Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Temmuz '14

 
Kategori
Şiir
 

Şiirsel söyleşi

Şiirsel söyleşi
 

İnternetten alıntıdır


Hayatta pek çok seçenek varken yüreğinin sesini satırlara emanet eden kültür sanat, edebiyata gönül  veren, okuma- yazma sevdalısı, ozanlar, yazarlar, şairler ve yazanlar merhaba!..

Burada bulunduğum süre içinde olumlu olumsuz sayısız duyguda paralel ya da karşıt düşüncede olduğumuz oldu olacak da kısmetse, her fikir mutlaka açığa çıkmalı onay alır ya da almaz mutlaka, kaynağından çıkamayan suyun kimseye faydası olamaz ben kendi adıma her sayfadan mutlaka bir şeyler öğrenerek, çoğunluğuna özenerek gönül dolusu alkışla ayrıldım. Ve  içeriği ya da güncelliği bakımından mutlaka daha çok okura da ulaşabilmesini düşündüğüm   yazılar, şiirler kaydettim. Bu gün bu kayıtlarımdan, yaz sıcaklarında hafif  bir rüzgar esintisiyle dizelerden dereler sunmak istedim. Şiirler ve de şiirimsi dizelerden oluşan bu şiirsel söyleşiyle sabredip okuyabilen çıkarsa hayaller kurdurabilmeyi umarak tüm kalem dostlarıma teşekkürlerimle ve yer veremediklerimden özür dileyerek sözü sahiplerine bırakıyorum.

Abdülkadir Güler

Ben üşürüm
Kelebek üşür

Bebek üşür

Ben üşürüm

*

Ördek üşür

Leylek üşür

Ben üşürüm

*

Kars’ta

Ardahan’da

Kar yağıyor

Lapa lapa

Ben üşürüm

*

Sınır boylarında

Ahmet, Mehmet

Nöbet tutuyor

Ben üşürüm

*

Sokakta ki

Simit satan

Çocukları

Gördükçe

içim yanar

Ben üşürüm…

*
Abbas Oğuz

Can

Ey benim iyiliğim! Sevincim!

Bana yönelt acılı kökleriyle sarmaşıklarını
Süslü yollar döşeyip göğe
Severim seni
Korurum yaygın güzelliğini

Başka da ne istersin

Bilmem ki bu can evinden
Başkaları yağmalamasın diye
Can açmışken bütün kapıları cana                        

Ahmet Karakayan

Yine de..

İYİ BAYRAMLAR

Herkes cinnet geçiriyor

Kimsenin suçu yok değil mi?

Ben bile cinnete beş kala...

 

İçimde küçücük bir kız,

açmış küçücük ellerini dua ediyor.

Gözleri yaşlı, ayakkabıları kan içinde…

Sevinemiyor bayram geldi diye…

Yine de...

İYİ BAYRAMLAR

Ali Açıköz

 

Bana bir mektup yaz!

Eski zamanlarda olduğu gibi.

İstemem, a-mail, mesaj, faks

Sen bana mektup yaz kalemle, divitle...

Ziyanı yok geç gelsin

Ben beklerim kapılarda heyacanla

Dolaşmaktan değil,

Yaşamaktan yorulmuş postacıyı...

Sen bana mektup yaz yeter ki

Tıpkı eski zamanlarda olduğu gibi...

İstersen ucunu da yakabilirsin biraz

Ama kokun mutlaka olsun kağıtta

Dudağınla mühürle zarfı

Dilinle ıslat pulu...

Sen bana bir mektup yaz, lütfen...

Romantik zamanları yaşatsın

Teknolojiyi çıkar aradan

Yazın bana seni hatırlatsın...

Kalbinin ritmini ellerin çizsin

Sen bana bir mektup yaz ki

Zaman yenik düşen aşkımızın

Hatırası dirilsin...

İstemem ne telefon, ne web-cam

Sen bana bir mektup yaz kendi ellerinle...

Görmeyeyim yüzünü, duymayayım sesini

Hayalin harflerinde canlansın.

