yüzünde?

Nedir bu? Dejenere olmuş düzenin yırtık bir parçası olduğunu kanıtlama çabası mı? Yoksa özünü yitirmiş bir ruhun yansıması mı? Belki de örtbas etmeye çalıştığın ikiyüzlülüğünün esiriydin.. Belki de kalbinden kavrayan prangalı esaretindi, seni, bu denli acımasızlığa sürükleyen..

Peki ya diğer kadın? Birbirlerinden haberleri olmayan ve aldatılan iki kadın var ortada öyle değil mi? Kimi istemiyordu kalbin? Dürüstçe bir seçim yapamayacak kadar aciz oluşun mu sürdürttü sana bu oyunu? Yoksa kökleşemeyen karakterin mi? Neydi senin gerçeğin? Bir kadının duyguları üzerinden strateji oyunları oynamak mı? Bilmez misin ikili ilişkiler bir oyun alanı değildir! Asla da olamaz!!

Bil ki;

Kalplerde açtığın kocaman yaralar kadar kocaman çöküşlerin olacak. Acıttığın her can kadar ateşler içinde yanacak vicdanın. Ruhun seni ebediyen terk ettiğinde hiç şansın kalmayacak..

 
Toplam blog
: 31
: 636
Kayıt tarihi
: 14.11.11
 
 

Puslu, gri, kışın dondurucu ayazıyla ve her daim diplomatik yüzüyle ünlü sevgili başkentte 1986 y..