- Kategori
- Deneme
Sessiz ıslık...

Bir parça ölümle düşünür..
Ruhun bir bütün gönüllerin denize aktığı bir şehirden gelmek.. Her insanın vazgeçilmez bir arzusudur.
Garip tarafı sonradan düşülen boşluk. Hayal kırıklılığı.
İnsanın yaratılışı. Garip bir sınav olmadı hep hayat. Ne bilirlerdi ki yaratılıştan bir sonraki basamak yaralanış.
İnanması imkansız olanlardan.
Bir akşam mavi bulutların üzerinde uyanınca imkânsız diye bir şey olmadığını anlarsın.
İmkânsız! Ah ne gariptir ki ilerlemek durmaksızın oysaki 1 basamak önümüzde görmek gerekmez basamağı
Ayağını boşluğa attığın an o basamaktadırsın.
Hep anımsar hep özler bu gönül sevgiliyi. Aşk çıkmaz bir sokak olmaktan çıktığında aşk olur mu ? Bazı sözcükler
Durmaksızın karıştırır aklımı. Son! Bitti! Dediğimiz anlar hep bir başlangıç olmaz mı? Erkeklerde böyledir. Kadınlar Son! Derken Bir başlangıç değil de acık bir kapı bırakırlar. Hassas olan Bir yöndür bu.
Bizim fark etmekte gecikmiş olduğumuz her şey hassas değil midir? Pişman olduğumuz zamanlar bu hassasiyeti çok tatmıştır.
Sen kadın uzak ufukların çıkmaz sokağında çürümüşsün. Ben ise o Sokaklarda hafif bir ıslıkla yürürken gece yarıları, seni yazıveriyor seni görebiliyorum. Lambası kırık büyük bir çubuğun altında..
Sokağın başından gelen birini görüyorsun. Benzetmeye çalıştığın rol vermek istediğin bir göz arıyor o çıkmaz sokak ve sen eşlik ediyorsun. Bir insan fark ediveriyorsun gözlerinde hafif dalgalanıp zıplayan bir balık oluveriyor.
Aynı nakaratlarda ilerlerken sırçayı veriyor ama ilerlemiyor o balık. Bilmez misin o rolün seni o sokağa atıveren balığa verildiğini!
Ne yazık! Artık hiçbiri yok.
İnsan hep düşünür. Hep düşünülmezliğe mahkum olduğunu bile bile. İster sadece ister.
Neyi istediğini bilmeden masumiyetini ister. Komik değil mi? daha yeni kaybetmişken!
Masumiyeti bir parça zevke mahrum edenlerden olmak heyecanlandırırdı beni. Gözlerin masum coşkulardan uzak kısık ama haykırışlarla bakan adı vardı bende. O anda masumiyete son verdiğimi biliyordum!.
Buna son verecek birinin gelmesini beklerken o kişinin masumiyetine son vermek. Acı.
Pişmanlıklar diziliverir ve çıkmaz bir sokakta buluverirsin kendini.
Bekleyeceğim. Gözleri balık olan bir kız geliverir belki de köşe başından..
Sadece yazmak durmaksızın. Birilerinin geleceğini düşünerek yazmak.
Cümle bitiyor yok onlar. Binlerce sayfa yazılıyor durmaksızın ama hiçbiri gelmemiştir gelmez de. Gelirlerse bir gün bitmiştir o yazı. Son bulmuştur bütün cümleler, ağır bir fırtınadan..
Şimşekler çakıverir cümlelerin sırası karışır. Aslında söylemek istedikleri bellidir bizler görmek istediğimiz sürece. Görmek istediğimiz an ağır gelir yağmur tanelerinin içinden çıkartıp onu almak ve anlamak.