Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Mayıs '13

 
Kategori
Blog yazarları tartışıyor!
 

Serbest kıyafet, kısıtlı düşünce

Serbest kıyafet, kısıtlı düşünce
 

Okullarda kıyafet serbestliği tartışmaları daha uygulama duyulur duyulmaz başladı ve Okulların kapanmasının yaklaşması nedeniyle hız kesen tartışma devam ediyor.

Uygulamayı savunanlar özgürlük, demokratikleşme, insan hakları gibi neredeyse itiraz edilemeyecek kavramlar yanında “üniforma” sözcüğüyle “askeri vesayet” vurgusu yapmayı da ihmal etmiyorlar.

Uygulamaya karşı çıkanları demokratikleşmeye, özgürlüğe karşı olmakla da suçlayanlar da görülüyor.

Otoriteyi sadece yasaklarla sağlamaya çalışan (başka bir yolunu bilmedikleri için) öğretmenler ile sırf Hükümet istedi diye karşı olanları bir kenara bırakalım.

Uygulamaya karşı olanlar özgürlüğe, insan haklarına vs. karşı çıkamayacakları için konunu ekonomik kısmına değinerek sınıfsal farklılıklardan söz etmeyi tercih ediyorlar.

İki görüşü savunanların da haklı oldukları noktalar elbette var. Nasrettin Hoca gibi sende haklısın demek istemiyorum ama görünen bu.

Öğrencilerin özgür olmaları, demokratik bir ortamda yetişmeleri çok güzel. Fakir bir ailenin çocuğu ile varlıklı bir ailenin çocuğunun arasında hiç değilse kıyafetlerinde eşitlik sağlanması da güzel.

Bu arada atlanan şey öğrencilerin özgür düşünmelerini sağlayacak, ezbercilikten kurtulup uygulamalı/araştırmalı eğitime geçilecek düzenlemelerden söz eden yok. Öğrendikleri bilgileri günlük yaşamda nasıl kullanacağını bilmeyen, yorumlayamayan, sentez yapamayan, tez-anti tez yaratamayan sadece Üniversiteye girmek üzere programlanmış insanlar yetiştirmekten vazgeçileceği konusundan bahseden de yok.

Anladığım kadarıyla kıyafetleri özgür, düşünceleri olmasa daha iyi olur bir nesil yetiştirilmek isteniyor.

Eskiden yani yasakçı düşüncenin hakim olduğu dönemde göstermelik de olsa Radyomu – Televizyon mu? , Sinemamı – Tiyatromu ve benzeri tartışmaların yapıldığı dönemler geride kaldı. Şimdi tartışma yok. Çünkü tartışma demek kavga demek diye düşünen birçok “eğitimci” var.

•    grup içinde diğer çocuklarla iletişim kurabilme

•    kendi fikir ve önerilerini grup içinde dile getirebilme

•    sorunları çözebilme ve uzlaşma sağlayabilme

•    belirlenen kuralları kabul etme ve bunlara uyma

•    diğer insanların farklı düşünebileceklerini,  hissedebileceklerini bilme ve buna saygı gösterme

•    bir oyunda her zaman kazanan taraf olunamayacağını kabullenme

•    kendi fikrini savunma ve bu fikri gerekçelendirebilme

•    yeni deneyimlere ve bilgiye açık ve meraklı olma

•    bir şey anlaşılmadığı zaman bunu dile getirme ve soru sorma

•    kendi gücüne ve yeteneklerine güvenme

•    günlük hayatın akışını anlama ve bunu şekillendirebilme

•    adını ve soyadını, yasını ve adresini eksiksiz bilme

•    bilinen mekânlarda (ev, yuva gibi) serbest hareket edebilme, gibi beceri, yetenek ve bilgilerin neredeyse hiçbirine sahip olmadan sadece diploma sahibi olma hedefiyle ( buna maalesef Üniversite mezunları da dahildir) meslek sahibi bile olamadan mezun olan gençlere ülkeyi emanet etmek zorunda olduğumuzu da konuşan yok.

Denebilir ki tüm bunlar için bir yerden başlamak gerekir. İyi de bunun için başlangıç yeri kıyafetlerin olması ne kadar doğrudur?

“Fikri hür irfanı hür nesiller” yetiştirmek idealimizin kıyafeti hür fikri baskı altında nesillere dönüşmeye başladığını görmek hiçte hoş değil.

 
Toplam blog
: 92
: 956
Kayıt tarihi
: 01.10.07
 
 

Ülkemin içinde bulunduğu ve gitmekte olduğu yerden rahatsızım. Atatürk ilke ve devrimleri doğrult..