- Kategori
- Şiir
Şiirsel söyleşi
İnternetten alıntıdır
Hayatta pek çok seçenek varken yüreğinin sesini satırlara emanet eden kültür sanat, edebiyata gönül veren, okuma- yazma sevdalısı, ozanlar, yazarlar, şairler ve yazanlar merhaba!..
Burada bulunduğum süre içinde olumlu olumsuz sayısız duyguda paralel ya da karşıt düşüncede olduğumuz oldu olacak da kısmetse, her fikir mutlaka açığa çıkmalı onay alır ya da almaz mutlaka, kaynağından çıkamayan suyun kimseye faydası olamaz ben kendi adıma her sayfadan mutlaka bir şeyler öğrenerek, çoğunluğuna özenerek gönül dolusu alkışla ayrıldım. Ve içeriği ya da güncelliği bakımından mutlaka daha çok okura da ulaşabilmesini düşündüğüm yazılar, şiirler kaydettim. Bu gün bu kayıtlarımdan, yaz sıcaklarında hafif bir rüzgar esintisiyle dizelerden dereler sunmak istedim. Şiirler ve de şiirimsi dizelerden oluşan bu şiirsel söyleşiyle sabredip okuyabilen çıkarsa hayaller kurdurabilmeyi umarak tüm kalem dostlarıma teşekkürlerimle ve yer veremediklerimden özür dileyerek sözü sahiplerine bırakıyorum.
Abdülkadir Güler
Ben üşürüm
Kelebek üşür
Bebek üşür
Ben üşürüm
*
Ördek üşür
Leylek üşür
Ben üşürüm
*
Kars’ta
Ardahan’da
Kar yağıyor
Lapa lapa
Ben üşürüm
*
Sınır boylarında
Ahmet, Mehmet
Nöbet tutuyor
Ben üşürüm
*
Sokakta ki
Simit satan
Çocukları
Gördükçe
içim yanar
Ben üşürüm…
*
Abbas Oğuz
Can
Ey benim iyiliğim! Sevincim!
Bana yönelt acılı kökleriyle sarmaşıklarını
Süslü yollar döşeyip göğe
Severim seni
Korurum yaygın güzelliğini
Başka da ne istersin
Bilmem ki bu can evinden
Başkaları yağmalamasın diye
Can açmışken bütün kapıları cana
Ahmet Karakayan
Yine de..
İYİ BAYRAMLAR
Herkes cinnet geçiriyor
Kimsenin suçu yok değil mi?
Ben bile cinnete beş kala...
İçimde küçücük bir kız,
açmış küçücük ellerini dua ediyor.
Gözleri yaşlı, ayakkabıları kan içinde…
Sevinemiyor bayram geldi diye…
Yine de...
İYİ BAYRAMLAR
Ali Açıköz
Bana bir mektup yaz!
Eski zamanlarda olduğu gibi.
İstemem, a-mail, mesaj, faks
Sen bana mektup yaz kalemle, divitle...
Ziyanı yok geç gelsin
Ben beklerim kapılarda heyacanla
Dolaşmaktan değil,
Yaşamaktan yorulmuş postacıyı...
Sen bana mektup yaz yeter ki
Tıpkı eski zamanlarda olduğu gibi...
İstersen ucunu da yakabilirsin biraz
Ama kokun mutlaka olsun kağıtta
Dudağınla mühürle zarfı
Dilinle ıslat pulu...
Sen bana bir mektup yaz, lütfen...
Romantik zamanları yaşatsın
Teknolojiyi çıkar aradan
Yazın bana seni hatırlatsın...
Kalbinin ritmini ellerin çizsin
Sen bana bir mektup yaz ki
Zaman yenik düşen aşkımızın
Hatırası dirilsin...
İstemem ne telefon, ne web-cam
Sen bana bir mektup yaz kendi ellerinle...
Görmeyeyim yüzünü, duymayayım sesini
Hayalin harflerinde canlansın.
