Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Kasım '08

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Sevincim kursağımda kaldı...

Sevincim kursağımda kaldı...
 

işkence sahnesi


O günden bugüne kadar hep düşündüm taşındım…

Milliyet Blog girişindeki yazıları tekrar tekrar okudum…

Yazarlık yaptığım diğer Blog’larda ve Forum’lardaki şartlarla buradakilerini karşılaştırdım.

Nihayetinde, burasının kapatılma ihtimalinin en düşük olduğunu düşünerek burada kalmayı ve paylaşıma devam etmeyi tercih ettim.

Daha önce, epey zamandır, altı binin üzerinde üyesi olan, çok zengin paylaşım araçları olan, paylaşımlara katılıyor olduğum bir Site-Forum, bir anda yok oluverdi. Tüm isyanlarımız beş para etmedi. Kısa bir zaman sonra, ciddi paylaşımlara hazırlık yaptığım Blogger kapatıldı. Hatta bir ara bende mi uğursuzluk diye düşünmeye bile başlamıştım…

O yüzden Bloggerin açılmasına sevinmiştim…..ama…sonrasında:

Çok ciddi nedenleri olan aile tartışmamızdan dolayı “Sevincim kursağımda kalmıştı…” Benzeri tartışmalarımız, bana yapılan adaletsizliğe karşı uzun yıllar verdiğim mücadelemin yansımasıdır…bunu bilmekte yarar var.

İşte o nedenlerden bahsetmek istiyorum. Ancak o zaman biraz bari rahatlayabilirim hissine kapıldım. İbretlik çok şeyler olduğunu düşündüğüm için tabii.

Rezil mi olurum, vezir mi olurum… Orasını bilemem, ama uzun soluklu bir paylaşım olacak. Çin usulü işkence nasıl oluyormuş, işkenceden kurtulmak için neler yaptığımı ve neler yapmayı düşündüğümü, MB Okurlarının, arkadaşlarımın, dostlarımın dikkatlerine sunmak istiyorum.

Yazması benden, okuması ve değerlendirilmesi sizden… Var mısınız?

Millet, “Var mısın? Yok musun? Oyununu oynarken, ben ise, hele üç senedir:

“Şeytan bunun neresinde?”

“Kim haklı? Kim haksız?

“Hangi yasaya aykırı işlem yapılmıştır?

“Doğru mu? Yanlış mı? V.b. oyunları tek başıma oynadım ve oynamaya da devam ediyorum. Yorumlarınızla siz de katılırsanız memnun olurum…..

Oyunun oynandığı yer: Anadolu Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi

Oyuna katılanlar: Ben, Okul Müdürü, İlçe MEM, İl MEM, Valilik, Soruşturmacı No1 ve MEB.

Not: Hukuki nedenlerden dolayı şimdilik isim ve adres veremiyorum.

22.09.2005 günü eşimin ağır Beyin kanaması geçirmesinden dolayı (bütün gece uyumadım) okula yarım saat geç kaldım. Müdürlüğün kapısının önünde epey süre bekledikten sonra içeriye alındığımda, durumumu anlattım.

Ben, hocam, geçmiş olsun. Durum madem öyle, zaten öğrencilerin başında öğretmen var, siz gidin eşinizle ilgilenin”…demesini beklerken: “Yarım gün için (öğleye kadar) Mazeret izin kağıdı (EK 29) doldurun” demesin mi?! Benim beklentim gerçekleseydi şaşırırdım zaten?! Öyle biri işte.

Aylar sonra, 08.05.2006 tarihinde öğrendiğime göre, aynı zamanda Tutanak (EK 28) tutturulmuş ve tutanakta şöyle yazıyor:”22.09.2005 tarihinde Perşembe günü 10-K Atelye dersi olan “NM” saat 11:30 itibarıyla dersine gelmemiştir.”

Gerçekle hiç ilgisi olmayan, usulüne göre yazılmayan ve ne maksatla yazıldığı bilinmeyen bu tutanak ve altında imzaları olan kişiler hakkında çok şeyler söyleyebilirim ama şu anda yeri ve zamanı değil.

Bahsettiğim bu iki belgeye dayanarak Müdür zannedilen “müdür” bir hafta içinde 28.09.2005 tarihli Şikayet yazısını (EK 30) yazarak İlçe MEM (soruşturma bölümü) ne gönderiyor.

Yazıdaki şu paragrafa dikkat etmenizi rica ediyorum: “22.09.2005 günü dersi olduğu halde okula gelmemiştir ve atölye öğretmenleri rapor tutmuş ve müdür başyardımcısı da yazı ile okul müdürlüğüne iletmiştir.”