Sen bana bir mektup yaz ki

Siyah beyaz filmlerdeki gibi

Gözyaşlarım satırlarına damlasın:

Dağılsın mürekkepler, kaybolsun harfler

Sararsın kağıt, solsun renkler

Sen bana bir mektup yaz da

İnsanlar değilse bile

Çürüyen bağrımda

Okusun melekler...

Ata Kemal Şahin

Hiç bugünleri anlatmadın anne!
İstemezdim büyümek.
Ben hayatı sen sanırdım,
Yaşanmıyor ki özleyerek.

Hiç bugünleri anlatmadın anne!
İster miydim üzülmek.
Ben hayatı zevk sanırdım,
Yaşanmıyor ki ah çekerek.

Hiç bugünleri anlatmadın anne!
Çok isterdim sevilmek.
Ben hayatı o sanırdım,
Yaşanmıyor ki sabrederek.

Aks
 
Ayşegül HAYVAR

 

Aç gözlerini bebek...

Elif Defne bebek...

Ha doğdu,

Ha doğacak

Diye beklerken,

Ne zorlu bir süreçti

Seni bize getiren

En büyük sevgiyi

Yüreğimize veren

Gözleri mavi

Teni pembe

Elleri yumuk

Gülüşü yamuk

Aç gözlerini bebek

Hadi aç

Bu dünya senin

Lakin...

Biraz mahcubuz

Bağışla bizi bebek

Sana bıraktığımız

Bu dünya rezil...
• Asi Güvercin

Ya olursa?

Eyvah!

23 Nisan,
19 Mayıs,
30 Ağustos ve
29 Ekim’in sabahında
Ya televizyonu açtığımızda
TRT’nin bile köşesinde bayrak göremezsek?
10 Kasımlarda saat 9’u 5 geçe
Sirenler susturulursa?
Etrafımızı sakallı erkeklerle çarşaflı kadınlar sararsa?

O zaman kim verecek şehitlerimizin hesabını?
Kim tutacak insanları bir arada?
Ve yeni nesillere kim anlatacak,
Türkiye’nin en asil askeri ve kurucusu
Mustafa Kemal Atatürk’ü?

 

Ay Şen

Bu bir veda değil aslında

BU bir veda değil aslında, bir başkaldırış,  

ÖZGÜRLÜĞE alabildiğine kanat çırpış. 

Eskisinden daha canlı, daha ümit yüklü,  

Huzur dolu mutluluğa uzanış. 

Hoşcakal derken, geride bıraktıklarına hasret kalış. 

Yaşamak isteyip de yaşayamadıklarına da serzeniş. 

Bundan sonra yaşanacaklara da umutlu bir bakış. 

Bu bir veda değil aslında, sevgiye kucak açış. 

 

Adil Serkan SATI

Deniz

Gözlerinde denizi gördüm,

elaydı oysa...

Ağlıyordun ya giderken,

tuzundan olmalı.

Bazen sakin, bazen dalgalı.

Ben hep denizi aradım sende,

ondan olmalı...  

Düşünce

Düşünce,

yerlere düşünce..

Elveda sevince!

 

Düşünce,

Yollara düşünce,

Tatlı bir yorgunluk

Yayılır bedene

ince ince!

 

Düşündüm dün gece!

 

Hiç sıkılmadan,

Hiç utanmadan

Bir iyice ve delice düşündüm!

 

Amacım suç işlemek değild

Ama düşüncelerimi kağıda döktüm!

Kimseye okumadım!

 

Çünkü düşündüklerim

"Düşünce suçu"na girer diye

Korkudan öldüm! 

Aykar Sönmez

 

Kara


Bir yere gitmedi

saçımın karası

yıllar geçtikçe içime aktı

anlayacağın

hâlâ bende saklı

 

Berra

 

Kırık Can

İyi bilirsin sen kırılacak yerlerimi.

Sarhoşken düşman,

Ayıkken pişman olursun.

Beni anlaman ne mümkün?

Duvarlar, eşyalar dile gelse nafile.

Yere düşüp kırılan “can” benim.

Ayaklarındaki kan ne sanıyorsun?