Sen bana bir mektup yaz ki
Siyah beyaz filmlerdeki gibi
Gözyaşlarım satırlarına damlasın:
Dağılsın mürekkepler, kaybolsun harfler
Sararsın kağıt, solsun renkler
Sen bana bir mektup yaz da
İnsanlar değilse bile
Çürüyen bağrımda
Okusun melekler...
Ata Kemal Şahin
Hiç bugünleri anlatmadın anne!
İstemezdim büyümek.
Ben hayatı sen sanırdım,
Yaşanmıyor ki özleyerek.
Hiç bugünleri anlatmadın anne!
İster miydim üzülmek.
Ben hayatı zevk sanırdım,
Yaşanmıyor ki ah çekerek.
Hiç bugünleri anlatmadın anne!
Çok isterdim sevilmek.
Ben hayatı o sanırdım,
Yaşanmıyor ki sabrederek.
Aks
Ayşegül HAYVAR
Aç gözlerini bebek...
Elif Defne bebek...
Ha doğdu,
Ha doğacak
Diye beklerken,
Ne zorlu bir süreçti
Seni bize getiren
En büyük sevgiyi
Yüreğimize veren
Gözleri mavi
Teni pembe
Elleri yumuk
Gülüşü yamuk
Aç gözlerini bebek
Hadi aç
Bu dünya senin
Lakin...
Biraz mahcubuz
Bağışla bizi bebek
Sana bıraktığımız
Bu dünya rezil...
• Asi Güvercin
Ya olursa?
Eyvah!
23 Nisan,
19 Mayıs,
30 Ağustos ve
29 Ekim’in sabahında
Ya televizyonu açtığımızda
TRT’nin bile köşesinde bayrak göremezsek?
10 Kasımlarda saat 9’u 5 geçe
Sirenler susturulursa?
Etrafımızı sakallı erkeklerle çarşaflı kadınlar sararsa?
O zaman kim verecek şehitlerimizin hesabını?
Kim tutacak insanları bir arada?
Ve yeni nesillere kim anlatacak,
Türkiye’nin en asil askeri ve kurucusu
Mustafa Kemal Atatürk’ü?
Ay Şen
Bu bir veda değil aslında
BU bir veda değil aslında, bir başkaldırış,
ÖZGÜRLÜĞE alabildiğine kanat çırpış.
Eskisinden daha canlı, daha ümit yüklü,
Huzur dolu mutluluğa uzanış.
Hoşcakal derken, geride bıraktıklarına hasret kalış.
Yaşamak isteyip de yaşayamadıklarına da serzeniş.
Bundan sonra yaşanacaklara da umutlu bir bakış.
Bu bir veda değil aslında, sevgiye kucak açış.
Adil Serkan SATI
Deniz
Gözlerinde denizi gördüm,
elaydı oysa...
Ağlıyordun ya giderken,
tuzundan olmalı.
Bazen sakin, bazen dalgalı.
Ben hep denizi aradım sende,
ondan olmalı...
Düşünce
Düşünce,
yerlere düşünce..
Elveda sevince!
Düşünce,
Yollara düşünce,
Tatlı bir yorgunluk
Yayılır bedene
ince ince!
Düşündüm dün gece!
Hiç sıkılmadan,
Hiç utanmadan
Bir iyice ve delice düşündüm!
Amacım suç işlemek değild
Ama düşüncelerimi kağıda döktüm!
Kimseye okumadım!
Çünkü düşündüklerim
"Düşünce suçu"na girer diye
Korkudan öldüm!
Aykar Sönmez
Kara
Bir yere gitmedi
saçımın karası
yıllar geçtikçe içime aktı
anlayacağın
hâlâ bende saklı
Berra
Kırık Can
İyi bilirsin sen kırılacak yerlerimi.
Sarhoşken düşman,
Ayıkken pişman olursun.
Beni anlaman ne mümkün?
Duvarlar, eşyalar dile gelse nafile.
Yere düşüp kırılan “can” benim.
Ayaklarındaki kan ne sanıyorsun?
