Sal Kendini Biraz

Bu şiiri yazıp facebook sayfamda paylaştıktan sonra altına şöyle bir yorum düştü ''Hayat kısa, ölümlü dünya, bazen deliliğe vurmalı hayatı yaşamalı, hiçbir şeyi umursamadan, kim ne der düşünmeden, içinden ne geliyorsa öyle yapmalı, kimseye güzel görüneceğim diye düşünmemeli yani, salmalı kendini de, yazının ortasından sonuna doğru çelişmiyor mu düşünceler, ifade tarzları ve yaşama bakış açısı!..Hem her şeyi yok say, vur deliliğe, yaşa hayatını diyorsunuz, hem de erdemden bahsediyorsunuz. Kahkahaların dost masalarında çınlasın ''hafif meşrep kadınlar için söylenen bir söz değil mi?..Hem deliliğe vurup hiç bir şeyi yok sayıp dilediğin hayatı yaşa diyorsunuz, hem de erdemden bahsediyorsunuz!. Dilediğini yaparsan erdem yerlerde sürünmüş olmuyor mu, erdem denen o güzel söz ...? Şiirlerinizi beğeniyorum ama bu şiir çelişkilerle dolu, beğendiğimi söyleyemem, eleştrimi de yapmak zorundayım!''

Bu yorumu okuduğumda şiirimi tekrar okudum ve anlatmak istediğimin bu olmadığını belirten şöyle bir cevap yazdım o kişiye. Yorumunuzu şimdi gördüm... Şiir, sizin anladığınız gibi değil aslında ama öyle anlamışsanız yapacak birşey yok. Sizin cümleleriniz ile benimkiler çok farklı; ben, sadece kendinizi kalıplara sokup daralmayın, hayatı olduğu gibi yaşayın ve bunu yaparken de erdemi elden bırakmayın çünkü ardınızdan bu konuşulur demek istedimdi....Yorum için emek harcamışsınız, saygılar emeğinize.

Sal Kendini Biraz

Boyama yüzün,gözünü,
topuklu ayakkabılarını at!
ki şarkı söyleyerek yürüyebilesin yollarda
kahkahaların çınlasın dost masalarında
varsın uyumsuz olsun giydiklerin
renkleri alışılmışın dışında.

“Kim ne der” e takılma sakın
yokluğun aransın olmadığın yerlerde 
varlığın yok sayılmasın
güzelliğin, güzel sesin,
güzel yazıp okuduğun değil
erdemlerin konuşulsun.

dünya, gelip geçici dünya;
bedenin de, ruhun da sonsuzluğa uysun.

(Siz ne dersiniz...? Gerçekten yorumdaki gibi mi anladınız şiiri. Merak ettim inanın.)