Yürüdükçe bastığın kalp benim

 

Birgül YILMAZ

Son mektup

Dünyayı tersine döndürmek gibi

Ay' ı yıldızları yere indirmek gibi

Ateşi denizde söndürmek gibi

Güneşi toprağa saklamak gibi

Son mektubum, gidiyorum

Ölüm fermanı yazarcasına

Dipsiz kuyuya dalarcasına

Sonsuz uçuruma atlarcasına

Son mektubum, gidiyorum

Mazide saklı kalırcasına

Çektiğim acılar bitercesine

Dönülmez yola çıkarcasına

Son mektubum, gidiyorum.

Birsen

Gün yarelenmiş

Hayat yolunda, hazan çiçeği.

Hayat yolunda, hasret türküsü.

Ruhun ilacı sevgidir derler

Gönüller sevgisiz karanlıklarda,

Gün yorgun,

Gün yaralı,

Gün yanlızlıklarda.

Bir ışık yak çok zor olsada

Gün aydınlansın gölgeye inat.

Bir yol çiz çok zor olsada

Yollar yeşersin hazana inat.

Gölgeler kaybolsun karanlıklara inat.

Bırak güneş doğsun ruhun ısınısn

Yüreğini kanatan herşeye inat.

Deniz Doğan ÜÇ NOKTA 

Yazsın biri

yazsın bir kalem ehli

birgün demeye gönül indirmediğimi,

zamanı keşkelerin sırtına vuramadığımı,

***

bir damla güneşsiz günü hep şiirle ışıttığımı,

-“ ben bütün hüzünleri denemişim kendimde

canımla besliyorum şu hüznün kuşlarını”-

küçük sevinçler ufalayıp atlas kelebeği günlerime,

büyük mutluluklar devşirdiğimi,

sıklıkla şükrettiğimi,

dostuma dost, düşmanıma düşman

hak bildiğim haksızlıkla dönüyorsa bana

öfkem yılan ıslığı...

yine de kinsizliğimi yazsın biri...

abartmasın, süslemesin benliğimi

büyütmesin çocukluğumu

***

dün bugünün yarısı

yaşamak desem, gelir peşi sıra sızısı

kaldırıyorum iki elimi

teslimiyetimi ve tesellimi

Yazsın biri..

                                
ElçiNSevgİ

Aşkımı Sına

Bile bile uzatırım boynumu

Gözlerinle attığın ilmeğe

Yakın olmak için bir anlığına sana

--

Yanmayı göze alırım bir ömür

Ve direnirim şakirtgibi huzura

Naz eyle

--

Savrulmadan külüm gösterme yüzünü

Gösterme sevgili! Aşkımı sına!


•Erdal Ceyhan

 Haiku. 127 : Saat

Saathep ilerliyor

Bağlayacağım akrebi yelkovana

Hadi bakalım kımıldarsan kımılda.

Ersin Kabaoğlu

üzerine benek düşmüş eller VE YILLAR

Ak düşmüş saçlar denir ya... Klişe diye bilinir ya... Evet, klişedir de...

Çoğu zaman da yaştan başdan âri, zamansızca saçlara düşseler de...

Ya üzerine benek düşmüş eller

O doğmuş, üretmiş ve paylaşmış

Çoğu da yenilerini doğurmuş

Sevinci de, acıyı da

Hüznü de, coşkuyu da görüp geçirmiş

Kaderini yaşamış ,               

Özenli ya da özensizce yazıp çizmiş eller

Hatta başkalarının kaderlerini de...

 …

Kalplerimize düşmesinler yine de derim bazen

Ruhlarımıza ve zihinlerimize de

Ellerde saygı uyandıran o asil benekler.


•Esma KAHRAMAN

Bugün gelme

'bugün gelme
çok yağmur yağıyor'
yarın da
kar yağacakmış...

 Erhan  Tığlı

GÜZELLİĞİ GÖRMEYEN...

Güzelliği görmeyen

Sevmek nedir bilmeyen

Kuru bir can gezdirir

Çevreyi temizlemeyen

Hiçbir çiçek dikmeyen

Cenneti cehenneme çevirir

İyiyi doğruyu güzeli

Kötülere ezdirir

Dostunu arkadaşını

Yaşamaktan bezdirir

******
•Fatma İyibilgin

Cemre                

 

Sen

Özümün çiy damlası

Sen ömrümün son cemresiydin

Söyle

Neden düşmedin??   