Yürüdükçe bastığın kalp benim
Birgül YILMAZ
Son mektup
Dünyayı tersine döndürmek gibi
Ay' ı yıldızları yere indirmek gibi
Ateşi denizde söndürmek gibi
Güneşi toprağa saklamak gibi
Son mektubum, gidiyorum
Ölüm fermanı yazarcasına
Dipsiz kuyuya dalarcasına
Sonsuz uçuruma atlarcasına
Son mektubum, gidiyorum
Mazide saklı kalırcasına
Çektiğim acılar bitercesine
Dönülmez yola çıkarcasına
Son mektubum, gidiyorum.
Birsen
Gün yarelenmiş
Hayat yolunda, hazan çiçeği.
Hayat yolunda, hasret türküsü.
Ruhun ilacı sevgidir derler
Gönüller sevgisiz karanlıklarda,
Gün yorgun,
Gün yaralı,
Gün yanlızlıklarda.
Bir ışık yak çok zor olsada
Gün aydınlansın gölgeye inat.
Bir yol çiz çok zor olsada
Yollar yeşersin hazana inat.
Gölgeler kaybolsun karanlıklara inat.
Bırak güneş doğsun ruhun ısınısn
Yüreğini kanatan herşeye inat.
Deniz Doğan ÜÇ NOKTA
Yazsın biri
yazsın bir kalem ehli
birgün demeye gönül indirmediğimi,
zamanı keşkelerin sırtına vuramadığımı,
***
bir damla güneşsiz günü hep şiirle ışıttığımı,
-“ ben bütün hüzünleri denemişim kendimde
canımla besliyorum şu hüznün kuşlarını”-
küçük sevinçler ufalayıp atlas kelebeği günlerime,
büyük mutluluklar devşirdiğimi,
sıklıkla şükrettiğimi,
dostuma dost, düşmanıma düşman
hak bildiğim haksızlıkla dönüyorsa bana
öfkem yılan ıslığı...
yine de kinsizliğimi yazsın biri...
abartmasın, süslemesin benliğimi
büyütmesin çocukluğumu
***
dün bugünün yarısı
yaşamak desem, gelir peşi sıra sızısı
kaldırıyorum iki elimi
teslimiyetimi ve tesellimi
Yazsın biri..
ElçiNSevgİ
Aşkımı Sına
Bile bile uzatırım boynumu
Gözlerinle attığın ilmeğe
Yakın olmak için bir anlığına sana
--
Yanmayı göze alırım bir ömür
Ve direnirim şakirtgibi huzura
Naz eyle
--
Savrulmadan külüm gösterme yüzünü
Gösterme sevgili! Aşkımı sına!
•Erdal Ceyhan
Haiku. 127 : Saat
Saathep ilerliyor
Bağlayacağım akrebi yelkovana
Hadi bakalım kımıldarsan kımılda.
Ersin Kabaoğlu
üzerine benek düşmüş eller VE YILLAR
Ak düşmüş saçlar denir ya... Klişe diye bilinir ya... Evet, klişedir de...
Çoğu zaman da yaştan başdan âri, zamansızca saçlara düşseler de...
Ya üzerine benek düşmüş eller
O doğmuş, üretmiş ve paylaşmış
Çoğu da yenilerini doğurmuş
Sevinci de, acıyı da
Hüznü de, coşkuyu da görüp geçirmiş
Kaderini yaşamış ,
Özenli ya da özensizce yazıp çizmiş eller
Hatta başkalarının kaderlerini de...
…
Kalplerimize düşmesinler yine de derim bazen
Ruhlarımıza ve zihinlerimize de
Ellerde saygı uyandıran o asil benekler.
•Esma KAHRAMAN
Bugün gelme
'bugün gelme
çok yağmur yağıyor'
yarın da
kar yağacakmış...
Erhan Tığlı
GÜZELLİĞİ GÖRMEYEN...
Güzelliği görmeyen
Sevmek nedir bilmeyen
Kuru bir can gezdirir
Çevreyi temizlemeyen
Hiçbir çiçek dikmeyen
Cenneti cehenneme çevirir
İyiyi doğruyu güzeli
Kötülere ezdirir
Dostunu arkadaşını
Yaşamaktan bezdirir
******
•Fatma İyibilgin
Cemre
Sen
Özümün çiy damlası
Sen ömrümün son cemresiydin
Söyle
Neden düşmedin??
