Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Kasım '18

 
Kategori
Deneme
 

Son Model Budala

Son Model Budala
 

Her gün değil belki, ama bir gün herkes pişmanlık duyar!


Bu hayatta; aileden daha önemli, evlattan daha tatlı bir şey yok.
Kıymetini bilin!

Ve olmaz ise olmazımız
“VATAN”ımız, sahip çıkın!

Hele hele bir şey var ki, o olmayınca tüm bu saydıklarımın içi boşalıyor, anlamsızlaşıyor..
Dinimiz “İSLAM” kitabımız “KUR’AN” peygamberimiz HZ. Muhammed Sallallahü Teala aleyhi vessellem ve kalbimizde ki “İMAN”
Yani”Maneviyat”
Maneviyatı olmayan insan, nazarımda yaşamıyordur..
Anlayın!

Ar perdesi diye bir şey var.
Bilir misiniz?
İşte o perde yırtıldığı zaman, insana her şey mübah gelir..

Hiç bir zaman büyük konuşmayın, kimseyi keri görmeyin.
Rabbim o kadar kudretli ki, kimi kime muhtac edeceği belli olmaz!

Sen, seversin;
Çok seversin..
..öyle bir seversin ki
Yapılan her yanlışa kör ve sağır olursun.
Sonra çok basit önemsiz bir hata yaparsın../
Evrenin dışına sürgün yersin.
İt kadar haysiyetin kalmaz!

İnsan’ı taşıdığı sorumluluklarından bilirsin, tanırsın!

“Ver yesin, ört uyusun”
Yok öyle bir Dünya..

Tek başına da olsan emek veriyorsun../ mücadele ediyorsun.

Anne baba olmak kolay, kediler köpekler de doğuruyor ve senden benden daha ebeveyinler.
Ama evlat olabilmek biraz güç, anne baba hakkı ödenmiyor.
Görelim bakalım ne kadarlık evlatsın?

Sözlerim sizi yanıltmasın. Kimseye laf soktuğum, iğnelediğim yok.
Kimseyle hesabım yok, işim olmaz.
Kavgam kendimle!
Sadece sesli düşünüyorum

Paranın dostu çok.
Paran olmadığı zaman evladın bile yüzüne bakmıyor.
Hatırlanmaya ihtiyaç duyuyor iseniz, sıkıntı büyük demektir.

(ayvanın çürüğü yenir, severim, insanın çürüğüne s*ktiri çekerim)

Hiç kimse kimsenin gerçek hayat hikayesini bilmiyor.
Karakter; hayat şartlarının yaşattıklarının neticesinde şekilleniyor.
İnsanları yargılamak kolaydır, zor olan ise anlamaktır.
Beni anlayabilmeniz için, yaşadıklarımı yaşamanız gerekmiyor.

Biraz empati yeterli..

Anlamayanları da yadırgamıyorum, bu gayet normal, çünkü ben anlaşılması güç bir insanım.
Bazen ben bile kendimi anlamakta zorlanıyorum.
Lakin yaptığım veya söylediğim hiç bir şey boşuna sarfedilmiş değil.
Hoşgörünün çözemeyeceği bir şey yok..
Yeter ki dinlemesini bilin.

İçeriğinde muhabbet olmayan tüm ilişkiler, temelsiz bir yapıdır. Yıkılmasa da, sarsılır.
Bazı duyguların var oluşu, onları hoyratça tüketeceğiniz anlamına gelmez..
Nimettir. Yokluğu felakettir.
Katık edeceksiniz!
Sevmek; sevdiğiniz kendisinden vaz geçtiğinde bile, ondan vazgeçmemektir.
Gerçek olmayan; her duruş, her davranış, her duygu ve söz için, bir BAHANE'miz hep olacak.

İki kırık dal bîr araya gelse, en fazla kıvılcım çıkartır. O kıvılcım da cihanı ateşe boğmaya yeter!

Kendini olduğundan farklı (daha güzel, daha zeki, daha varlıklı, itibarlı) gösterince, ne değişecek?
Daha çok ilgi ve alaka görüp, daha çok mu sevileceksin?

Gücün mü artacak?
Saygın mı olacaksın?
Değer mi kazanacaksın?
Ben söyleyeyim mi cevabı?
Her duygunun, en sahtesini tanıyacaksın!
Kendine atfettiğin tüm bu şeyler, birer yalandan öteye gidemeyecek!
Komplexli, mutsuz, huysuz ve tatminsiz bir insan olarak yaşayacaksın.
Hayatın boyunca kendine ve herkese bir yabancı gibi uzaktan bakacaksın!
Asla kendin olamayacak, kendini tanıyamayacak, öz benliğinden kopacaksın!
Mutsuzluk böyle bir şey işte..
Yalnız yaşayıp, yalnız öleceksin..
Bir dost yüzüne hasret, şefkate muhtaç olarak.
Samimiyet ve ciddiyet asla tanık olamayacağın birer haslet olacak..
Merak edeceksin, tersi olsaydı ne olurdu?
İnanki, gerçek insanlar bir ömre bedeldir.

