Şeytan mı Melek mi?

Zalim Ashoka

Bir Zalimden Bir Azize Dönüşen İmparator

Ona zalim Ashoka’da deniliyormuş, muhteşem Ashoka’da deniliyormuş.

2.300 yıl önce yaşamış çok zalim bir imparatordan sez edeceğim. Antik Hindistan’dan Maurya İmparatorluğunun üçüncü hükümdarından.

Kendinden önce büyük ağabeylerinden birinin imparator olması bekleniyormuş. Ashoka, çocukluğundan itibaren çok sert bir karaktere sahipmiş. Çok cesurmuş. Onu korkutmak neredeyse imkansızmış. Neticesinde ağabeylerini yenmiş ve hükümdar olmuş. Ava meraklı ve acımasız biri olarak ün salmış. Kendisiyle rekabet halindeki on altı şehrin tüm krallarını ve soylularını yok etmiş. Kuzey Hindistan’dan Pasifik Okyanus’u kıyılarına kadar Hindistan’ın neredeyse tamamında egemen olmuş.

Ona vahşi imparator da deniliyormuş, kanlı hükümdar da deniliyormuş. Devamlı akınlar yapıyormuş. Hint Yarımadası’nın çoğunu ve Batı’daki İran ve Afganistan’ın bugünkü sınırlarından Doğu’daki Bangladeş ve Burma sınırına kadar olan bölgeleri almış. Uzun süren bir savaştan sonra iki taş sütuna şunları yazdırmış.

Kalinga’dan 150 bin kişinin sürgün edildi,

100 bin kişinin öldürüldü,

Binlerce kişi yaralandı.

Binlerce kişi de açlıkta öldü.

Bu acımasız savaştan sonra Asoka Budizm’e ilgi duymaya ve ilkelerini benimsemeye başlamış.

Sonra vicdan azabı çekmeye ve değişmeye başlamış. Sakinleşmiş. Adil ve adaletli olmuş.

Budist ilkelerine göre hareket ediyormuş.

MÖ 265 yılında Kalinga bölgesinde kendi saldırısının sonuçlarını görmüş. Yıkımlar, yok olmalar onu ziyadesi ile etkilemiş.

Değişmiş.

Hayırsever bir ruh hali ile ülkesini yönetmeye başlamış.

Öyle ki artık kendinden korkulmamasını söylemiş. Kurban ve spor avcılığını yasaklamış.

Tüm yaratılanlara saygı duyulmasını istemiş. Kendi vejetaryen olduğu gibi halkının da öyle olmasını istemiş. Yabani hayvanlarda dahil bütün hayvanları koruma altına almış. Yargıya da el atmış. Suçlulara zalimce davranılmasını işkence yapılmasını yasaklamış. Birçok meselede af ilan etmiş.

Ve bütün bunları yapan Dünyanın ilk Budist hükümdarıymış.

Köleliği kaldırmış. İdam cezasını da hayvan zulmünü ve ormansızlaştırmayı yasaklamış.

Eğitimde ve dinde cinsiyet eşitliğini savunmuş. Düşünebiliyor musunuz? MÖ 274 yılında çıkarttığı fermanlarmış.

Bunlarla da bitmemiş. Halkından bütün dinlere saygı duyulmasını istemiş. Onun için söylenenler artık değişmiş.

Adil ve merhametli kral deniliyormuş.

Birçok sütun diktirmiş ve orada verdiği öğütlerde ilkelerini yazdırmış. Taş sütunlar üzerine oyulmuş 40 ilâ 50 metre yüksekliğinde fermanları tüm Maurya İmparatorluğu’nun sınırlarının yanı sıra, Asoka Krallığı’nın kalbine diktirmiş.

Bu sütunların onlarcası hâlâ Hindistan, Nepal, Pakistan ve Afganistan’daymış.

Budist İmparator Asoka, Budizmin takipçileri için binlerce tapınak ve anıt inşa ettirmiş.

Yaptırdığı kuleleri ve büyük bir çatısı olan Budist tapınaklarından biri olan ‘Sanchi Stupa’, UNECSO tarafından dünya mirası olarak ilan edilmiş.

Ne imparatorlar varmış. Kendi yaptığı zalimliklerden kendinin vicdanı sızlamış.

Nazan Şara Şatana Araştırmaları…