Filiz Alev
Ruhlu
Dedi,
Nasıl anlaşıyosun?
Dedim,
Zor olmuyo?
Dedi.. e ruh hastası?
Dedim.. işte biliyoo
Nassı yani?
Kızım dedim sen asıl,
Kendini
Süper, normal
Sanandan kork!
Göksel47
Baharla gelen sırlar
Herkesin bir sırrı var kendince,
ne duyumak, ne de hatırlamak istediği.
Ne çiçek kokan bahar,
ne sevdiği şiirler,
ne resimler,
ne şarkılar,
ne de, yemyeşil kırlar.
Açamaz, anlatamaz,
tutamaz, tutturamaz,
çözemez ,sır yumağını,
hatırlatsa da ONA birşeyleri,
bu BAHAR...
İteler, bir sonraki seneye,
sır yumağını...
Ey pencereden süzülen ışık,
sarıp sarmaladım, bu yıl da yumağımı,
giderken unutma,
benim kafam karışık..
GÜZ Özlemi
ÇILGIN
Yakalasam ucundan bir bulutun
Çeksem aşağı ve toplansa elimde
Şirin, pamuk bir yumak gibi
Çöksem deli bir rüzgarın
Hüzünle dolaştığı tepelere
Sallasam ayağımı, gözümü yumsam
Ya da yaklaştırsam bir yıldıza
Soluğumu ve fısıldasam gizimi
Ne bileyim en iyisi, belki de
İnsan selinin yıkadığı yolda
Bağdaş kurup otursam
Düşünceler dizsem parkelere
Ve satranç oynasam dünyayla
Belki o zaman susar içimdeki çılgın.
SAHAFÇA Hâdiye Kaptan
Vebâl
ters yüz dönünce
hayatın madalyonu
batan gemide
son flikaya sığmayan yolcu
yaşamın terkisini ararken
ısırdı gözlerini umman
oysa
gemiye binmeden önce
yaşayacağını sandığı
ısmarlama bir hayat vardı önünde
avuçlarına bırakılan
bu sefil sancı
kimin vebâli anlamadan
batıp sulara boğuld
• Hafize aynaci
Olsam
Seni derinlerde inci sanırdım
Bulanık sularda yüzmemiş olsam
Susamış canına canan olurdum
Çıkası canımdan bezmemiş olsam
***
Seni özlemeyi şeref bilirdim
Hasreti raflera dizmemiş olsam
Sen çağırmasanda yine gelirdim
Benden gidişine kızmamış olsam
***
Halil Güven (Sökeli)
Ben bir öğretmenim
Ben bir öğretmenim
Öğrenme arkadaşıyım gençlerin
Gülerler gülerim üzülürler
Gülücükler serperim yüzlerine
.
Ben bir öğretmenim
Hayaller uçururum zaman ötesine
Gerçekler gülsün diye güne
Geriliği iter yeniliğe öykünürüm
,
Ben bir öğretmenim
Yaşamı sevgi çiçeği yaparım
Davranışlarda
Saygı sıra bilinci yayarım
.
Ben bir öğretmenim
Dinmez ruhumun isyanları
Coşkun sellere özenir
Çağlar çağlar çağlarım
•Hikmet DADALI
Soru
Bir cimrinin sunduğunu
Alsam mı almasam mı?
Cahilin ardında namaz
Kılsam mı kıılmasam mı?
Bir gece vakti uyansam
Dönüp yıldızlara baksam
O yıldızlardan bir ışık
Sorsam mı sormasam mı?
Kanayan bir kalp yarası
Sarsam mı sarmasam mı?
Açılır cennet kapısı
Girsem mi girmesem mi?
Kerim Korkut
-ikra
Hadi çocuk
Bak yağıyorum sokaklarına
Hadi çocuk çık cama!
