- Kategori
- Siyaset
Sarıgül, kendi anketinde "sararacak" değil ya!..

Kamuoyuna açıklanan çoğu anketin, “kafa bulmak”tan öte bir anlamı olmadığına inandım hep. O anketlerin “niye yapıldığına”, “hangi amacı güttüğüne” bakılınca, işin içinde bir “yönlendirme” olduğunu görülür. Böyle olunca da, “inandırıcılık” buharlaşıyor.
Öyleyse, anket dediğin ne ki, diye sorsak:
Gönlünden geçene göre, kuralı kendin koy, yöntemi kendim belirle, sonuç seni utandırmasın!..
Olacak iş mi?
Oluyor işte.
*****
Kimi anketler, “kendin pişir, kendin ye...” tarzındadır.
Mustafa Sarıgül, kendi anketini yaptırıyor; büyük bir farkla kendisi çıkıyor.
Bu durumda anketten ben/ sen/ o çıkacak değiliz ya...
İlginç olan, anket, CHP’li seçmenler arasında yapılıyor.
Sarıgül, CHP üyesi bile değil.
Anketle amaçlanan ne?
Sarıgül, gökten CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olarak indirilmek isteniyor.
Böyle bir anketten önce, Sarıgül’ün CHP’ye üye olması, ondan sonra anket yaptırılması daha doğru olur. Olur, ama bizde işler, hiç kuralına göre yapılmaz. İstenir ki, birileri gitsin, yer açılsın, biri “hop” diye oraya sıçrasın, konsun!.
Siyasette ağızlardan düşmeyen “etik” sözcüğünü, kendileri söz konusu olunca, ara ki bulasın.
Anketin kaynağı neresi?
Sorunun yanıtını, milliyet.com.tr'de yar alan "Şişli Belediyesi'nden gönderilen ilginç bülten" başlıklı haberde görmek mümkün:
"Şişli Belediyesi Basın Bürosu'ndan (...) internet siteleri, gazeteler ve televizyonların haber merkezlerine ilginç bir bülten geçildi.
Altında Basın Bürosu yazılı bültende CHP seçmeninin yerel seçimlerde Mustafa Sarıgül'ün adaylığını desteklediğini gösteren bir anket sonucu yeralıyordu."
*****
Sarıgül, kendi anketinden büyük bir farkla çıktı!..
Şimdi ne olacak?
Kamuoyuna verilmek istenen “mesaj” belli: Sarıgül güçlü, İstanbul’u AKP’nin elinden ancak o alır.
Bunun tartışılması ayrı, onu bu işlere hevesli olanlar yapsın.
Diyelim ki, Sarıgül çok güçlü, kitleleri arkasında sürükler. O zaman, “ille de CHP’de olayım” diye tutturacağına, kendi partisinde/ oluşturmaya çalıştığı “hareket”te yoluna devam etsin ya da yeni bir parti kursun!..
Yüzde 76, çığ gibi büyür; bu arada, arada kalanları da sürükler; CHP de erir gider.
Ama olmuyor, ille de CHP’de olmalı.
Olmalı, ama bir türlü CHP’ye üye olmak için gerçekçi adımlar atılmıyor.
****
“Sarıgül’ün anketinden Sarıgül çıkması”, bizi çok eskilere götürdü:
Bundan 40 yıl önce.. Bir lisenin bahçesi.. Yılın son haftasonu töreni... Kürsüden klasik konuşmalar yapılıyor. Öğretmenlerden adları okunanlar var. O öğretmenlerden biri, yılın öğretmeni diye kürsüye çağrılıyor, çiçek veriliyor.
Bir sınıf, çıkardıkları Duvar Gazetesi adına, kendi arasında erkekler ve bayanlarda yılın öğretmenlerini seçmiş. Erkeklerde birinci olanla üçüncü olan, o sınıfın dersine giren öğretmenler. Birinci seçilen, o sınıfın aynı zamanda sınıf öğretmeni, o derginin de sorumlusu. İkinci olan öğretmenin ise, o ne o sınıfın dersine giriyor, ne de oy veren öğrencilerin müdür yardımcısı.
Sona doğru...
Sarıgül’ün anketten çıkmasıyla, “anı”da geçen öğretmenin o lisede yılın öğretmeni çıkması arasında bir fark var mı?
Sorunun yanıtı sizde, benzer yan da bizde kalsın!..
http://www.facebook.com/turgutcelik