Filiz Alev

Ruhlu

Dedi,
Nasıl anlaşıyosun?
Dedim,
Zor olmuyo?
Dedi.. e ruh hastası?
Dedim.. işte biliyoo
Nassı yani?
Kızım dedim sen asıl,
Kendini
Süper, normal
Sanandan kork!

 

Göksel47

 

Baharla gelen sırlar

Herkesin bir sırrı var kendince,

ne duyumak, ne de hatırlamak istediği.

Ne çiçek kokan bahar,

ne sevdiği şiirler,

ne resimler,

ne şarkılar,

ne de, yemyeşil kırlar.

Açamaz, anlatamaz,

tutamaz, tutturamaz,

çözemez ,sır yumağını,

hatırlatsa da ONA birşeyleri,

bu BAHAR...

İteler, bir sonraki seneye,

sır yumağını...

Ey pencereden süzülen ışık,

sarıp sarmaladım, bu yıl da yumağımı,

giderken unutma,

benim kafam karışık..

GÜZ Özlemi

 ÇILGIN


Yakalasam ucundan bir bulutun

Çeksem aşağı ve toplansa elimde

Şirin, pamuk bir yumak gibi

Çöksem deli bir rüzgarın

Hüzünle dolaştığı tepelere

Sallasam ayağımı, gözümü yumsam

Ya da yaklaştırsam bir yıldıza

Soluğumu ve fısıldasam gizimi

Ne bileyim en iyisi, belki de

İnsan selinin yıkadığı yolda

Bağdaş kurup otursam

Düşünceler dizsem parkelere

Ve satranç oynasam dünyayla

Belki o zaman susar içimdeki çılgın.

SAHAFÇA Hâdiye Kaptan

Vebâl

 ters yüz dönünce

hayatın madalyonu

batan gemide

son flikaya sığmayan yolcu

yaşamın terkisini ararken

ısırdı gözlerini umman

oysa

gemiye binmeden önce

yaşayacağını sandığı

ısmarlama bir hayat vardı önünde

 

avuçlarına bırakılan

bu sefil sancı

kimin vebâli anlamadan

batıp sulara boğuld
• Hafize aynaci

Olsam

Seni derinlerde inci sanırdım
Bulanık sularda yüzmemiş olsam
Susamış canına canan olurdum
Çıkası canımdan bezmemiş olsam

***

Seni özlemeyi şeref bilirdim
Hasreti raflera dizmemiş olsam
Sen çağırmasanda yine gelirdim
Benden gidişine kızmamış olsam

***
Halil Güven (Sökeli)

 

Ben bir öğretmenim

Ben bir öğretmenim

Öğrenme arkadaşıyım gençlerin

Gülerler gülerim üzülürler

Gülücükler serperim yüzlerine

.

Ben bir öğretmenim

Hayaller uçururum zaman ötesine

Gerçekler gülsün diye güne

Geriliği iter yeniliğe öykünürüm

,

Ben bir öğretmenim

Yaşamı sevgi çiçeği yaparım

Davranışlarda

Saygı sıra bilinci yayarım

.

 Ben bir öğretmenim

Dinmez ruhumun isyanları

Coşkun sellere özenir

Çağlar çağlar çağlarım

 
•Hikmet DADALI

Soru

Bir cimrinin sunduğunu

Alsam mı almasam mı?

Cahilin ardında namaz

Kılsam mı kıılmasam mı?

Bir gece vakti uyansam

Dönüp yıldızlara baksam

O yıldızlardan bir ışık

Sorsam mı sormasam mı?

Kanayan bir kalp yarası

Sarsam mı sarmasam mı?

Açılır cennet kapısı

Girsem mi girmesem mi?

Kerim Korkut

-ikra

Hadi çocuk

Bak yağıyorum sokaklarına

Hadi çocuk çık cama!