Bırak da saçların ıslansın yağmurda
Toprak kokum dolaşsın damarlarında
Hadi çocuk! Son bir nefes daha…
Kerim Korkut
Üç sevgili
Üç sevgili vardır
Gül, bülbül, gönül
Gül vücut
Bülbül dil
Gönül ruhtur
Biri okşayarak
Biri şakrayarak
Biri anlayarak
Sevilir
KONUŞAN KALEM
İnsanlar
İnsanlar var yaşamının son an'ına kadar
gününü gün ediyor.
İnsanlar var insanlığı yaşatmak için
ömrünü tüketiyor...
Mehmet Burakgazi
Ben cefalı, sen vefalı
Ben cefalı, sen vefalı,
Çektik bu dünyada kahrı,
Sankiyalan, sanki rüya,
İsyan edilmez yazgıya,
Gitti, mevsimin yazı, baharı,
Bitirdik ömrü, yılları,
Senin ben de, benim sen de,
Hakbilir, çok hakkın var,
Ödeşmeden, çekip gitmek olurrmu....
*****
Hayal kurduk, yarınlara,
Çınar olduk, fidanlara,
Merhemsardık yaralara,
Rüzgâr vurdu umutlara,
Doluyağdı hayallere,
Sitemolmaz cefalara, acılara,
Benim, sen de, senin ben de,
Hak bilir, çok hakkım var,
Ödeşmeden çekip gitmek olur mu....
Mesut karip
•“Ölmüş Anama Mektup” dan...
“Oysa ben, gökyüzünün mavisini başına tül,
semadaki yıldızları yakana gül
olarak takmak isterdim…”
Mesut Selek
Şelâle saçlı...
Sadece sevdim.
Bazen bir rengi,
Bazen bir şairi,
Bazen bir kızın gülüşünü
Bazen bir ceylanın gözlerini,
Bazen bir kadının utangaç dokunuşunu
Bazen şelale saçlı güzeli,
Onun yan bakışlarını,
Endamını sevdim...
Bazen de kendi iç çekişimi sevdim
Kısacası can dediğim
Ben
Sevmek için eğittim
Yüreğimi...
Muhsin Durucan
Güzel Türkçe’m
Güzel Türkçe’m, tatlı dilim
Ağız tadı, bal şekerim.
Düşüncemdir ilmek ilmek
Ak kâğıtta sergilemek.
Anadilim, sıcaklığım
Sesim, özüm, yüz aklığım.
Kırda çiçek, kitapta söz
Petek petek damlayan öz.
Salkım salkım üzüm bağım
Elmam, ayvam, şirin narım.
Şiir şiir kitaplığım
Simge simge al bayrağım.
Güzel Türkçe’m sevincimsin
Hem gündüzüm, hem gecemsin.
Muzaffer Yıldırım
Önyargımız
…
Kötünün de iyi yanları olabilir,
çürüğün sağlam tarafı olduğu gibi
Önyargılı olmadan bakmalıyız objelere / nesnelere,
değilse hatalı karar verebiliriz,
o zaman da yanılgılarımızın sonu gelmez biteviye …
Nahide çelebi
Özgürlük
Düşmanlıklar içinde,
Galipse dostluk,
Çirkinlikler içinde,
Öndeyse hoşluk,
Çağdaş aydınlık,
Bir dünyada yaşıyorsan,
Kinleri yok ettiyse sevgi,
Yaşam anlam kazanır,
Ve yaşanmaya değer
Özgürlük!
Hasrete Yolculuk adlı şiir kitabından
Nedim ÜSTÜN
Analar ağlamasın... Ölsün! !..
"Analar ağlamasın"
tabii ki ağlamasın analar
kim ister ki böyle bir şeyi..
analar...ağlamasın analar...
ağlamasın...ağlamasın zaten
ölsünanalar...en iyisi ölsün
ama çocuklarından önce
ölsün ve gömülsün...
en iyisi bu...bence...
-...!..?..
-analar
çocuklarından önce ölsün
ki
öldüğünü görmesin
çocuklarının...
-...
-hangi ana kabul etmez ki ?..
mersin...sabah sabah...
