- Kategori
- Siyaset
Siyaset sabunu sever mi ?

Haklı bir siyasi davaya en büyük zararı, muhalefetin acımasızca saldırması değil yandaşlarının aptalca savunması verir.
Alexander Hamilton
Acaba günümüzde siyasete Allah rızası için, insanlığa hizmet vermek için giren kaç siyasetçi vardır? Ya da menfaat gözetmeksizin önceliği sadece ve sadece faydalı olmayı düşünen kaç siyasetçi vardır? Siyaset menfaatin, kirin, pasın yoğun olduğu bir alan haline mi gelmiştir? Evet, maalesef o hale gelmiştir. Artık siyasete girip de siyasetten daha fakir çıkan siyasetçi yok gibidir. İnsanların ‘Allah razı olsun varını yoğunu hizmete harcadı’ dediği siyasetçiler artık yok gibidir. Menfaat gözeterek siyasete girenler sabunu sever mi? Sevmez tabi… Sevse insanlığa hizmetten menfaatlerini göremeyecek ve maddi olarak da etkilenecek. Bir belediye düşünelim ki; belediye meclis üyeleri mütahit, mühendis ya da esnaf. Belediye meclis üyesi olmada ki amaç zaten açıkça menfaat. Çünkü ticaretten vakit bulamayan bir adam siyasete neden girer? Dışarıda siyaset bilimciler, bu işin okulunu okumuşlar varken. Bu tip belediyeler kendi dönemi boyunca başkanından tutun da belediye meclis üyelerine kadar olan bütün kademeleri aşırı zengin oluyor. İş rant olunca adalet terazisi denk gelmiyor tabi. Düşünün ki bir ihaleye giriyorsunuz ve karşınızdaki ihale rakibi belediye başkanı. Kazanma şansınız var mı? Şahsen şöyle düşünmüyorum: Siyasete girme şartı olarak siyasete girecek kişinin 1. Derecede kendi ailesi de olmak üzere ticaret ile uğraşmayacak. Böyle bir Türkiye siyaseti olabilir mi? Ticaret ile uğraşanlara Siyasete girme yasağı getirebilir mi? Keşke getirilse! 17. yüzyılda yaşayan Fransız filozofu Pascal, Prenses düşünceler adlı eserinde,’’ Dünyanın en büyük devletine hükmedip de kendi çalışmasının geliri ile yetinen tek hükümdar ; ‘Büyük Türk Hükümdarıdır’ diyor. Atalarımızın siyaset mirasını ne kadar kirlettik değil mi? Bu kir sabunla temizlenir mi? Merak ediyorum! Gandi ne güzel söylemiş: Bizi yok edecekler şunlardır: İlkesiz siyaset; vicdanı sollayan eğlence; çalışmadan zenginlik; bilgili ama karaktersiz insanlar; ahlâktan yoksun bir iş dünyası; insan sevgisini alt plana itmiş bilim; özveriden yoksun bir din anlayışı.