Bu çarpık cümlenin ne maksatla yazıldığını anlamak mümkün mü?

Bu çarpıklığı İlçe MEM görmemiş…İl MEM görmemiş ve Soruşturma açılması için Valilik Makamına yazılan yazıda aynı şekilde yer almış.

Neyse ki, Soruşturmacı No1 bunu görmüş ve demiş ki: “22.09.2005 tarihinde dersi olduğu halde görevine gelmediği; iddiası sübuta ermediğinden, ceza teklifine gerek olmadığının;”

İlk okul öğrencisi kadar: yazması, okuması, konuşması ve bilgisi olan bir müdürden daha ne beklenebilir ki???

Anlamak isteyenler anlamıştır diyorum ve devam ediyorum….

Bir tek doğru cümlesi olmayan bu Şikayet yazısı esas alınarak, 11.11.2005 tarihinde İnceleme-Soruşturma başlatıldı. 65 gün süren Soruşturma 16.01 2006 tarihine tamamlanıyor ve 50 sayfalık Rapor “sahibine” teslim ediliyor.

50 sayfalık raporu gören “yetkililer” hiç tereddüt etmeden, 13.02.2006 tarihli yer değiştirme kararnamesi çıkarıyorlar. Bu da yetmemiş, sözde yasa gereği, 21.02.2006 tarihli yazı ile, Disiplin cezası olarak, birde 1/8 Oranında Aylıktan Kesim Cezası veriyorlar. Sonrası malum. Yıldırım hızıyla sürdürülen operasyon sonrası 24.02.2006 tarihinde 16 yıl bilfiil çalıştığım okuldan başka bir okula “sürgün” edildim. O gün neler hissettiğimi kelimelerle anlatmam mümkün değil… ama ileride deneyebilirim de…

Aldım koltuğumun altına iki zarfı: biri epey kabarık, diğeri daha az ve indim kantine. Bu olayın böyle kalamayacağını düşünerek, soğuk su değil de (anlarsınız neden?) bol bol sıcak çay içtim ve bu cezaların verilme nedenlerini kendi kendime soru sorark tahmin etmeye çalıştım saatlerce:

-Senelerdir okulun en yaşlısı ve en kıdemlisi olmam? Olabilir, çünkü “müdür” böylelerine emeklilik kapısını gösteren ve hatta zorlayan biridir.

-Okulda 16 yıl, toplam stajım 36 yıl olması? Olabilir, yukarıda gösterdiğim nedenlerden dolayı.

-Senelerdir Sendikaya üye olduğum için? Bilemem…

-Hastalıklarım neden olabilir mi? Bulaşıcı değiller ki… Olabilir, çünkü öğretmenlerin sağlık problemlerine hiç önem vermeyen “müdür” dür,

-Sicil notum: Çok iyi dereceye sahip olmam? Sanmıyorum…

-Hatalı olduğu konularda yüzüne söylemem? Olabilir, çünkü böyle durumlar hiç hoşuna gitmez.

-Karşısında divan çapraz durmadığım için mi? Olabilir… Saltanat dönemi geçmişte kalmamış mıydı?

-"Kişiye Özel” yazılarına sert cevap verdiğim için mi? Kesin olabilir…

-Sorgulayan öğretmen olduğum için mi? Olabilir…

-Bilgisayarı ve İnterneti çok iyi bildiğim için mi? Olabilir, çünkü bu konuda ne bilgisi vardır ne de becerisi.

-Yağ çekmesini bilmediğim için mi? Kesin olabilir, çünkü onun en hoşlandığı şeyi ben beceremiyordum. Denemedim de zaten…

-Hidrolik-Pnömatik derslerinde yeni yöntemler kullanmam? Olabilir, çünkü bu ders ne amaçla okutulduğunu bile bilmediği için tartışmıştık.

- Beş sene önce Sanayi kontrolü için tartışmıştık? Olabilir…

-Beş sene önce yaptığı hatalardan dolayı tartışmıştık? Olabilir…

-Beş sene önce İlçe MEM’ ne şikâyette bulunmuştum? Kesin olabilir…

Bu soruları kendime sordum ve kendim cevapladım.

Görev yerimin değiştirilme nedenini hala sormaya devam ediyorum.

Bu sefer soruları yetkililere ve bilirkişilere soruyorum…

Neden? Neden? Neden?

< devam="" edecek="">>>>

 
Toplam blog
: 32
: 785
Kayıt tarihi
: 17.10.08
 
 

Otuz altı yıl Eğitim sektöründe: Meslek Öğretmenliği ve Yöneticilik yaptıktan sonra 1.5 yıl önce ..