*saat gene utancı utanç geçiyor
insanlığa çok var daha*
*10 çocuk ölü ve 7 yaralı...*
NECATİ EREN GÜREL
•2 mi 1 miyiz?
Senle; bal ile süt
Tahin ile pekmez
Şut ve gol gibiyiz…
Senle; deniz ile dalga
Yağmurile bulut
Kavgaile yumruk
Senle; açlık ile umut
Bilgi ile aydınlık
Toprak ile tırnak gibiyiz…
Senle;!
Vatan ile B A Y R A K
Hudut ile kan
Zorbaya ejderha gibiyiz…
SENLE; ELİF KIZ İLE OYUNCAK BEBEK
KÜÇÜK AHMET İLE KIRMIZI BİSİKLET
DOĞUSU İLE BATISI İLE
BİR,
M
İ
L
L
E
T
Gibiyiz!...
Nevzat Dagli
Adalet herkese lazım
Adalet herkese lazım unutma,
Savcıya, yargıca sövmeyi bırak.
Ya tükürme ya da yalayıp yutma,
Ağzında lafları gevmeyi bırak.
***
Haramla tütüyor sizin ocaklar,
Namuslu insanı açlıkla haklar.
Doğru söyleyeni hukuk kucaklar,
Dokuzuncu köyden kovmayı bırak.
***
Nil ALAZ
İnternet-i Memnu
Gazel yüklüdür –tecavüz edilmiş haklara-
Gazel doğurur- merdiven altında-
Gazel öpüşür- kızışınca gerçekler-
Gazel yazarız –
“Adil Olmayan Yasalara Uymak Adil Olamaz”
Biri Elif Desin
Sessizliğe dair her şey söylenebilir
Ama “O”nu sürekli meşgule alıyorlar
Güzelliği hep yanlış yerlerde aratıyorlar
Ooooooooooooooo biri Elif desin.
Nilgün Baştuğ
• "Bir serçenin çığlığı evrene
k ü s ü n c e
yer çekimine yenik düş-müş
d ü ş ü n c e!"Nilgün Baştuğ
Ruksan ildan
•"Sen boynu bükük bakarsan o çerçeveden"
Biriktiriyorum yokluğunu
Sana ait her görüntüyü
Hafızamda kareliyorum
Umarsız sinmiş bir köşe de sen olan
kokunu arıyorum
Proyasko
XY açılımı(Hepimiz aşığız)
“kendi yaralarımdan yarattığım
ağrı-dağımın eteklerinde
darmadağındım
en çok da seni kaybediyordum her gece...
sonra ruhumun dünyevi kaosları içinde
cebinden düşen gülümselerden izini buluyordum...
mezeli masal(l)arda armağanımdın...
boşver...
aşk işte...”
Selma Yılmaz
• Hangi merhem tüm kırılmışlıkları onarır?
Hangi silgi siler, söz sıyrıklarını?
Özlemenin şifası var mıdır?
Ya hasretin?
İyileştiren sevgilere ihtiyacı vardır kimilerinin,
Şimdilerde var mısınız bir yaralı yüreği sevmeye?
Yaralarını sevgi denen merhemle iyileştirmeye. Yeni bloger
Sudan Hayaller
SENSİZLİK
Sensiz yaşamayı öğrenmek
Hep bildiğim bir şeydi sanki
Bildiklerim neydi ki zaten
Hayallerimin toplamının hiçbir gerçek etmeyeceği
Yine de hayal kurardım
Orda tazeydin sen
Pazar sabahları sepete bırakılan ekmek gibi
Öpüp üç kez başıma koymadan
Bakmazdım tadına
Çabuk bayatlardın düşlerimde
Atmaya kıyamazdım yine de
Azizdin benim için nimet gibi…
Şahin ÖZŞAHİN
Kendimce…
Onu bir de bana sor
Köşe yazarı olmak
Hikâye yazmak
Roman yazmak
Günler, haftalar, aylar…
Aslında baya zor.
Şiir öyle mi?