Bırak da saçların ıslansın yağmurda

Toprak kokum dolaşsın damarlarında

Hadi çocuk! Son bir nefes daha…

Kerim Korkut

 Üç sevgili 

 Üç sevgili vardır

Gül, bülbül, gönül

Gül vücut

Bülbül dil

Gönül ruhtur

Biri okşayarak

Biri şakrayarak

Biri anlayarak

Sevilir

KONUŞAN KALEM

 

İnsanlar

 İnsanlar var yaşamının son an'ına kadar

gününü gün ediyor.

İnsanlar var insanlığı yaşatmak için

ömrünü tüketiyor...

 

Mehmet Burakgazi

 Ben cefalı, sen vefalı

Ben cefalı, sen vefalı,

Çektik bu dünyada kahrı,

Sankiyalan, sanki rüya,

İsyan edilmez yazgıya,

Gitti, mevsimin yazı, baharı,

Bitirdik ömrü, yılları,

Senin ben de, benim sen de,

Hakbilir, çok hakkın var,

Ödeşmeden, çekip gitmek olurrmu....

*****

Hayal kurduk, yarınlara,

Çınar olduk, fidanlara,

Merhemsardık yaralara,

Rüzgâr vurdu umutlara,

Doluyağdı hayallere,

Sitemolmaz cefalara, acılara,

Benim, sen de, senin ben de,

Hak bilir, çok hakkım var,

Ödeşmeden çekip gitmek olur mu....

 

 Mesut karip


•“Ölmüş Anama Mektup”  dan...

“Oysa ben, gökyüzünün mavisini başına tül,

semadaki yıldızları yakana gül

olarak takmak isterdim…”

Mesut Selek

 

Şelâle saçlı...

Sadece sevdim.
Bazen bir rengi,
Bazen bir şairi,
Bazen bir kızın gülüşünü
Bazen bir ceylanın gözlerini,
Bazen bir kadının utangaç dokunuşunu

Bazen şelale saçlı güzeli,

Onun yan bakışlarını,

Endamını sevdim...
Bazen de kendi iç çekişimi sevdim
Kısacası can dediğim
Ben
Sevmek için eğittim
Yüreğimi...

Muhsin Durucan

Güzel Türkçe’m

Güzel Türkçe’m, tatlı dilim
Ağız tadı, bal şekerim.

Düşüncemdir ilmek ilmek
Ak kâğıtta sergilemek.

Anadilim, sıcaklığım
Sesim, özüm, yüz aklığım.

Kırda çiçek, kitapta söz
Petek petek damlayan öz.

Salkım salkım üzüm bağım
Elmam, ayvam, şirin narım.

Şiir şiir kitaplığım
Simge simge al bayrağım.

Güzel Türkçe’m sevincimsin
Hem gündüzüm, hem gecemsin.

Muzaffer Yıldırım

Önyargımız       



 Kötünün de iyi yanları olabilir,
 çürüğün sağlam tarafı olduğu gibi

Önyargılı olmadan bakmalıyız objelere / nesnelere,
değilse hatalı karar verebiliriz,
o zaman da yanılgılarımızın sonu gelmez biteviye …

 Nahide çelebi 

 

Özgürlük

Düşmanlıklar içinde,

 Galipse dostluk,

Çirkinlikler içinde,

Öndeyse hoşluk,

Çağdaş aydınlık,

Bir dünyada yaşıyorsan,

Kinleri yok ettiyse sevgi,

Yaşam anlam kazanır,

Ve yaşanmaya değer

Özgürlük! 

Hasrete Yolculuk adlı şiir kitabından

 

Nedim ÜSTÜN

 

Analar ağlamasın... Ölsün! !..

"Analar ağlamasın"

tabii ki ağlamasın analar

kim ister ki böyle bir şeyi..

analar...ağlamasın analar...

ağlamasın...ağlamasın zaten

ölsünanalar...en iyisi ölsün

ama çocuklarından önce

ölsün ve gömülsün...

en iyisi bu...bence...

-...!..?..

-analar

çocuklarından önce ölsün

ki

öldüğünü görmesin

çocuklarının...

-...

-hangi ana kabul etmez ki ?..

mersin...sabah sabah...

*saat gene utancı utanç geçiyor

insanlığa çok var daha*

*10 çocuk ölü ve 7 yaralı...*

 NECATİ EREN GÜREL
•2 mi 1 miyiz?

