Sayın Başbakanım, dur, dur, sakin ol; sinirlerine hakim ol!..

Sayın Başbakan’ım, dur, dur sakin ol; sinirlerine hakim ol!..

Olaylar Taksim Gezi Parkı’ndaki  üç ağacın İstanbul Büyük Şehir Belediyesi tarafından parktan sökülüp başka bir yere taşınmasıyla başlamıştı.

Bu ülkenin halkı çok ‘sabırlı’  idi.

Ama ‘sabrın’ da bir sınırı var’ derler halk arasında.

Evet Başbakan’ım siz bizim ‘sabrımızı’ taşırdınız!..

Çok sabrettik…

Hele alkol satışı ile ilgili ‘anlamlı/anlamsız’ yasaklar?

Halk dört gündür ‘ağaç katliamına’ direniyor.

Ağaç katliamına engel olabilmek adına ‘sabır katsayımız’ iflas etti.

Ama siz bugüne kadar bizim ‘sabır katsayımızı’ ölçtünüz.

Artık yeter!..

Sayın Başbakanım,

Önce, ‘Gece gündüz içen kafası kıyak nesil istemiyoruz’ diye bizi dışlıyorsunuz.

Sonra ‘Yaşama müdahalenin söz konusu olmadığımı savunuyorsunuz.’

‘Bu düzenleme bir yasaklama değildir… Yaşam tarzlarına bir müdahale değildir!..’ diyorsunuz.

Yalan!..

Olur mu böyle olur mu,

Kardeş kardeşi vurur mu?

Kahrolası diktatörler,

Bu vatan size kalır mı?

Bu marşı tekrar söylemek istemiyoruz.

Sayın Başbakan’ım; bize bu marşı tekrar söyletmeyiniz!..

Çünkü son günlerde ‘oto kontrolünüzü’ kaybettiniz.

İki seçmenden birinin oyuna sahip olmak, Sizi ‘şirazenizden çıkardı.’

Demokrasi’yi içinize sindiremediniz!..

Kalan yüzde 49’u ‘marjinal’ olarak nitelediniz, bilinçaltınızda ‘küçümsediniz.’

Fakat ne yazık ki; Size göre dışınızda hiçbir kimse ‘demokrat’ değildi.

Siz kendinizi ‘en büyük demokrat’ ilan ettiniz.

Dünya’nın ‘ekonomik’ ve ‘siyasal’  ‘konjonktürü’ Sizin yelkenlerinizi dolduruyordu.

Siz artık Arap Baharı’nın Lideri idiniz.

Arap Dünyası Size tapıyor.

Bir tek Beşer Esat hariç.

Siz, Başkan Obama’nın en yakın ‘dostu,’ ‘en güvenilir,’ ‘müslüman’ ve ‘demokrat’ ‘iş ortağısınız.’

Dünya Ekonomisi’nde Türkiye’nin ‘güvenirliğini’ ‘zıpkın’ gibi yükselttiniz.

Dünya’nın en büyük yatırım şirketleri, G – 8 ülkeleri Türkiye’de ihale kazanmak ve yatırım yapmak için yarışıyorlar.

Hele AB ülkeleri ‘serbest pazar ekonomisinde’ tehlike sinyalleri verirken; toplumları ‘işsizlik’ ve ‘moralsizlik’ içinde her gün biraz daha eriyorlar ve ‘enflasyon yükseliyor.’

Artık tam gaz gidiyordunuz ki,

‘Kibir’ Sizi teslim aldı.

Halbuki İslam Dini ve Kuran Sizin ‘esin kaynağınız’ idi.

Ama İslam Dini ve Kuran’dan aldığınız ‘referans’ da Sizi düze çıkaramadı…

İyice ‘ben ney’imişim ağabey’ ‘psikozuna’ girdiniz.

Bakın Başbakan’ım, ‘hak hukuk’ tanımaz haliniz Sizi iyice bitirdi.

Artık Parlamento’daki Grup Toplantısı’nda kendilerine borçlu olduğunuz TBMM kürsüsünde ONLARA ‘iki ayyaş’ diyecek kadar ileri gittiniz, ‘kendinizi kaybettiniz.’

Şunu hiç unutmayınız ki; ONLARIN HAKKI’NI hiç ödeyemezsiniz.

Sayın Başbakan’ım, Siz de ‘halkın içinden’ gelmiş bir Lider’siniz.

T.C. Başbakanlığı’na tırnaklarınızla kazıyarak, alnınızın akıyla demokrasi sandığından çıktınız.

Ne olur kendinizi ‘dev aynasında’ görmeyiniz!..

Demokrasi’nin ‘olmazsa olmazı’ MUHALAFETİ yanınıza almadan TÜRKİYE’nin GELECEĞİNİ ilgilendiren kararlara imzanızı koymayınız!..

MUHALEFET PARTİLERİ, MEDYA KÖŞE YAZARLARI ve SENDİKALAR ile DEMOKRASİ adına KONSENSÜS SAĞLAYINIZ.

Ama öncelikle, halkımın TAKSİM Gezi Parkı’nı ve MELEK Sineması’nı GERİ VERİNİZ!.

01.06.2013, Türkiye