Sesimi duyan var mı?

Yanal mı atıldı? Öne doğru mu? Alttan mı vurdu? Sağdan mı çaktı? Deprem olur olmaz jeofizik hocalarımız, yerbilimciler, araba kullanırken, tüm verilerden habersiz cep telefonuyla ajanslara bağlanır. Son Dakika !!! Flaş Flaş Flaş… Bilmem ne merkez üssü büyük deprem meydana geldi !!!... Kandilli’ye göre kutusunda küçük vardır, ABD genelde büyük hisseder, Fransa orta yolu bulur, depremin büyüklüğü açıklanır. İlk ulaşılan ilçe kaymakamı konuya vakıf olduğu için telefon bağlantısına alınır. Kaymakam Bey can kurtarmak, lojistik sağlamak görevlerini üstlenecek üstün birliklere sahip olduğu için gönül rahatlığıyla canlı yayınlara bağlanır. Ben hatırlatayım deprem sonrası canlı yayında ki olası ilk sözlerini; ”Depremi şiddetli hissettik, bazı binaların çatısı çöktü, birkaç ahşap bina yıkıldı, az sayıda yaralı olduğu haberi geldi ancak köylerden henüz haber alamadık…” Biz zaten bin yıldır köylerden haber alamadığımız için bu noktadayız diye kimse düşünmez! Biz konuya her zaman farklı bakan bir toplum olduk. Deprem sonrasında yıkılan ilçeler, binalara imar planı düzenleyen, projesiz yapının inşasına müsaade eden hatta ruhsat veren belediyeleri kovalayacağımıza, kovboy şapkalı-kaslı hoca mı doğru söylüyor? Gözlüklü, gemisi olan mı? diye boş tartışmalara daldık.

Bir tane adamcağız çıktı, “Deprem öldürmez, bina öldürür” dedi, en seksimiz seçildi. Ahmaklığımızdan, takipsizliğimizden, üçkâğıtçılığımızdan, koyunluğumuzdan öleceğiz! Diyemiyor tabi adamcağız! Farketmez ki bize, biz karşısında makaraya devam. Deprem Dede koyduk adını. Deprem bu kadar sempatik ve seksi gelmez herhalde ileri medeniyetlerde.

Bu gece yattığınızda hanginiz başını yastığa koyduğunda, “Deprem olursa ne olur?” sorusuna korkmadan cevap verebiliyor? %10 u okuma yazma bilmeyen, çoğunluğu İlkokul coğrafya dersinden bu yana harita görmemiş insanların, deprem fay haritalarından ne anlamasını bekliyorsunuz???

Deprem; yüzyıllardır süren cahilliğimizin cezasıdır. Canımız yanıyor, yaralarımız kapanmıyor ama akıllanmıyoruz çünkü beyin bedava. Bedava malı kimse almaz, kıymetsizdir. Ancak mahallenin delisi alır, O’nu da kimse dinlemez, delidir nasıl olsa!

Naçizane bir tavsiye; elinize direksiyon alın kafanıza huni! Düşün yollara…