 Senle; bal ile süt

Tahin ile pekmez

Şut ve gol gibiyiz…

Senle; deniz ile dalga

Yağmurile bulut

Kavgaile yumruk

Senle; açlık ile umut

Bilgi ile aydınlık

Toprak ile tırnak gibiyiz…

Senle;!

Vatan ile B A Y R A K

Hudut ile kan

Zorbaya ejderha gibiyiz…

SENLE; ELİF KIZ İLE OYUNCAK BEBEK

KÜÇÜK AHMET İLE KIRMIZI BİSİKLET

DOĞUSU İLE BATISI İLE

BİR,

M

İ

L

L

E

T

Gibiyiz!...

Nevzat Dagli

Adalet herkese lazım

Adalet herkese lazım unutma,
Savcıya, yargıca sövmeyi bırak.
Ya tükürme ya da yalayıp yutma,
Ağzında lafları gevmeyi bırak.

***
Haramla tütüyor sizin ocaklar,
Namuslu insanı açlıkla haklar.
Doğru söyleyeni hukuk kucaklar,
Dokuzuncu köyden kovmayı bırak.

***

Nil ALAZ

İnternet-i Memnu

Gazel yüklüdür –tecavüz edilmiş haklara-

Gazel doğurur- merdiven altında-

Gazel öpüşür- kızışınca gerçekler-

Gazel yazarız –

“Adil Olmayan Yasalara Uymak Adil Olamaz”

 Biri Elif Desin

 Sessizliğe dair her şey söylenebilir

Ama “O”nu sürekli meşgule alıyorlar

Güzelliği hep yanlış yerlerde aratıyorlar

Ooooooooooooooo biri Elif desin.

 

Nilgün Baştuğ
• "Bir serçenin çığlığı evrene

k ü s ü n c e
 yer çekimine yenik düş-müş
 d ü ş ü n c e!"Nilgün Baştuğ


Ruksan ildan

 
•"Sen boynu bükük bakarsan o çerçeveden"


Biriktiriyorum yokluğunu
 Sana ait her görüntüyü
 Hafızamda kareliyorum
 Umarsız sinmiş bir köşe de sen olan
 kokunu arıyorum

Proyasko
XY açılımı(Hepimiz aşığız)

“kendi yaralarımdan yarattığım
 ağrı-dağımın eteklerinde
 darmadağındım
 en çok da seni kaybediyordum her gece...
 sonra ruhumun dünyevi kaosları içinde
 cebinden düşen gülümselerden izini buluyordum...
 mezeli masal(l)arda armağanımdın...

boşver...
 aşk işte...” 

Selma Yılmaz
• Hangi merhem tüm kırılmışlıkları onarır?

Hangi silgi siler, söz sıyrıklarını?
 Özlemenin şifası var mıdır?
 Ya hasretin?
 İyileştiren sevgilere ihtiyacı vardır kimilerinin,
 Şimdilerde var mısınız bir yaralı yüreği sevmeye?
 Yaralarını sevgi denen merhemle iyileştirmeye. Yeni bloger

  Sudan Hayaller
  SENSİZLİK

  

Sensiz yaşamayı öğrenmek

Hep bildiğim bir şeydi sanki

Bildiklerim neydi ki zaten

Hayallerimin toplamının hiçbir gerçek etmeyeceği

 Yine de hayal kurardım

Orda tazeydin sen

Pazar sabahları sepete bırakılan ekmek gibi

Öpüp üç kez başıma koymadan

Bakmazdım tadına

Çabuk bayatlardın düşlerimde

Atmaya kıyamazdım yine de

Azizdin benim için nimet  gibi…

 

Şahin ÖZŞAHİN

 

Kendimce…

Onu bir de bana sor

Köşe yazarı olmak

Hikâye yazmak

Roman yazmak

Günler, haftalar, aylar…

Aslında baya zor.

Şiir öyle mi?

Yerine göre

İki, üç, dört satır

Bilemedin bir sayfa efor

“Öyle mi sanıyorsun?

Onu bir de bana sor.”

 Şükran Okyay

 Bir ben, bir de kendim...

