Sevgili Hastalığım 2c

Diğer ülkeleri bilmiyorum ama maalesef ulus olarak egzersiz kültürümüz yok... Temel eğitimde haftada 1-2 saat beden eğitimi dersiyle (o da her sınıfta yokmuş) kazanılacak bir şey değil bu. Ben, ancak 38 yaşımdan sonra kavrayabildim önemini. Epeyce geç…

Profesyonel sporcular gibi olmak durumunda değiliz. Onların hayatı spor… Egzersizlerin hastalıklarımızı temelden iyileştirme şansı da yok! Bu ikisi arasında bir şeye odaklanmalıyız bence. Kısaca şunu diyebiliriz: Egzersizler, hayata bakış açımızı değiştiriyor!

Gerçi 'baklava kaslarımız olsun' gibi bir düşüncemiz yoktur ama DÜZENLİ egzersizler bir süre sonra kaslarımızda gözle görünür olumlu değişikliklerin oluşmasına neden oluyor. Bu da; özgüvenimizin artmasını ve moralimizin görece düzelmesini sağlıyor. Elbette bu bile iyi bir şeydir bizim için.

***

Geçen hafta, aletsiz egzersizlere şöyle bir bakmış, diğerlerini bu hafta sonuna bırakmıştım.

Aletli Egzersizler:

Bisiklet ve kürek:

Kondisyon ya da egzersiz bisikleti diye arattığımızda Google'da envaiçeşidi bulunuyor.

Yıllar önce yaptığım bu görsel, sanırım derdimi anlatıyordur:

Dambıl:

Yine yıllar öncesinden (resmi ve yazıyı güncelledim biraz) :

Dambılların plastik ve köşeli olanlarını seçerseniz rahat edersiniz:

Göğüs yayı ve spiral göğüs yayı:

İki tanesi yeter bize:

Göğüs yayının bir başka kullanım şekli:

Spiral göğüs yayı:

8 çeşit hareket var burada. Her birinden günde 4'er kez yapılsa yeterli.

Kum torbası ve stepper:

İkisi birlikte günde 100 adım.

Tekerlekli Sandalye Kullananlar İçin Egzersizler:

Severim bu karikatürü:

Her ne kadar tekerlekli sandalye, bizim için büyük nimetse de, saatlerce aynı pozisyonda hareketsiz ya da çok az hareketli oturmak, başta ufak tefek kas ağrıları olmak üzere birçok probleme neden oluyor. Bunları önlemenin en sağlıklı yolu: DÜZENLİ egzersiz!

Aşağıdaki Youtube linklerindeki videolarda ne sandalye tekerlekli ne de konu mankenleri engelli. Şart değil zaten… Hele birinde "engel"den hiç söz edilmiyor… Ama bize uygun:

https://www.youtube.com/watch?v=FiHcHPGvHBs

https://www.youtube.com/watch?time_continue=79&v=RhBR4EO51gU

Öneriler:

Egzersizleri aç karına ve temiz havada yapın. Bir bardak süt içebilirsiniz tabii... 

Az miktarla başlayın, her hafta artırarak çoğu egzersizde belirttiğim miktara ulaşın.

Her gün mutlaka zaman ayırın. Bir hafta -on gün gibi ara verirseniz bütün emekleriniz boşa gider ve yeniden başlamak zorunda kalırsınız.

Yeni başlayanlar: Halk arasında "hamlama" adı verilen kas tutulma ve ağrısı var. Bu sizde de görülür. Bu yüzden egzersizleri bırakmayın. Amiyane tabiri ile "imama kızıp orucu bozmak," olur bu… Devam edip üstüne üstüne gidin… Bir kaç güne hiçbir ağrınız kalmaz.

Geçen haftaki bölümde 3 grup egzersizi 4 vakite paylaştırmıştım. Bu haftaki aletli egzersizler de dördüncü grubu oluşturur. Arzu eden tüm egzersizleri bir defada yapabilir. Her iki şekilde de ertesi gün(ler) devam şart ama.

Egzersizlerle birlikte alınacak B, C ve E grubu vitamin takviyesi canlılık kazandırır. Bende öyle oluyor.

El egzersizlerini yazmadım. Sadece manşet görselinde var. Bulabildiğiniz her eyle ellerinizi çalıştırın. Tespih, el yayı, lastik el halkası, stres topu vb.  

DÜZENLİden neyi kastettiğimi anlatayım: Her gün -mümkünse- aynı saatlerde, eşit miktarlarda egzersiz yapmak. (yani bir gün 15, ertesi gün 3, daha ertesi gün 30 kez vs. değil.) En çok 3 gün ara verin.

En önemlisini en sona bıraktım: Kas hastalığı ile FA birbirine karıştırılır çok zaman. Oysa arada ince ama önemli bir fark var. Şunu rahatlıkla söyleyebiliriz, sanırım: Kas hastalarının kasları, hastalıklardan dolayı eriyor ve hareketsizleşiyorlar. Biz FA'lılarda ise tam tersi! (Yine hastalığımızdan dolayı) hareketsiz kalıyoruz ve kaslarımız eriyor.

O halde: Düzenli egzersiz -bizim için- her şey değildir belki ama çok şeydir!