Yerine göre
İki, üç, dört satır
Bilemedin bir sayfa efor
“Öyle mi sanıyorsun?
Onu bir de bana sor.”
Şükran Okyay
Bir ben, bir de kendim...
Penceremde yağmur damlaları
Gözbebeğimde ilkbaharlar
Avuçlarımı yakan demli çayımın sıcaklığı
Parmak uçlarımda ise
Mutluluğun titreşimleri var.
*
Demir almış anladım
Limanımdaki gemilerim
Lodos sonrası yüreğimde
Şimdi tek isteğim
Bir ben, bir de kendim…
Şuayip ODABAŞI
Sonunu bilseydİ
Sonunu bilseydi yaprak,
Rüzgâra el eder miydi?
Ölene yansaydı toprak,
Gidene gel eder miydi?
Sevgisiz olsaydı gönül,
Dikenleri gül eder miydi?
Aşkla yanmasaydı gönül,
Kendini kül eder miydi?
Semazen dönse boşuna,
Nefesin yel eder miydi?
Mecnun vuslat gözyaşına
Leyla’yı sel eder miydi?
Ney elinde ağlamayan,
Sözünü dil eder miydi?
Sevda ile çağlamayan,
Gözünü mil eder miydi?
Şennur Köseli
Hayat acıtmasan n'olur
Acıtmasa ya
Anılar
Fotoğraflar
Göçüp gidenler
Hayatı ciddiye almasak ya
Her şeyi bilmesek
Duymasak
Gidişine yaşasak
Akrebi yelkovandan kurtarsak ya
Yavaşlatsak zamanı
Soluklansak şu yokuşun başında
Bir başımıza
Ve bilmesek ya
Hayata dair her şeyi
Birazcık da
Bilmesek ya
Şerife Mutlu (Rahmet ve saygıyla!..)
Seken Hayatlarımız
Su yüzünde
Seken taşlardır
Hayatlarımız
Yer çeker,
Biz sekeriz
Bu yüzdendir
Saça
Düşen
A
K
L
A
R
I
M
I
Z...
Tly Ekr
Darağacında semah
Zıpkın yer böğür,
Yedi cihan'a bedel...
O bakış yeri göğü deler.
İsyana ağıt yakar dil,
Yutkunur...
Yutkunur...
Dar boğazdır geçit vermez yel.
Darağacında semah yaparken,
Önemli olan çok yaşamak değil!
Yaşadığı sürede çok şeyler yapabilmek derken...
Kuşlar kondu koynuna..
SeN....Gülümserken...
Oy..Seni duyana kurban..
TURKAY KORKMAZ
Anneler günü çiçeği
menekşenin moruna
sarısına papatyanın
kanat takar anne
düşleri yedeğinde
koşuyor
denize güneşe
gün çoğalıyor
UFUK KESİCİ
ŞiirsellEDİM" mi,
NEDİM Okurum bol bol
-yaşı geçkin "-lEDİM" lere öneririm... -
Adam
Şiirin tansiyon ilacı...
Dil altı/ üstü
Cinsinden...
Ünal şöhret Dirlik
AĞLAYACAĞIM
I.
Bahar bacağını salladığında
Ulu çamların başında
Boz dukkuklar
Ötmeye başlayacak
Seni hatırlayacağım
İçim göynüyecek
Gözlerim dolacak
Ağlayacağım.
***
Vildan Sevil
•Duruşma
Duruşma
Görünmez bir cadının çakıllardaki ayak izleri
Ya da merdivenlerdeki tıkırtıları
Nedir bu?
Yüreğe akan bir çağıltı... Bir.....
İnanamam inkâra dururum
.....
Ömrün son duruşması mı bu?
Yanılgılar kanarken çığlık çığlığa
İnkârın inkârı için
Ve de
Kırmak için kalemi
İlle “samimi ikrar” gerekli
“İlle de samimi ikrarın gerekli” derken yargıç
.....
Sen,
Görkemli ve buğulu bilincimin uzakları
Tut ellerimi
Üşüyorum
Korkuyorum
Yorgunum
Not: İsimler üstte yazıldı.