Penceremde yağmur damlaları

Gözbebeğimde ilkbaharlar

Avuçlarımı yakan demli çayımın sıcaklığı

Parmak uçlarımda ise

Mutluluğun titreşimleri var.

*

Demir almış anladım

Limanımdaki gemilerim

Lodos sonrası yüreğimde

Şimdi tek isteğim

Bir ben, bir de kendim…

Şuayip ODABAŞI

Sonunu bilseydİ


Sonunu bilseydi yaprak,
Rüzgâra el eder miydi?
Ölene yansaydı toprak,
Gidene gel eder miydi?

Sevgisiz olsaydı gönül,
Dikenleri gül eder miydi?
Aşkla yanmasaydı gönül,
Kendini kül eder miydi?

Semazen dönse boşuna,
Nefesin yel eder miydi?
Mecnun vuslat gözyaşına
Leyla’yı sel eder miydi?

Ney elinde ağlamayan,
Sözünü dil eder miydi?
Sevda ile çağlamayan,
Gözünü mil eder miydi?

 Şennur Köseli

Hayat acıtmasan n'olur

Acıtmasa ya
Anılar
Fotoğraflar
Göçüp gidenler

Hayatı ciddiye almasak ya
Her şeyi bilmesek
Duymasak
Gidişine yaşasak

Akrebi yelkovandan kurtarsak ya
Yavaşlatsak zamanı
Soluklansak şu yokuşun başında
Bir başımıza

Ve bilmesek ya
Hayata dair her şeyi
Birazcık da
Bilmesek ya

Şerife Mutlu  (Rahmet ve saygıyla!..)

Seken Hayatlarımız

Su yüzünde
Seken taşlardır
Hayatlarımız
Yer çeker,
Biz sekeriz
Bu yüzdendir
Saça
Düşen
 A
 K
 L
 A
 R
 I
 M
 I
 Z...  

 

 Tly Ekr

Darağacında semah

Zıpkın yer böğür,
Yedi cihan'a bedel...
O bakış yeri göğü deler.
İsyana ağıt yakar dil, 

Yutkunur...
Yutkunur...
Dar boğazdır geçit vermez yel.
Darağacında semah yaparken,
Önemli olan çok yaşamak değil!

Yaşadığı sürede çok şeyler yapabilmek derken...
Kuşlar kondu koynuna..
SeN....Gülümserken...
Oy..Seni duyana kurban..

TURKAY KORKMAZ

Anneler günü çiçeği

menekşenin moruna

sarısına papatyanın

kanat takar anne

düşleri yedeğinde

koşuyor

denize güneşe

gün çoğalıyor

 


UFUK KESİCİ

ŞiirsellEDİM" mi,

NEDİM Okurum bol bol

 -yaşı geçkin "-lEDİM" lere öneririm... -

Adam
Şiirin tansiyon ilacı...

Dil altı/ üstü
Cinsinden...


Ünal şöhret Dirlik

AĞLAYACAĞIM

I.
 Bahar bacağını salladığında
 Ulu çamların başında
 Boz dukkuklar
 Ötmeye başlayacak
 Seni hatırlayacağım
 İçim göynüyecek
 Gözlerim dolacak
 Ağlayacağım.

 

***
  Vildan Sevil

 
•Duruşma

Duruşma

Görünmez bir cadının çakıllardaki ayak izleri
Ya da merdivenlerdeki tıkırtıları

Nedir bu?
Yüreğe akan bir çağıltı... Bir.....

İnanamam inkâra dururum
 .....

Ömrün son duruşması mı bu?
Yanılgılar kanarken çığlık çığlığa

İnkârın inkârı için
Ve de
Kırmak için kalemi
İlle “samimi ikrar” gerekli
“İlle de samimi ikrarın gerekli” derken yargıç
 .....

 Sen,
 Görkemli ve buğulu bilincimin uzakları
 Tut ellerimi
 Üşüyorum
 Korkuyorum
 Yorgunum

 

Not: İsimler üstte yazıldı.

 
Toplam blog
: 209
: 350
Kayıt tarihi
: 13.09.11
 
 

Kurşun kalemden gelen ağaç kokusunun kağıtla buluşma büyüsüyle yoluna devam eden, Lise mezunu, ha..