Kendil ol, yaşa ve gör../

Sizden tek ricam;
Kim olursanız olun, ne yaşarsanız yaşayın, ama lütfen dürüst ve samimi olun.
İnsanlara olan inancımı ve güvenimi yeterince kaybettim.
Daha fazla hayal kırıklığı yaşamak istemiyorum.
Ben sadece inanılacak ve güvenilir kişilerin hala var olabileceğine inanmak istiyorum!

"Güven ruh gibidir, terk ettiği bedene asla geri dönmez"

Yapmayın!
Yalan yalanı doğurur ve gittikçe dibe batarsınız.
Gerçeklerin eninde sonunda ortaya çıkma gibi bir huyu vardır.
Kaybettiğiniz itibara inanın değmez...
Yalanın sonu yok.
Biz bu değiliz!

Kim yoğurdum ekşi der ki?
Ego bir kişilik, ya da bir kaç kişilik değil ki, ego(nefis) herkesin öz benliğidir.
Kendimizin bile tanımadığı, bilmediği gizli, sinsi bir düşmandır!
Yani demem o ki hangimiz nefsimizin tuzaklarına düşmüyoruz?
Nefisten arınmış olanlar ancak melek olabilir..

Kimse masum degil..
O yüzden birilerine isnadda bulunmadan önce, şapkanızı önünüze koyup o cücük beyinlerinizi çalıştırın.
Düşünün....!

Kaybetmek gibi bir derdiniz yoksa, kazanma şansınız olamaz!

Yaşam boşluk kaldırmaz!

Sevmekten; yorulmadım, bıkmadım, vaz geçmedim ve asla gocunmadım.
Nefret ettim!

Kendi düşen ağlamaz derler ama bak ağlıyorum işte..
Karşılıksız sevmek çok zormuş.
Her şeyi tek kişilik yaşıyorsun, her duyguyu içinde hapsediyorsun.
Kusuyorsun kendine. İçine içine ağlıyorsun hep.

Ayrılığın hüznü düşer ağaçlardan...savrulur gidersin ilk rüzgarla..// bir yaran kalır yanında.
Kesinlikle; yapamam, yaşayamam, nefes alamam sanıyorsun. Yeniden başlayamam diyorsun, hatta ve hatta ölecekmişsin gibi geliyor.
 İçin çürüyormuş gibi oluyor, ama hayat devam ediyor.
Kalkıp yürüyorsun bir şekilde ve arkana bakmıyorsun.
Geçmez dediğin her şey geçip gidiyor, unutuyorsun, yeniden seviyorsun, yeniden alışıyorsun.
İşin garip tarafı bu kısır döngüye de alışıyorsun.

Yalanları sevdim ben, yalana aşık oldum, kocaman..
Gerçeklerin sevilecek tarafı yoktu oysa.
Darılıp, küsmek niye?
Yalanlarla kandırılan benim!
Yalanlar avutacaksa yüreğimi, istemem, üstü kalsın!
Varsın aksın göz yaşım, ağladığım kadarsın.
İçim içimden geçiyor, içimden yollar geçiyor..
Hayat o kadar kalabalık ki, bana sadece bir köşeye çekilip izlemek düşüyor.
İnsan olabilmek, insan kalabilmek için insanlar ile birlikte yaşayabilmeyi becerebilme kabiliyyeti şart.

Rahmetli bir şair dostum derdi ki;
"hayvanları tanıdıktan sonra insanlardan buz gibi sogudum"

Hayvanlar ile dostluk edebilmek en kolayı, en riyasızı, yalansızı, en samimisi..
Ama insanoğlu ile nerede ise bu imkansız hale geldi.
Nasıl insan olacağız?
İnsanlardan bu kadar uzakken..

Hem kirletiyorsun, hem katlediyorsun
.....................Nalet olsun!


Yük'te denklik önemlidir, denk olmaz ise yorar, taşıyamazsın.
İnsanlara; inanmanın, güvenmenin de bir bedeli var.
Erkekler güçlü kadınlardan niye korkar?
Sevdiğim adamlar asla sıradan, basit adamlar olmadı.
Hepsi belgeli manyak!
Ben seçilmem seçerim(!)

Her gün değil belki, ama bir gün herkes pişmanlık duyar!

.

Ey gönlüm..
Güzeli herkes sever, sen güzel sev, yeter!


Dilruba Emine Genç

Derleme / 02 Kasım 2018 Cuma

 

 
Toplam blog
: 41
: 486
Kayıt tarihi
: 11.01.13
 
 

İlkokul mezunuyum. Müzikle ve şiirle ilgileniyorum, yazmayı seviyorum.. İki edebıyat sitesinde (a..